Profesyonel Koç, Mentor, Eğitmen
cd.yunar@wishandfuture.com
Merhaba değerli okur,
Bugün aklınızdan hangi düşünceler geçti? Bir an için, aklınızdan geçen düşüncelerin avcısı olsanız, neler yakalarsınız? Beyin adeta bir düşünce makinası gibi düşünce ve duygu üretiyor, bunu fark etmeye davet ediyorum.
Beyindeki nöron ağlarının görüntülerini izlemişsinizdir. Varsayalım ki şimdi, beyninizin şu anda nasıl çalıştığına dair görüntülerini, bir film gibi izliyorsunuz. Dışarıdan ya da iç sistemimizden gelen uyarılarla beyin sistemimizde ağ harekete geçiyor. Mesela ben şimdi bu yazıyı yazıyorum, beynime bir hedef verdim, konuma odaklandım, bu konuyla bağlantılı diğer konular, kavramlar, cümleler, kelimeler, sorular, belleğim gibi bir sürü nöronu ve bölgeyi harekete geçirmişken, parmaklarım klavyenin üzerinde gezinirken, gözlerim okurken, kapının zili çalıyor, yerimden kalkıyorum, kapıya yöneliyorum, kim geldi diyerek ilerlerken daha başka iletiler harekete geçiyor.
Aklımda kapıya gelenle konuştuklarımız varken, masama dönüyorum, bardağımı görüp bir yudum su içiyorum ve bardağımı aldığım günün anısı ve duygusu canlanıveriyor, bambaşka iletiler harekete geçmeye devam ediyor…Bu tabii böyle lineer ve bölümler halinde ilerlemiyor. Beynin aynı anda 4 ile 7 konuyu işleyebildiğine dair bilgiler var. Yani az önce yaşadıklarımın iletileri bir arada, birbirleriyle bağlantıda ve hala canlı.
Bütün bunları niye anlatıyorum? Beyin, insanın engin potansiyelinin kaynağı ise, ki beyin bilimi bunu söylüyor, bu sistemi akıllıca kullanmak önemli. Akıllıca kullanmak için neler yapılabilir? Elbet pek çok şey sıralanabilir bu konuda, ben sadece düşüncemizin efendisi olma kısmına dikkat çekmek istiyorum. Beyine hedef-gündem-konu vermezsek, bir şeylere odaklandırmazsak, çevresinde her ne varsa, oradan aldığı ve alışkanlıklarındaki uyarılarla oradan oraya kendi bildiği gibi, kafasına göre çalışıp duruyor. Hedefi, amacı olmadığında üretilen beyin kimyasallarının, üretilen enerjinin anlamlı bir çıktısı olmuyor. Buradan hareketle beyin faaliyetlerimize önem vermeliyiz diyorum, ki bunun güncel yaşamdaki en bilindik hali düşünme eylemi.
Düşünme eylemimizle ilgili şu bilgiyi öğrendiğim zaman üzülmüştüm. Ortalamada bir insanın zihninden günde 70-100 bin adet düşünce geçiyor ve bunların %95 kadarı önceki günlerle aynı. Her günümüz öncekilerin %95 aynısı ise o zaman, birbirini tekrar eden düşünce dünyamızın parmaklıkları arasında yaşıyoruz diyebiliriz. Nerede bugünden ötesine hayallerimiz, isteklerimiz, vizyonumuz. Basit bir önermeyle, %95 aynılığımızın içindeyken bugünlerimizi yaratan biz, %5’i biraz artırırsak dünyamız ve koca DÜNYA çok değişecek diyebiliriz. Peki bu %5’i nasıl artıracağız? Şimdikinden daha farklı düşünerek
Nasıl düşüneceğiz?
• Odaklı düşünmeyi öğreneceğiz. Yoksa Google da bir şeye bakmak isterken başka pencereler açmış hallerimiz gibi dağınık, verimsiz düşünürüz. Odaklı düşünmek, seçtiğimiz konuda kalarak ve o konuda arkeolojik bir kazı yapıyormuş gibi düşünmek…
• Sistematik düşünmeyi öğreneceğiz. Düşünce mühendisi olmak gibidir bu. Nasıl yazmanın, konuşmanın bir usulü, adabı var ise, düşünmenin de bir usulü, adabı var.
• Başka açılardan düşünmeyi öğreneceğiz. Yeni ve farklı düşünce nöronları ve ağları geliştireceğiz ki, sınırlı nöronlarımızdan ibaret sandığımız dünyamızdan, yeni düşünce ufuklarına açılabilelim.
• Bütünsel beyin sistemiyle düşüneceğiz. Ağırlıklı sol beyin düzleminde değil, en az onun kadar sağ beyin düzleminde düşüneceğiz.
• Düşünme…içinde DÜŞ var, hayal var, beyin diliyle gözünde canlandırma var. Gözümüzde canlandırmayı kullanarak düşüneceğiz.
• Soru sorarak düşüneceğiz. Güçlü, derin düşünceyi harekete geçiren sorular…Ancak kendimize sorularımızla, aradığımız cevaplara ulaşabileceğiz.
• Düşüncelerimiz ve duygularımız arasındaki bağlantıyı fark ederek düşüneceğiz. O an hangisi, diğerini tetikliyor? Hangisi hangisini ne kadar etkiliyor?
• Fark ederek düşüneceğiz. Ne düşünüyorum? Böyle düşünmemin bana ve çevreme faydası nedir? Daha başka nasıl düşünebilirim? Bu şekilde düşünmek beni ve durumu nasıl etkiler? Gibi farkındalık soruları eşliğinde düşüncelerimizi seçeceğiz.
Evet düşünmek önemli bir eylemdir. Bilgi, emek, ilgi ister…Eflatun, “Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır” demiş. Kendinizle konuşmalarınıza dikkat edin değerli okur, etraftan duyuluyor