2017 yılı özellikle altyapı çalışmalarının yoğunluğu nedeni ile İzmirliler için oldukça sıkıntılı geçti. Dile kolay şehrimizin ortasından her iki yakada da çift hatlı demiryolu döşemek zorunda kaldık. Bunun yanısıra eskiyen su boruları ve kanalizasyon kanallarının değişimi. Yağmur suyu ayrıştırma ızgaralarının yapımı ve daha binçok altyapı çalışması İzmirlilerin ulaşımda ciddi anlamda sıkıntı çekmesine neden oldu.
Aslında sadece altyapı değil üstyapı bakımından da İzmir ciddi bir yenileme ile karşı karşıya kaldı. Özellikle kentsel dönüşüm adı altında bina yenilemeleri hemen hemen her mahallede inşaat faaliyetleri devam etmekte.
Bütün bu olumsuz yaklaşımlar sonuç olarak bize ağır vasıta yoğunluğu ve trafik sıkışıklığı olarak geri döndü.
Yeni yılda bu altyapı faaliyetlerinde sona doğru gelmiş olduğumuzu görüyorum. Belki artan bir araç sayısı var şehrimizde ama yinede kilit durumunda olan birçok yer açılmış olacak diye umuyorum.
2018 yılına yaklaştığımız bu günlerde İzmir’in yeni yılda çok daha fazla cazibesi olan bir şehir olacağını tahmin etmek zor olmayacaktır. “Yaşayan Şehir, Yaşanacak Şehir” sloganı ile yola çıkan İzmir’i kendisine ev olarak seçen büyük bir kesim var. Özellikle İstanbul’daki birçok firma İzmir’de olmayı tercih eder konuma geldi.
Yazın Çeşme’ye ve diğer ilçelerdeki yazlık yerleşim alanlarına yapılan yazlık göç artık İzmir şehrinde kalıcı göçe dönüşüyor. 2018 yılında bu talebin ve eğilimin artacağı öngörülüyor. Buna İzmir’i hazırlamak da Büyükşehir Belediyesi’nin görevi. İBB’nin de bu konuda hiç durmadan üstüne düşüne yapma gayreti içinde olduğunu görüyoruz.
2018 yılında daha geniş kapsamda, “Yaşanacak Şehir İzmir” sloganın gerçekleşmesi ümidiyle, tüm okurlarımıza sağlıklı, huzurlu bir 2018 dilerim.