iodabasoglu@yahoo.com

    Doğar doğmaz çıktığımız bir yol var. Bu yolda kimimiz hızlı, kimimiz yavaş gidiyor. Kiminin önü açık, kiminin engebeli. Yağmurlar, fırtınalar, kavurucu güneş, ılıman meltem, dondurucu ayaz… Dünyanın her yerinde bunları ayrı ayrı yaşayanlar var. Bir de bunların tümünü yaşam stresince deneyimleyenler var. Onlara “ne mutlu size” diyebilir miyiz, yoksa “ne hüzünlü bir yaşam” mı demeliyiz?
     Herkesin yaşam standardı farklı, hayalleri ve beklentisi farklı. Hayallerini gerçekleştirebilme olanağı, olasılığı da farklı.

     Hayaller ve gerçekler…
     Bu konuyu Mustafa Kemal Atatürk ile konuştum, Sordum, hayallerimizi nasıl gerçekleştirebiliriz? Yanıtladı: “Hayal ettim, hayalimin önündeki manileri tespit ettim. Manileri kaldırdığımda, hayalim kendiliğinden gerçekleşti.”
     Bu engeller nasıl kaldırılabilir? “Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak.”

     Sabah akşam nasıl çalışırız, ne yapmalıyız? “Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunluluğudur. “
     Bazıları çalışmak bir yana düşünmüyor bile? “Düşünmeyen beyinler, düşüncesizlere esir olmaktan öteye gidemezler.”
     Hedefimizi koyarken neye dikkat edeceğiz? “Yolunda yürüyen bir yolcunun, yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lazımdır.”
     Bazen durup dinlenmek istiyorum? “Yerinde duran, geriye gidiyor demektir… İleri, daima ileri!”

     İleri gitmek için okumak gerekmez mi? “Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini eğer kitaplara vermeseydim bugün yapabildiğim işlerin hiçbirini yapamazdım.”
    Hayallerimizi anlatıyoruz, gerçekleşemeyeceği konusunda bana birçok gerekçe söylüyorlar Ne yapabilirim? “Benim kahramanlarım, hayallerini hiçbir şeye satmayan kişilerdir.”

     Bazen çare bulmakta zorlanıyorum? “Şayet bir gün çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı kendiniz olun”.
    Geleceğin barış ve kardeşlik içindeki Türkiye’si için bazen umutsuz bir durum görüyor gibiyim sanki, ne dersiniz?  “Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.”

     Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün görüşleri böyle... Devamı da var:  
     “Zafer, “zafer benimdir” diyebilenindir. Başarı ise “başaracağım” diye başlayarak sonunda “başardım” diyenindir.
     Hiçbir zafer amaç değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük bir amacı elde etmek için belli başlı bir vasıtadır.”
     2020 Yılının sonuna geldik, hiç umutsuz olmadık.
     2021 yılı yepyeni bir başlangıç, uzun bir yürüyüşün başı olacak.

     Mutlu yıllar…