Journalist
Ticaret Newspaper Responsible Editorial Manager
YARIN Magazine Editorial Director
www.sedagok.com
Geçtiğimiz hafta farklı toplantılarda iş dünyasının temsilcilerini dinleme imkanım oldu. Belli başlıklar ön plana çıktı. Türkiye ekonomisi son dönemi; faizde, döviz kurunda, enflasyonda ve işsizlik olgularında ‘yüksek’ vurgusu ile geçiriyor.
Yüksek kur gerek özel sektörün gerekse kamunun dış borç çevrimini zorlaştırıyor.
İthalat maliyetleri yükseliyor. Hammadde savaşları yaşanıyor. Bu durum ekonominin genelinde ise dolarizasyon eğiliminin artmasına neden oluyor.
Kurun yükselmesinin yanı sıra önemli ölçüde oynak olması da ekonominin genelinde belirsizliğe neden olmakta ve reel sektörde öngörülebilirliğin azalması beraberinde geliyor.
Bütün bunlar yaşanırken, üreticinin iç piyasada ara mal bulmakta zorlandığından üretim yapamadığını dinledit. Bazı tüccarların ellerindeki ara malı yurtiçi piyasaya vermek yerine, Suriye ve Irak gibi ülkelere satarak hem ülke içinde fiyatların yükselmesine hem de yurtiçindeki üreticilerin tedarik zincirinin bozulmasına neden olduğu ifade ediliyor.
Firmalar ara mal niteliğindeki malı ihraç ederek ekonominin katma değer yaratmasına sekteye uğrattığı da aktarılan diğer bilgiler arasında idi. Hiç kuşkusuz ki kalıcı ve sağlıklı bir büyüme için üretmek şart.
Son dönemde ekonomi politikalarında istikrarın sadece para politikası ile gerçekleşeceği gibi bir algı var. Ekonomik yapının temeli üretken yatırımlar ve katma değeri yüksek üretim ile gerçekleşir. Bunu her platformda kanaat önderleri ve hocalarımız hatırlatıyor.
Sadece para politikası üzerinden uygulanacak enflasyon ve kurları kontrol etme stratejilerinin, ekonominin dinamizminin daha da bozulmasına neden olacağı unutulmamalı. Ayrıca sürekli olarak reformlar açıklıyoruz ama burada en önemlisinin ekonomik reform olarak sürdürülebilirlik olduğunu unutuyoruz. Sürdürülebilirlik ise güven mekanizması ile sağlanabilir.
Bu arada son bir başlığı daha sizinle paylaşmak istiyorum. Geçtiğimiz hafta TÜSİAD da genel kurul heyecanı yaşandı. Genel Kurul toplantısında, TÜSİAD’ın yeni Yönetim Kurulu Üyeleri belli oldu. Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Simone KASLOWSKİ’yi, Başkan Yardımcılıklarına ise Murat ÖZYEĞİN, Mehmet TARA ve Bahadır BALKIR’ı seçti. Yeni dönemin hayırlı olmasını dilerim. Ancak bir notu da paylaşmadan edemeyeceğim.
TÜSİAD yönetiminde neden bir İzmirli ve Egeli iş dünyasını temsilcisi yok. TÜSİAD’ın kuruluşunda etkin rol oynayan İzmir ve Egeli sanayicileri temsilen sadece yedek listede çok değer verdiğim iki iş insanı Elvan Ünlütürk ve Perihan İnci var. Keşke...