KPMG Türkiye tarafından hazırlanan ‘Çelik Sektörel Bakış – 2023’ raporu yayımlandı. Rapora göre, Türkiye’de çelik üretimi, 2022 yılında sektörün azalan rekabet gücü sonucunda, yüzde 13 oranında düşerek 35,1 milyon ton seviyesine geriledi. 2020 ve 2021 yıllarında dünyanın en büyük 7’nci Avru-pa’nın da en büyük çelik üreticisi konumunda olan Türkiye, böylelikle dünya sıralamasında 8’inci sıra-ya, Avrupa’da ise Almanya’nın gerisinde kalarak 2’nci sıraya geriledi. Türkiye 2021 yılında toplam üre-tim açısından 40 milyon ton ile tarihi en yüksek üretim seviyesine ulaşmıştı. Diğer yandan yeraltı kay-nakları, ham maddeye erişim gücü ve uygun yatırım ortamı ile uzun vadede 300 milyon ton üretim hedefleyen Hindistan’ın gelecek yıllarda hem yurt içi hem de Asya pazarında Türk üreticiler için önem-li rakip olması bekleniyor.
AB ülkelerine gerçekleşen ihracat oranında düşüş
Türkiye çelik sektörü 2022 yılını ana pazarları olan AB ve ABD’de resesyon beklentileri ile talebin düş-mesi, artan enerji maliyetlerinin baskısıyla rekabet gücündeki daralma, Rusya-Ukrayna savaşının küre-sel etkileri ile ihracatta ton bazında yüzde 17,6 azalışla 19,7 milyon ton, değerde ise yüzde 5,8 düşüşle 21,1 milyar dolar ile kapattı. Küresel çelik sektörü ihracat sıralamasında Türkiye, 2022 yılında da ilk 5 içerisinde yer almaya devam etti. 2022 yılında bir önceki seneye kıyasla Avrupa Birliği ülkelerine ger-çekleşen ihracat büyük oranda düştü. Başta İspanya olmak üzere Belçika ve İtalya’ya yapılan çelik ihra-catında sırasıyla yüzde 66, yüzde 60 ve yüzde 30 oranında daralma gözlemlendi. Türkiye’nin toplamda AB’ye ihracatı ton bazında önceki yıla göre yüzde 31 geriledi. Avrupa ülkelerinin yanı sıra Türkiye’den Amerika’ya gerçekleştirilen ihracat da geçtiğimiz seneye kıyasla yüzde 39 oranında azaldı. Türkiye çelik sektörünün 2022 yılı ihracatının artış gösterdiği ülkeler incelendiğinde ise Romanya yüzde 25 artış ve 812 milyon dolar ihracat ile ilk sırada yer aldı. Bu ülkeyi yüzde 18’lik artış ile Fas ve ardında yüzde 6’lık artış ile Birleşik Krallık takip etti.
Dampingli fiyatlar dış ticaret açığının büyümesine neden oldu
Türkiye çelik sektöründe 2022 yılında ithalat ise bir önceki yıla göre, miktar yönünden yüzde 3,6 aza-lışla 14,8 milyon ton, değer yönünden ise yüzde 8,5 yükselişle 15,6 milyar dolar seviyesinde gerçek-leşti. Rusya dahil olmak üzere Çin, Hindistan, İran gibi ülkelerin dampingli fiyatlar ile Türkiye’ye satış yapması 2022 yılındaki Türkiye çelik ithalat miktarının ve çelik ürünleri dış ticaretindeki açığın büyü-mesine sebep oldu.
Yeşil dönüşüme öncelik verilmeli
Raporda sektörün 2023 yılına dair öngörüler de yer alıyor. Buna göre, enerji maliyetleri ve küresel talebin yanı sıra Çin’in üretim stratejisinin hem global piyasalar hem de Türkiye için belirleyici olacağı tahminde bulunuluyor. Küresel durgunluk devam ederken Çin merkezli çelik tesislerinin 2023 yılında yüksek üretime devam etmesi küresel çelik fiyatlarını aşağı çekebilir. Bu durum yüksek enerji maliyet-leri ve düşük kur ortamında Türkiye’deki çelik üreticilerinin karlılığına olumsuz yansıyarak rekabet güçlerini daha da zayıflatabilir. Ayrıca sektör temsilcileri 2023 yılında yüksek enerji fiyatları nedeni ile çelik ihracatının yüzde 40’a kadar düşebileceğini öngörüyor. Önümüzdeki dönemlerde Rusya-Ukrayna savaşı kaynaklı koşulların hafiflemesi, enerji maliyetlerinin iyileşmesi ve küresel durgunluk beklentile-rinin azalması ile Türkiye’deki çelik üreticilerinin geçen seneki üretim hacmine dönebileceği tahmi-ninde bulunuluyor. Bunun yanı sıra 2023 yılı ve sonrasında sıkça konuşulacak konuların başında sek-törün AB Yeşil Mutabakatı’na uyum çalışmaları olacağı da kaydediliyor. Türkiye’nin öncelikli sorunu-nun enerji üretimindeki emisyonların yüksek olması olduğuna dikkat çekilen raporda, bunun için ülke olarak yeşil dönüşüme öncelik verilmesi gerektiğinin altı çiziliyor.