Zincir marketler ve alışveriş merkezlerinde kırtasiye ürünlerinin ucuza satılması, piyasada haksız rekabete yol açıyor. Kırtasiye ürünlerinin zincir marketlerde satışının küçük esnafı zorladığını belirten İzmir Ticaret Odası (İZTO) 38’inci Kitap ve Kırtasiye, Büro Makinaları ve Oyuncak Meslek Komitesi Meclis Üyesi Erdal Tütüncüoğlu, “İthalatçılar, daha önce zincir marketlere farklı markalarda ve az miktarda ürün temin ediyordu. Bu sene kırtasiyecilere verdikleri ürünlerin aynısını zincir marketlere daha ucuza verdiler. Bu da piyasadaki rekabet ortamını ciddi derecede bozdu. Haksız rekabete uğradık. Zincir marketlerin ve kırtasiye esnafının satın alma gücü bir değil. İthalatçılar zincir marketlerin karşısında mecburen boyunlarını büküyorlar” diye belirtti.
“Kırtasiye ürünlerinde fiyatlar yüzde 300 arttı”
Okulların açılmasıyla talep artışı yaşandığını belirten Tütüncüoğlu, “Talepler geçen yıllara kıyasla çok minimum seviyede. Bu yıl taleplerin az olmasının nedenlerinin başında enflasyon geliyor. Enflasyonla birlikte ürün fiyatlarının olması gerekenden fazla artması talebi düşürüyor. Dolayısıyla buna bağlı olarak müşteriler sadece ihtiyacı olan ürünleri alıyor. Ya da diğer çocuğunun artanlarını kullanarak minimum alım yapmaya çalışıyorlar” dedi.
Geçtiğimiz yıla kıyasla kırtasiye ürün fiyatlarında yüzde 300’lük bir artış olduğunu aktaran Tütüncüoğlu, “Ürünlere uygulanan gümrük vergilerinin bizim ve ithalatçıların aleyhine bazı oranlarda yükselmesi, gümrüklerin bazı kotalar koyması, gümrük vergilerindeki artışlardan hariç gözetim vergilerinin de konması gibi farklı alternatifler var. Bunlar da fiyat artışlarının temel nedenlerinden” ifadelerinde bulundu.
KDV oranlarındaki dengesizlik kırtasiyecileri zorluyor
Kırtasiye ürünlerindeki KDV oranlarının orantısız olduğunu vurgulayan Tütüncüoğlu, “KDV oranının 8’den 10’a, 10’dan 20’ye yükselmesi bizi çok zorluyor. Bu oranlar ürünlerin fiyatlarının artmasına sebep oldu. Örneğin daha önce yüzde 8 olan kurşun kalemin KDV oranı şu anda yüzde 10” dedi. Defterlerdeki KDV oranının ise yüzde 8’den yüzde 10’a yükseldiğini ifade eden Tütüncüoğlu, “KDV kitapta yüzde sıfır, defterde yüzde 8 ama diğer defter türevlerinde yüzde 20. Kitapta da defterde de okulda kullanılıyor. Birinde KDV oranı yüzde sıfır, birinde yüzde 10-20 civarında. KDV oranlarının yeniden gündeme getirilmesi gerekiyor. Örneğin, fotoğraf kâğıdına yüzde 10, bilgisayar kâğıdına yüzde 20 KDV alınıyor. İkisi de aynı bilgisayarda kullanılıyor. Ürünlerin isimleri farklı olduğu için farklı KDV oranları farklı uygulanıyor bir dengesizlik var” diye vurguladı.
Kitaptaki KDV oranlarının yüzde sıfır olmasının sakıncaları olduğunu dile getiren Tütüncüoğlu, “Kitap üretirken devletin de bazı kayıpları oluyor. Bu nedenle KDV oranlarında yüzde sıfırlık bir beklentimiz yok. Tüm kırtasiye ürünlerinde ve kitap ürünlerine KDV yüzde 10 olmalı. KDV oranları standart olmalı. İthalat ve üretim yapılırken üretici tarafından vergi ödenmeli ve sonrasında da uygun bir KDV oranı uygulanmalı” dedi.
“Merdiven altı üretilen malzemelerden uzak durulmalı”
Vatandaşların, zincir marketlerden değil kırtasiye esnafından alışveriş yapması gerektiğini belirten Tütüncüoğlu, “Kırtasiyecilerden sağlıklı ürünler güvenle temin edilebilir. Bu konuda halktan duyarlı olmalarını ve çocuklarının sağlığını korumaları için de güvenilir yerleri tercih etmelerini istiyoruz. Kırtasiye ürünü alırken dikkat edilmeli. Türkiye’de gerçekten markalı olarak ithal edilmiş ve üretilmiş olan ürünler öğrencilerin sağlığı açısından son derece güvenilir. Testleri yapıldıktan sonra satışa sunuluyor. Dolayısıyla bu tip ürünlerin kırtasiyecilerden alınmaları çocukların sağlığı açısından çok önemli bir durum. Merdiven altı üretim yapmış ürünlerden uzak durmakta fayda var” dedi.