İzmir Ticaret Borsası (İTB) tarafından, Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün desteğiyle meme kanserine ilişkin tanı, teşhis, koruma ve tedavi yöntemleri konularında farkındalık yaratmak amacıyla bilinçlendirme etkinliği düzenlendi. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Meme kanseri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlarda en sık görülen kanser türü. Meme kanserine karşı mücadelenin en önemli silahı ise bilgilenme ve erken teşhis. Bu hastalığın farkında olmak hayati öneme sahip. Erken teşhis ve tedavi ile tamamen hastalıktan kurtulma oranı yüzde 90’ların üzerinde. Kadınların, meme kanserinin erken tanısı için düzenli olarak kendi kendilerine meme muayenesini yapmaları gerekiyor” diye konuştu.
“Her 8 kadından biri meme kanserine yakanlanma riski taşıyor”
Kadınlarda görülen diğer tüm kanser tipleri arasında birinci sırada olan meme kanserinin, üzerinde en çok durulması gereken sağlık sorunlarının zirvesinde yer aldığını belirten Kestelli, “Hayatları boyunca her 8 kadından biri meme kanserine yakalanma riski taşıyor. 11 dakikada bir, bir kadın meme kanseri nedeniyle yaşamını yitiriyor. Her yıl tanı sayıları yüzde 1 ila 2 oranında artış gösteriyor. Yine her yıl var olan vakalara 1 milyon yeni meme kanseri olgusu ekleniyor. Türkiye’de de oranlar benzer. Sağlık Bakanlığı verilerine göre her yıl 17 binle 25 bin yeni meme kanseri tanısı alan hasta mevcut. Örneğin, 2020 yılında 18 bin kadına meme kanseri tanısı kondu. Ülkemizde her 3 kadından birinin ailesinde meme kanserine yakalanmış bir kişi bulunuyor. İstatistikler can sıkıcı görünse de meme kanseri tedavi edilebilirlik açısından da en yüksek orana sahip kanser türü” ifadelerini kullandı.
“Erken teşhis ve tedavi ile kurtulma oranı %90’ın üzerinde”
Bu hastalığa dair farkındalığın hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Kestelli, “Erken teşhis ve tedavi ile tamamen hastalıktan kurtulma oranı yüzde 90’ların üzerinde. Kadınların, meme kanserinin erken tanısı için düzenli olarak kendi kendilerine meme muayenesini yapmaları gerekiyor. 20 yaş üzerindeki her kadın bu yöntemi uygulamalı. Riski azaltmak için kontrollerin aksatılmaması da büyük önem taşıyor. 20 yaşından sonra kadınların her ay kendi kendine meme muayene yapması ve 40 yaşından itibaren de mutlaka doktora muayene olmaları ve iki yılda bir mamografi yaptırmaları hayati önem arz ediyor. Yani her şey ilk önce bizim elimizde” dedi.
“Gezici mamografi araçlarının sayısının sınırlı olduğunu fark ettim”
2011 yılında meme kanseri olduğunu hatırlatan Kestelli, “Benim de hayatımı kurtaran bu oldu. 2011 yılında meme kanseri olduğumu öğrendim. Bendeki sarsıntı ailem ve dostlarımın desteğiyle çok kısa sürdü. Onlar sayesinde hiç yorulmadım, hiç umutsuzluğa kapılmadım. Çok sevdiğim saçlarım döküldü, moralimi bozmadım. Ve sonunda ben kazandım. O günden sonra başıma gelen bu zor olayı başkalarına iyilik yapabilmek adına bir ışık, bir fırsat olarak gördüm. Tedavi sürecim sırasında, her 8 kadından biri risk altındayken özellikle yoksul bölgelerde meme kanseri taramasının yok denecek kadar az yapıldığını fark ettim. Bu hizmeti kadınlarımızın ayağına götürecek gezici mamografi araçlarının sayısının da sınırlı olduğunu öğrendim. Bu hassasiyetle 2012 yılında ‘Annem Kanseri Yendi Projesini’ başlattık” sözlerine yer verdi.
Sağlığına kavuştuktan sonra, TOBB’un da destekleriyle aldığımız bir seyyar tarama TIR’ını 2012 yılının ağustos ayında Sağlık Bakanlığı’nın hizmetine verdiklerini belirten Kestelli, “Gezici mamografi aracımız şimdiye kadar Ankara, Bingöl, Bolu, Elâzığ, Erzincan, Eskişehir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırklareli, Kocaeli, Manisa, Mersin, Muğla ve Nevşehir’de binlerce kanser taraması gerçekleştirdi. Yapılan taramalar neticesinde hastalığın erken teşhis edilmesiyle bazı kadınlarımızın hayatı kurtuldu” diye konuştu.
“Bir buçuk yılda 260 vaka erken tespit edildi”
Gezici mamografi aracının yaklaşık bir buçuk yıldır Konya ve çevresinde hizmet verdiğini aktaran Kestelli, “Bu süre zarfında 7 bin 542 meme kanseri taraması gerçekleştirildi. 260 vakanın erken tespit edilmesi sağlandı. Belki de 260 can kurtuldu. “Annem Kanseri Yendi Projesi” hepimiz için bir başlangıç oldu ve devamı da geldi. İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Ege İhracatçılar Birliği ve Borsamızın bir araya gelerek aldığı ikinci mamografi TIR’ını da İl Sağlık Müdürlüğü’nün hizmetine verdik. Ben yola çıkarken Bir Kadını Bir Anneyi bile kurtarsak ne mutlu dedim. Kadınlara meme ve rahim kanseri taraması yapmak üzere bu mobil klinik üç yıl önce yola çıktı, çok sayıda şüpheli vaka tespit etti. Pek çok kadına erken tanı konmuş oldu” ifadelerini kullandı.
Tarama TIR’ı 30-31 Ekim’de Cumhuriyet Meydanı’nda olacak
Etkinlik kapsamında hizmete sunulan Meme Kanseri Tarama TIR’ını Konak ilçesi Cumhuriyet Meydanı’na yerleştirdiklerini dile getiren Kestelli, “30-31 Ekim’de halka açık olarak hizmet verilecek. Lütfen tanıdığınız bütün kadınların elinden tutup bu imkânı kullanmalarını sağlayın” çağrısında bulundu.