‘Köklerimize Teknoloji ile Tutunuyoruz’ projesi ile tarım sektöründe sürdürülebilir istihdamın, geleceğin insanına yakışır işler yaklaşımı çerçevesinde eşitlik temelinde teknolojik dönüşüm ile geliştirilmesi hedefleniyor
İzmir Ticaret Borsası (İTB) koordinatörlüğünde düzenlenen “Holding to Our Roots Through Technology/Köklerimize Teknoloji ile Tutunuyoruz” projesinin açılış toplantısı Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanlığı Toplantı Salonunda gerçekleştirildi.
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen projenin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından açılan Cinsiyet Eşitliği Odağında Geleceğin İnsana Yakışır İşleri Yaklaşımının Desteklenmesi FOW Hibe Programı desteği ile Ege Orman Vakfı, Ege Üniversitesi, Hayat Boyu Öğrenme, Mesleki Eğitim ve Geliştirme Derneği, Girişimcilik Geliştirme Enstitüsü ortaklığı ve İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü, Turuncu Dernek iştirakiyle yürütüldüğü duyuruldu.
Projede, ‘Köklerimize Teknoloji ile Tutunuyoruz’ projesi tarım sektöründe sürdürülebilir istihdamın, geleceğin insanına yakışır işler yaklaşımı çerçevesinde eşitlik temelinde teknolojik dönüşüm ile geliştirilmesini hedefleniyor. Bu doğrultudaki özel hedefler arasında gençlerin tarım sektöründeki teknolojik yetkinliklerinin artırılması, öncelikli kadın ve mülteci olmak üzere tarım işçileri için eşit fırsatlar yaratılması ve iş gücünün teknoloji ile yenilenmesi temelli eğitim müfredatının oluşturulması yer alıyor.
Projenin hedef grupları arasında İzmir’de yaşayan, tarım ve gıda alanında eğitim gören 20-30 yaş aralığındaki öğrenci ve mezun gençler, İzmir’de yaşayan, 18-30 yaş arasındaki genç çiftçiler ile aileleri mevsimlik tarım işçisi olan gençler ve yüzde 60’ı kadın ve yüzde 30’u mülteci olmak üzere İzmir’deki zeytinliklerde çalışan tarım işçileri bulunuyor. İzmir’deki tarım sektörünün güçlendirilmesi ve gençlerin istihdam edilebilirliklerinin artırılmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendirilen proje, 12 ay sürecek. Toplam 248.148,66 euro bütçeye sahip proje, yüzde 90 oranında hibe almaya hak kazandı.
“Tarımın dijitalleşmeye ihtiyacı var”
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren İTB Genel Sekreteri Dr. Erçin Güdücü, İTB olarak tarımın ticaretinin yanı sıra tarımın dijitalleşmesi konusunda da çok sayıda çalışma yürüttüklerini belirtti. Güdücü, “Tarımın dijitalleşmeye ihtiyacı var. Türkiye’nin tarım 4.0 ve 5.0 sürecinde, gerekli ekosistem unsurlarının belirlenmesi için çalışmalar yapıyoruz. 2017 yılında yine Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile tarım 4.0 raporu hazırladık. Türkiye’nin tarım 4.0’daki fotoğrafını çektik. Tarım 4.0 girişimlerini destekleyecek ekosistem eksikliği olduğu ortaya çıktı. Tarımda bilişim teknolojikleri ancak böyle gerçek ortamına ulaşabilir. Tarım Teknoloji Merkezi Projesini hayata geçiriyoruz. 2024’ün ilk çeyreğinde Menemen’de hayata geçiyor 50 kadar girişimciyi burada misafir edeceğiz. Eğitim tarafına eğilmek üzere BORSAV’ı kurduk. Tarım hayvancılık gıda sektöründe dengeli büyümeyi geliştirmek için gençlerin meslek odaklı eğitimlerini desteklemek üzere kuruldu” dedi.
“Tarım bilişimin nimetlerinden faydalanmalı”
Güdücü, “Tarım sektöründe sürdürülebilir istihdamın, geleceğin insanına yakışır işler yaklaşımı çerçevesinde eşitlik temelinde teknolojik dönüşüm ile geliştirilmesini hedefleyen Köklerimize Teknoloji ile Tutunuyoruz başlıklı proje ile önemli ve doğru paydaşları bir araya getiriyoruz” diye konuştu.
Tarım ve gıda sektörü için bu projenin başlangıç olduğunu vurgulayan Güdücü, “Devamının geleceğine eminiz. Tarım diğer sektörlerde olduğu gibi bilişim teknolojinin nimetlerinden faydalanmalı. Bunu bundan sonraki kuşaklar sağlayacak. Yeni kuşaklar geçmişteki kadim bilgileri kullanarak ve teknolojiyi kullanarak bizi aç bırakmayacaklar” ifadesine yer verdi.
İklim değişikliği mücadelesinde teknoloji vurgusu
Tarım sektörünün ana aktörleri olan çiftçilerin iklime uyum kapasitelerinin ve dayanıklılığının artırılması Türkiye’nin iklim değişikliğine uyum kapasitesine de katkı sağlayacağını aktaran Ege Orman Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Yasemen Bilgili, “Projemiz, doğal varlıkları daha iyi yönetmek, tarımsal üretimde çiftçileri iklim değişikliğine adapte etmek, teknolojinin gelişimi ile ortaya çıkan fırsatları değerlendirmek ve iş gücü yetkinliklerinin artırılması ile mümkün olabilir söylemi ile yola çıktı. Projenin müdahale mantığı, Türkiye’deki tarım sektöründe önemli bir paya sahip olan zeytin sektörünün, çiftçilerin ve potansiyel iş gücünün dijital teknoloji kullanımını artırmak ve iklim değişikliği risklerine karşı direnç oluşturmaktır. Tarım sektörünün gittikçe artan düzeyde yüzleştiği iklim bağlantılı riskler kapsamında alınacak tedbirler; yenilikçi tarla üretim modelleri uygulanması için çevre faktörleri ve iklim dikkate alınarak çözüm ve sistemlerin üretildiği, akıllı veri kullanımının da dahil edildiği uygulamaların yayınlaşması gerekiyor. Bu hepimizin meselesi ve bu iklim değişikliğinin yaşam risklerinden de kimsenin muaf olmayacağını hepimizi biliyoruz. Geleceğin tarım sektörü için teknolojik temelli iş gücü yetiştirilmesi, toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı sürdürülebilir istihdama katkı sağlanması projeden beklentilerimizdir” ifadesine yer verdi.
Cinsiyet temelli boşlukların giderilmesini amaçlanıyor
Hayat Boyu Öğrenme Mesleki Eğitim ve Geliştirme Derneği Genel Sekreteri Aygün Pakyürek, “Tarım sektörü çalışanlarının dijital becerilerinin artırılması için gerçekleştireceğimiz çalışmalar ile kadınların iş gücü piyasasında daha etkin katılımı ve cinsiyet temelli belirli boşlukların giderilmesine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Projenin küresel sorunların çözümünde işbirliği ve ortak çalışma kültüründe önemli bir değer yaratacağına teknolojik dönüşüm ile sınırları kaldırarak geleceğin işgücü potansiyelini ortaya çıkaracağına yürekten inanıyoruz” sözlerine yer verdi.
“Dünün meslekleri geçersiz sayılma tehlikesi altında”
Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilciliği, Avrupa Birliği Uzmanı Dr. Begüm Şeren Güler, “Hızlı dönüşüm sürecinin kazananları ve kaybedenleri oluyor. Dünün meslekleri artık geçersiz sayılma tehlikesi altında. Bu dönüşümlerin kimseyi geride bırakmaması mottosuyla adil bir şekilde gerçekleşmesi için çok sayıda çalışma gerçekleşiyor. Bu çalışmalardan biri de bu proje. Proje çok büyük önem taşıyor. Kadınların, kırılgan kesimlerin, göçmenlerin katılımı olmazsa üretimde sınırlı kalacağız. Bu üretim fonksiyonunda emeğin geliştirilmesi çok önemli. Desteklerimiz sürecek” ifadesinde bulundu.
Amaç yeni nesil genç çiftçi profili oluşturmak
Açılışın ardından İTB İş Geliştirme Müdürü ve Proje Koordinatörü Pınar Erdil Köklerimize Teknoloji ile Tutunuyoruz Proje’sine ilişkin sunum gerçekleştirdi. Erdil, proje kapsamında hedef gruba yönelik gerçekleştirilecek faaliyetler arasında, genç çiftçilerin, yüksek öğrenim öğrencilerinin ve mezunlarının bilgi teknolojileri yetkinliklerinin ölçülmesi, ilgili paydaşlarla toplantı ve çalıştaylar gerçekleştirilerek eğitimlerin kavramsal çerçevesinin belirlenmesi, çevrimiçi eğitim platformu, mobil aplikasyon ve sanal gerçeklik gözlükleri ile tarım ve gıda eğitimi alan öğrenci ve mezunlara yönelik eğitici eğitimler, genç çiftçiler ve ailesi mevsimlik tarım işçisi olan gençlere yönelik teorik ve pratik eğitimler, ‘Tarımda Teknoloji ve Sürdürülebilirlik Konferansı’nın yer aldığını söyledi. Proje çıktıları arasında, 60 gencin tarım teknolojilerinde uzmanlaşarak iş gücü piyasasına geçişlerinin kolaylaşması, gençlerin akıllı tarım teknolojilerine uyumu ve dijital yetkinliklerinin yüzde 80 oranında geliştirilerek ‘Yeni nesil genç çiftçi’ profili oluşturulması olduğunu aktaran Erdil, 120’si kadın, 60’ı mülteci olmak üzere toplam 200 tarım işçisinin aldıkları teknoloji tabanlı sektörel eğitimler ile mesleki becerilerinin geliştirilmesini hedeflediklerini söyledi.
