Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara’da Bilgili Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda (BTK) düzenlenen BTK Akademi Yapay Zekâ Zirvesi ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile yapılan imza törenine katıldı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Türkiye’nin dijital alanda güvenliğini sağlamaya odaklandıklarını kaydeden Uraloğlu, “Siber güvenlik konusunda Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezimiz üzerinden ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri kurarak, siber tehditlere karşı etkin bir mücadele yürütüyoruz. Gururla altını çizmek istiyorum ki tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz ‘Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule’ gibi uygulamalarımız ile ülkemizin siber güvenliğini sağlıyoruz. Bugüne kadar kendi yazılımlarımızla sayısız siber saldırıyı engelledik” ifadelerini kullandı.
Uraloğlu, “Yapay zekâ teknolojilerinin dünya genelindeki ekonomik büyüklüğünün bu yıl 250 milyar doları aşması, 2030 yılında ise 1,8 trilyon dolara ulaşması öngörülüyor” dedi.
“Şehitlerimize minnet borcumuzu ‘çok çalışarak’ ödeyeceğiz”
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Uraloğlu, Pençe Kilit Harekât Bölgesinde şehit düşen askerlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralı askerlere ise acil şifalar diledi. Uraloğlu, 85 milyonun güven ve huzur içinde yaşaması için gözlerini kırpmadan şehit düşen askerlerin her birine Türk milletinin minnet borcu olduğunu ifade etti. Uraloğlu, “Bu borcu daha çok çalışarak, ülkemizi dünyanın en güçlü ülkeleri arasına sokarak ödeyebiliriz. Ben şahsen güvenlik güçlerimizin mücadelesiyle savunma sanayi, teknoloji, bilişim ve akademi alanında yapılan çalışmaları birbirinden ayırt etmiyorum. Ülkemizin her alanda ileriye gitmesi bizim için asırlık hayallerimizin sembolü olan kızıl elmamız; Türkiye Yüzyılı hedeflerimize daha da yaklaşmak anlamını taşıyor” diye konuştu.
Yapay zekâ teknolojilerinin ekonomik büyüklüğü, 250 milyar doları aştı
İlk sanayi devriminden içinde bulunulan dördüncü sanayi devrimine varıncaya kadar iş yapma, üretme felsefelerinden araçları kullanma pratiklerine kadar birçok alanda büyük bir değişim yaşandığını aktaran Uraloğlu, “Bugün üretim-tüketim dengesini sağlamak isteyen tüm sektörler nesnelerin internetini, kuantum bilgisayarları, bulut bilişimi, makineler arası iletişimi, blok zincir uygulamalarını ve bugünkü zirvemizin teması olan yapay zekâ teknolojilerini konuşmaktadır” dedi.
“Yapay zekâ teknolojilerinin, bir insanın yapabileceği birçok görevi daha fazla veriyle daha hızlı bir şekilde yapılmasına imkân tanıyor” diyen Uraloğlu, “Sağlıkta; tıbbi teşhis ve tedavi süreçlerinde, ulaşımda; sürücüsüz araç teknolojilerinde, ekonomide; finans sektöründeki müşteri hizmetleri ve dolandırıcılık tespiti konularında, hukukta, tarımda, eğitimde, mimaride neredeyse hayatımızın her safhasında kullanılıyor” şeklinde konuştu.
“Büyük riskler için önlem alıyoruz”
Yeni teknoloji ‘yapay zekânın’ aynı zamanda büyük riskleri de beraberinde getirdiğini hatırlatan Uraloğlu, yapay zekâ projelerinin sağlıklı bir şekilde hayata geçmesi için güçlü bir siber güvenlik altyapısına ihtiyaç olduğunu söyledi. Uraloğlu, “Maalesef, yapay zekâların sunduğu imkânlar kötü niyetli kişiler, yabancı istihbaratlar ve terör örgütleri tarafından da kullanılabiliyor. Geçtiğimiz hafta Türk müziğinde, unutulmaz sesi ve yorumuyla iz bırakan rahmetli Zeki Müren’in sesinin yapay zekâ yardımıyla yeni bir parçayı seslendirmesi için kullanılmasına şahit olduk. Yine geçtiğimiz yıl, yapay zekâ yardımıyla Cumhurbaşkanın sesini taklit edip, bazı iş insanları ile üst düzey kamu yöneticilerini arayarak çıkar sağlamaya çalışan bir kişi oldu. Ama failleri süratle tespit edildi ve yakalandı” ifadelerini kullandı.
“Üç sanayi devrimini kaçırdık, dördüncüsünü kaçırmaya niyetimiz yok”
“Üç sanayi devrimini kaçırdık, dördüncüsünü kaçırmaya niyetimiz yok” diyen Uraloğlu, “Her şeyin birbiri ile iletişim halinde olacağı bağlantılı dünyanın yakıtı ‘veri’ motoru ‘yapay zekâ’ yolları ‘mobil iletişim’ şebekeleri olacak. Özel sektördeki ve kamudaki tüm kurum ve kuruluşlarımızla birlikte var gücümüzle çalışacağız. Yapılan araştırmalara göre; bilişim alanında çalışanların yüzde 54’ü, veri mühendislerinin yüzde 35’i, veri güvenliği uzmanlarının yüzde 26’sı yapay zekâdan yararlanıyor. Pazar payının her geçen gün arttığı bu teknoloji için ülkeler de teknoloji yarışı içerisinde” diye konuştu.
Türkiye 193 ülke arasında 47’nci sırada
Uraloğlu, Oxford Insight’ın 2023 yılında hükümetlerin kamu hizmetlerinde yapay zekâ kullanımı açısından ne kadar hazır olduğunu ortaya koymak amacıyla yayınlamış olduğu ‘Hükümet Yapay Zekâ Endeksi’ raporuna göre; 193 ülke arasında Türkiye 47’nci sırada. Güney ve Orta Asya ülkeleri arasındaki sıralamada ise 2’nci sırada” dedi.
Türkiye’de de yapay zekâ teknolojisine ilişkin girişimlerinde hızla arttığını kaydeden Uraloğlu, “TÜİK 2023 verilerine göre ülkemizde 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerin yüzde 18,5’i yapay zekâ teknolojilerini kullanıyor. Bunun yanı sıra TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zekâ Enstitüsü, belirlediği beş alanda ‘Yapay Zekâ Ekosistem 2023 Çağrısı’nda bulundu. Bu kapsamda 17 proje destek aldı” ifadelerine yer verdi.
Veri hacmi, 2025’te 181 Zetabyte’a ulaşacak
Dünyada üretilen, kopyalanan ve tüketilen verinin büyük bir hızla arttığına dikkati çeken Uraloğlu, “2010 yılında 2 Zetabyte, 2020’de 64 Zetabyte olan veri hacminin 2025’te 181 Zetabyte’a ulaşacağı öngörülüyor. Yani sadece 15 yılda veri neredeyse 90 kat artmış olacak. 2028 yılında bu sektörün de dünya çapında 69 milyar dolar büyüklüğe erişmesi bekleniyor” sözlerine yer verdi.
Hitaplar sonrası Uraloğlu ve Yükseöğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar himayelerinde iki kurum arasında iş birliği protokolü imzalandı. Uraloğlu, imza töreni sonrası zirveye katılan öğrencilerle bir araya geldi.