Perşembe, Eylül 19, 2024

Algı savaşının hedefleri…

Siyaset arenası 31 Mart’taki yerel seçimler nedeniyle canlı. AKP seçim döneminde adaylarıyla değil Erdoğan’la kampanyayı yürütüyor. Toplantı yerlerini çevresi panolarla kapatılıyor veya dar sokaklarda ekran kuruluyor. Böylece dar alanda insanlar sıkışık gösterilemeye çalışılıyor. Daha önceki mitinglerdeki gibi “kiralık” mitingciler de alana dolduruluyor mu, orası belli değil. Belli olan bir şey varsa, AKP’nin seçim kaygısı büyük. Ancak Erdoğan’ın tek başına tüm ülkeyi dolaşması mümkün mü, tabii ki değil.

Daha önce zaman zaman vurguladığım bir konuyu yine anımsatacağım. AKP’nin Erdoğan’ın oğulları, kızları ve damatlarıyla “sivil toplum ve vakıp” çabalarıyla ciddi bir örgütlemesi var. Bu örgütlemenin hedefini vatandaş ve genç kesim bilemiyor ama bu örgütleme ile devlet içinde daha etkin hale gelme ve gençleri umuda sürükleme konusunda aşama kaydettiğini gözlemlediğimi söylemeliyim.

Seçime giren diğer partiler, AKP gibi devlet memurlarını “otorite ve devlet desteği” görünümlü fotoğraf kullanarak değil, partilerinin üyeleriyle sahadalar. Bu da sokakta AKP’nin işini zorlaştırıyor.

Adayların kırdığı potlar, sergiledikleri bilgisizlikler Erdoğan açısından önemli değil.  Seçim sonucu ne olursa olsun, bu kampanya dönemi Erdoğan’ın yıldızını parlatmaya devam etmek için. AKP beklediği başarıyı elde edemese bile, bakanlıklar aracılığı ile yeni kararnamelerle belediyelerin gelirlerini de kısıtlarlar, mallarına, mülklerine de “devlet adına” el koyarlar.  İtirazları karara bağlayacak olan yasal kurumların kendilerini destekleyecekleri varsayarak adım atacaklar.

Yine bir anayasa, yasa değişikliği ile yeniden seçilmesi gündeme gelebilir. Putin, Rusya anayasasında göre üçüncü kez başkan seçilemeyeceği için söndü başbakan oldu. Bir sonraki dönem yeniden başkan seçildi. Bizde ise yasalar yerle bir edildiği için, anayasa değişikliğinden başka bir çözüm gözükmüyor.  Yine de bir sonraki seçimin ”alengirli” altyapısı mutlaka hazırlanacaktır. Daha önce de yazdım, Erdoğan için atılan adımlar en yakın seçim değil, bir sonraki seçimin ertesindeki otoritesinin garanti altın alınması.

Muhalefet partileri ülkenin 10 yıllık siyasi gelişmesinde, diğer partilerin ve komşularımızla olan ilişkilerin ve ülke içindeki hareketliliğin ülkemizdeki siyasi yapılaşmada ne tür yansıma yaratacağını dikkate alıyorlar mı veya bu konuda çalışıyorlar mı?  Genel başkanı belli olan partiler bir yana, seçimle genel başkanı seçen partilerde tüm çabalar bir sonraki kurultay hesabıyla yapıldığı izlenimi maalesef halkımızın geleceği açısından hoş değil. Umarız seçimlerden sonra yeni baştan bir stratejik çalışma yaparlar.

Muhalefet partileri canla başla projelerini halka anlatmaya çabalıyor. Adayların önemli bir kısmının genç ve kadın olması gelecek için umut verici. Yaşamını siyasette bir koltuk kapıp, orayı korumaya ya da bir diğerine atlamaya alışmış  “klasik siyasetçiler” umarım partilerin iç yapısındaki genç canlılığı ile tarih olurlar. Deneyimli insanların düşüncesinden yararlanma konusuna gelince, bunu da gençlere bırakalım. Deneye yanıla öğreneceklerse öğrensinler, ancak geleceğimizi gençlerin kuracağını unutmayalım.

Millet olma yolundaki çabalar yerine, Osmanlı hanedanı gibi her şeyi kendi mülküne almak isteyen ailelerin siyasal sonunu da bu gençler getirecek.

İskender Odabaşoğlu

Diğer Yazarlar