Çarşamba, Kasım 27, 2024

Başka İzmir yok! 

Bir İzmir var, evet, başka İzmir yok! Türkiye’nin aydınlık yüzü… Cumhuriyetin, demokrasinin, özgürlüğün, toplumsal barışın kalesi… 

Kurtuluşun ve Kuruluşun Güzel İzmir’i… İlk ve son kurşunun adresi… Türkiye’nin en batı ucu. 80 ilden yurttaşların yaşamak istediği, hayallerini süsleyen bir il… 

Güneyde Küçük Menderes havzası ile, kuzeyde Bakırçay havzası ile, Yarımada ile, metropol kent merkezi ile; birbirinden farklı özellikleri ile büyüleyici bir İzmir… 

Tire’de,  Birgi’de tarih kucaklar gidenleri; ovada ve yayladaki tarımsal ürünlerin eşi benzeri yoktur.  2500 yıldır Tire Salı Pazarı bu ürünlerin defilesi gibidir.  Ödemiş’in patatesi, Beydağ’ın kestanesi damak çatlatır.  Buraların eniştesi olunca hepsini de deneyimlemiş oldum çoktandır.  

Bakırçay da Bergama’sı ile, yazın tadının çıktığı fokların vatanı Foça’sı, Dikili ve Çandarlı’sı ile, Aliağa’sı, Menemen’i, Kozak Yaylası ile bir başka… 

Yarımada, sadece İzmir’in değil, bütün memleketin mücevheri adeta. Seferihisar ve Sığacık, Urla, Mordoğan, Karaburun,  Alaçatı, Çeşme… Her biri kitap olur… Seferihisar’ın mandalinası, Urla’nın enginarı, Karaburun’un nergisi, Çeşme’nin kavunu… O deniz, birbirinden güzel koylar… Neredeyse 30 yıldır Urla’da bir ayağım. Urla’nın da eniştesiyim mübadil kayınvalidem Esengül Hanım üzerinden.  

Körfez’in etrafını çevreleyen metropole geldiğinizde merkezde, Cumhuriyet Meydanı’nda Gazi’nin ilk ve en güzel heykeli karşılar sizi.  Körfezde gemiler salınır gün boyu… Atila İlhan’ın da Karşıyaka’da binip tarihi Pasaport iskelesinde inerek Demokrat İzmir idarehanesine geçtiği gemiler… İskeleler yolcu dolar taşar… Martılar gemilerle yoldaşlık yapar.  Konak Pier, Sanki bin yılın anılarını kucaklayan fuara ev sahipliği yapan kentin ciğeri Kültürpark… Dünyanın en büyük açıkhava çarşısı Kemeraltı… Agora, Kadifekale…  Karşıyaka’da başka bir iklim karşılar sizi. Bostanlı, Mavişehir’den Alaybey ya da tersine Çiğli’ye tramvayda yolculuk ne güzeldir şimdi. Ve muhitim Güzelyalı, Göztepe… Sarı kırmızı bir dünya… 

İşte bu İzmir, 31 Mart’ta yeni bir yerel seçime hazırlanıyor. İzmir’i beş dönemdir, yani 25 yıldır sosyal demokratlar yönetiyor aralıksız.  Altıncı dönemi de CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Cemil Tugay kazanarak yönetecek gözüküyor.  1999’da ve 2004’te Ahmet Piriştina ile açılan sayfa onun beklenmedik vefatı ile Aziz Kocaoğlu ile devam etti. Kocaoğlu 2009 ve 2014’te seçilerek 15 yıla yakın aralıksız başkanlık yaptı ve 2019’da bayrağı Tunç Soyer’e devretti. Gelişmeler, Soyer’i bir dönemle sınırladı. Şimdi Soyer de bayrağı 31 Mart seçimleri sonrasında Tugay’a devredecek. 

Kesin bir ifade kullanıyorum, çünkü bütün göstergeler CHP’nin yarışı önde bitireceğini işaret ediyor.  

Yalnız…  CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun ne yapıp edip Kocaoğlu, Soyer ve Tugay’ı şu sıralar aynı platforma çıkarması ne iyi olacak. Arka fonda da Piriştina’nın kocaman bir fotoğrafı olmalı. Bu görüntü ile karşılaşan iktidar karşıtı seçmen CHP’nin adayı etrafında daha bir  kenetlenir, seçmen moral bulur.  Sandık motivasyonu için bunu önemli buluyorum.  

Başta söylediğimi bir daha not edeyim; bir İzmir var, başka İzmir yok! Bunun kıymetini bilerek herkes İzmir için aynı hizaya girmeli. Sosyal demokratlar sandıktan güçlü çıkmalı.  Şimdi sadece 31 Mart’ı düşünmeli.  Takvimin başka yaprakları hesap kitap konusu olmamalı… 

×××

İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İzBBŞT) yeni bir oyun daha sahneye koyuyor; Tuncer Cücenoğlu’nun yazdığı “Helikopter”. İzlenecek bir oyun. 

70 yıl sonra İzmir’e Şehir Tiyatroları’nı kazandıran Soyer’i bir kez daha kutluyorum. Dünya Tiyatrolar Günü de yaklaştı; şimdiden kutluyorum. 

Muzaffer Ayhan Kara

Diğer Yazarlar