Bakan Özhaseki, kentsel dönüşümün doğru ve sağlıklı yapılabilmesi için bakanlık, belediyeler ve vatandaşların önemine dikkat çekti
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İzmir Ticaret Odası’nda (İZTO) düzenlenen toplantıda İzmir iş dünyasıyla bir araya geldi. Toplantıda yaptığı konuşmada İzmir’de evini dönüştürmek isteyenlere müjde veren Bakan Özhaseki, “Dünya Bankası ile yaptığımız bir imza töreni vardı. 4 yıldır sürdürdüğümüz bir çalışmaydı. Faizleri de sıfır gibi aldığımız uzun vadeli kredilerle faydalı olmaya çalışıyoruz. Marmara Bölgesi çok riskli ve böyle bir şey olursa altından kalkmanın zor olabileceği düşünüldüğü için ‘yarısı bizden’ kampanyasına başladık. İzmir’in pilot şehir olarak seçildiği Dünya Bankası ile yaptığımız projede sona gelindi. İzmir’de 330 euroluk bir proje var. Bu birkaç misline çıkacak. Eğer bir vatandaş evini yenilemek istiyorsa ve yapı riskli ise bizden 0,69 faizle kredi alacak” dedi.
İzmir için hazırlanan raporları incelediğini dile getiren Bakan Özhaseki, “İzmir’de 6 ve 7,2 şiddeti aralığında deprem üretebilecek 20’den fazla fay hattı var. En riskli bölgelerden birinde bulunuyoruz. Burada 36 bin yapının da acilen dönüştürülmesi gerekiyor. Bunları yapabilmek için el birliği içerisinde hareket etmeliyiz. Kentsel dönüşümün doğru ve sağlıklı yapılmasının üç ayağı var. Bunlar ise bakanlık, belediyeler ve vatandaşlar” dedi.
“Sağlıksız ve kimliksiz yapılarla karşı karşıyayız”
Şehirlerin önemine değinen Özhaseki, şunları söyledi: “Dünyanın en eski şehirlerine sahibiz. Mezopotamya ve Anadolu en eski yerleşim yerleri olarak gösteriliyor. Bu bölgede ticaret, üretim sanayi ekonomi kültür sanat ve ekonomi var. Şehirlere sahip çıkmamız gerekiyor. Şehirler arasında müthiş bir rekabet var. Bir şehrin geleceği o şehirde yaşayan yerel yöneticilerin ufuklarıyla doğru orantılıdır. 1950’lerde başlayan bir göç dalasıyla karşı karşıyayız. Etrafları çepeçevre gecekondularla dolmuş. 2000’lerin başında sağlıksız ve kimliksiz yapılarla karşı karşıya kaldık. Büyük şehirlerde bu binlerce yapıyla karşı karşıyayız.”
6 Şubat depreminin hasarlarının giderilmesi gerektiğini dile getiren Özhaseki, “Depreme şehirleri dirençli ve hazır hale getirmeliyiz. Türkiye bir deprem ülkesi. Şu an bile 500’e yakın hareketli kırılmaya hazır fay hattı var” ifadelerinde bulundu. Özhaseki, deprem bölgesinde 75 bin konutu bu ayın sonuna kadar teslim etmiş olacaklarını söyleyerek, mayıs ayıyla birlikte her ay 15-20 bin konutu teslim etme gayreti içinde olduklarını belirtti.
“Yarısı bizden kampanyasının İzmir için uygulanması önemli”
İZTO Başkanı Mahmut Özgener ise, İzmir’de kentsel dönüşümün öncelikle kentler arasına alınması gerektiğini söyledi. Yapılaşma kapsamında zemin yapısının dikkate alınmasını öneren Özgener, “Zemin iyileştirilmesi, aktif fayların imar planlarına işlenmesini ve bir deprem yasası üretmek zorundayız. Kentsel dönüşüm kredileri genişletilmeli ayrıca İzmir’in depreme dirençli hale gelmesi için alt ve üst yapıların gözden geçirilmesi şart. Kıyı kesimlerde yapıların eski ve zeminlerini zayıf olunduğunu görüyoruz. Bu bölgelerde ada bazlı dönüşüm zorunlu tutulup gerekirse inşaat koşulları değiştirilmesiyle sorunun çözüleceğini düşünüyoruz. Uygun fiyatlı konut krediler verilmeli. Yarısı bizden kampanyasını da İzmir için de uygulanması oldukça önemli. Vasfını yitirmiş alanlarımız varken kentimizin de arsa ihtiyacı hat safhada. Buraların rezerv alan ilan edilmesiyle bu sorun da büyük ölçüde çözülecektir” ifadelerinde bulundu.
“Yapı denetimiyle ilgili şikayetlerimiz var”
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, sanayide yeşil dönüşümün sağlanması için sağlanan finansal desteklerin KOBİ’ler için yetersiz kaldığını ifade etti. İzmir’in sanayi bölgesini yaratmakta zorlandıklarını söyleyen Yorgancılar, şunları söyledi: “Bizde binde 3 seviyesinde olan sanayi yapılaşması oldukça düşük. 200 dönümlük alana yatırım yapmak isteyen sanayiciye verecek arsamız yok. Öte yandan yapı denetimiyle ilgili şikayetlerimiz var. Organize sanayi bölgelerinde yapı ruhsatını kesen, oturma ruhsatını veren OSB’ler. Buradaki yapıların denetimini de yine OSB’ler kendi yaparsa süreçler daha da hızlanır.”
İzmir Konut A.Ş. oluşturacağız”
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ ise “Afete dayanıklı şehirler inşa etme fikri toplumun, ekonomin ve çevrenin kapsamlı bir şekilde güçlendirilmesi gerekiyor. 1 Nisan’da göreve gelir gelmez risk değerlendirmesi yapacağız. Kentsel dönüşüm ve yeniden yapılanma sürecinde yerel toplulukların görüşlerini ön planda tutacağız. Bakanlık, belediye ve vatandaş işin üç ayağını oluşturuyor. İklim değişikliği anlamında da şehrimizi hazırlamak zorundayız. Sürdürülebilir bir çevre yönetimi ortaya koyacağız. 5 yıl içinde 150 bin konutu dönüştürme hedefi koyduk. İzmir Konut A.Ş. oluşturacağız. 50 bin sosyal konut inşa edeceğiz” dedi.
2,5 milyon TL’ye varan kredi desteği
İzmir’de düzenlenen “İklim ve Afetlere Dayanıklı Şehirler Projesi” tanıtım toplantısında konuşan Özhaseki, “Dünya Bankası ile imzaladığımız bir anlaşmayı hayata geçiriyor; İstanbul, İzmir, Manisa, Kahramanmaraş ve Tekirdağ’ın kentsel dönüşümüne büyük bir katkı sunacak olan ‘İklim ve Afetlere Dayanıklı Şehirler Projesi’ni başlatıyoruz. 5 ilimizi kapsayan projede pilot ilimiz ise İzmir” dedi.
Projenin detaylarını açıklayan Özhaseki, “Bu 5 şehrimizde, riskli yapıların dönüştürülmesinde enerji verimliliği esas olacak. Proje kapsamında iklim dostu ve afetlere dayanıklı konut ve iş yeri yapımı için hak sahiplerine uygun maliyetli finansman imkanı sunacağız. 2,5 milyon TL’ye varan kredi desteği vereceğiz. Aylık yüzde 0,69 faiz ve 180 ay vadeyle verilecek. Başka konutu olmayan orta ve düşük gelirli vatandaşlarımıza; şehit ve gazi yakınlarına, emeklilere ve engellilere yıllık yüzde 0,25 faiz indirimi sağlayacağız. Bunun yanında A sınıfı Enerji Kimlik Belgesi bulunan binalar için yıllık yüzde 0,50, B sınıfı Enerji Kimlik Belgesi bulunan binalar için yıllık yüzde 0,25 faiz indirimi uygulayacağız. Ödemeler, inşaat ilerleme seviyesine bağlı olarak yapılacak. Hedefimiz, İzmir’i, İstanbul’u ve tüm Türkiye’yi, başta iklim değişikliği olmak üzere deprem, sel ve heyelan gibi bütün afetlere karşı dayanıklı hale getirmek” diye konuştu.
