Pazar, Eylül 8, 2024

Fiyat değişmiyor, kalite azalıyor

Enflasyonun öteki yüzü; şrinkflasyon ve skimpflasyon yaşam standartlarını düşürürken, gizli enflasyonun bedelini tüketiciler ödüyor

BERİZ ELMAS

Enflasyon sadece ürünlerde fiyat artışı olarak kendini göstermiyor, ürünlerin gramajının azaltılması (şrinkflasyon) veya kalitesinin düşürülmesi (skimpflasyon) şeklinde de karşımıza çıkabiliyor. TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyon verileri ile tüketicilerin karşılaştıkları fiyat artışlarının, algılanan enflasyonun birbirinden farklı olduğunu belirten Tüketiciyi Koruma Derneği (TükoDer) İzmir Şubesi Başkan Yardımcısı Emin Tamer Gören, “Gizli enflasyon olarak adlandırılan bu durum, tüketicilerin günlük hayatta birebir karşılaştıkları fiyat artışlarını ifade ederken, TÜİK’in açıkladığı rakamlar resmi enflasyonu içerir” dedi. Gören, artan fiyat ve maliyetlerin tüketiciler için daha düşük yaşam standartlarına yol açtığını vurguladı.

Skimpflasyon, bir ürün veya hizmetin fiyatını artırmak yerine kalitesinin düşürülmesi anlamına geliyor. Bu durumda tüketiciler, aynı fiyatı ödeyerek daha düşük kaliteli bir ürün veya hizmet satın almış oluyor.

Marketten aldığımız bir ürünün tadının eskisi kadar güzel olmaması veya bir restoranda aldığımız hizmet kalitesinin düşmesi bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Hizmet sektörü, maliyet artışlarının önüne geçmek amacıyla mal ve hizmetlerde kalite ve standartları düşürme yoluna giderken, tüketiciler ise aynı fiyata daha az kaliteli bir ürün veya hizmet almış oluyor.


“Aynı hizmet için daha fazla harcama yapmanız gerekiyor”

Skimpflasyonun hizmet sektöründe daha belirgin yaşandığını ifade eden Gören, “Yaz mevsimine girdik, tüketicilerin klima talebi var ancak fiyatlar yüksek. Bir marka ve model klimanın belirli satış noktaları için daha alt kalite standardında satışa sunulmuş örneklerini görmemiz mümkün. Hizmet sektöründe ise bu durum daha belirgin. Örneğin telefon tarife paketlerinin fiyatları bir anda iki üç kat arttı. Aboneliğini yenileyen tüketiciler daha düşük paketleri seçmek zorunda kaldılar. Bu durumda, fiyatlar doğrudan artmasa da daha önce aldığınız hizmetin aynısını almak için fiilen daha fazla harcama yapmanızın gerekmesi enflasyonist bir etki yaratıyor” dedi.

Tüketicilerin skimpflasyonun etkilerinden korunmak için ürün içeriklerine dikkat etmeleri gerektiğini belirten Gören, “Skimpflasyonun etkilerini anlamak ve korunma yollarını bilmek, tüketiciler için finansal planlama yapma konusunda önemli. Tüketiciler alışveriş alışkanlıklarını gözden geçirerek ürün içeriklerine dikkat etmeli ve özellikle gıdalarda Tarım ve Orman Bakanlığı üretim izni olup olmadığını kontrol etmelidirler. Merdiven altı üretimlerden ve internet üzerinden yapılan kuşkulu gıda satışlarından kaçınmak önemli. Alışverişte zorunlu ihtiyaçları önceliklendirip kaliteli ürünler tercih edilmeli ve CE, TSE gibi kalite standartlarına uygunluk kontrol edilmeli” diye belirtti.

Gören aynı zamanda, tüketicilerin ürünlerin fiyatlarını ve gramajlarını karşılaştırarak daha iyi bir alışveriş deneyimi elde edebileceğini vurguladı.


Ürünlerde miktar azaltılıp fiyatın değişmediği algısı yaratılıyor

İngilizce shrink (küçülmek) ve inflation (enflasyon) kelimelerinin birleşiminden oluşan şrinkflasyon ise ürünlerin boyut veya miktarını azaltarak fiyatı sabit tutmak olarak tanımlanıyor.

Tüketicinin yapılan değişikliği hemen fark edemediğini vurgulayan Gören, “Tüketicinin dikkatini çekmeyen değişikliklerden biri ürünlerin gramajındaki azalma. Bir çikolata markasının ambalajı değiştirilmez ancak gramajı 100 gramdan 90 grama düşürülebilir. Böylelikle tüketicide fiyatın değişmediği algısı yaratılıyor ancak tüketici aslında zamlı bir ürün satın almış oluyor” dedi.

Tüketici tarafından bu duruma ilişkin olarak bisküvi-şekerleme ve gofret türü atıştırmalık ürünlerde gramaj eksiltilmesine yönelik şikayetler aldıklarını ifade eden Gören, “Şrinkflasyonun bizdeki en belirgin örneği ekmek fiyatının sabit kalması ancak gramajının düşmesi olarak gösterilebilir” diye belirtti.

Tüketicilerin şrinkflasyonu çoğunlukla kasada ödeme yaparken fark ettiğini vurgulayan Gören, “Tüketiciler alışveriş sırasında paketin küçüldüğünü veya fiyatların paket oranına göre yükseldiğini görebilirse ürünü satın almaktan cayabilir. Bu durumun genellikle marketlerde kasa önünde gerçekleştiğini gözlemliyoruz. Barkod okutma sırasında gramajına göre fiyatı yüksek olan ürünlerin kasada bırakıldığına şahit oluyoruz” dedi.


“Ambalajlarda standartlık sağlanmalı”

Gören, şrinkflasyonun önlenmesi için ürün ambalajlarında standartlık sağlanması ve bu konudaki denetimlerin sıkılaştırılarak tüketicilere doğru ve şeffaf bilgi verilmesinin gerektiğinin de altını çizdi.

Tüketicilerin fiyat artışları nedeniyle karamsarlık içinde, ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, zorunlu giderlere öncelik verdiklerini ifade eden Gören, “Tüketiciler eskiden var olan alışkanlıklarında kısıtlamaya gidiyor. Sohbet ortamlarında ‘Aman beyaz eşyalarınıza iyi bakın, bozulmasınlar, çok pahalı yerine koymak mümkün değil’ denilmesi bile halimizi anlatmaya yeterli” sözlerine yer verdi.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM