Çarşamba, Eylül 18, 2024

Rasyonel Mehmet İle Yalçın Karatepe Zirvesi -II

Sıradan kişiler zafere götüren yolları bilir, ama onu elde etmeye yarayan şekli bilmez

Sevgili okurlarım,

Bir önceki yazıdan devam…


Rasyonel olmayan kararların devamlı olarak iktidar tarafından alınması kişilerin daima irrasyonel beklentiler içinde olmasını gündeme getirmiştir. İşte bu gelişen durum, ekonomik açıdan ciddi bir beklentinin kamuoyunda oluşmasına neden olmaktadır. Piyasaların bozulması firma ve kuruluşların kendi öngörülerine göre fiyat artışları yapmalarına neden olmaktadır.

Ülkede enflasyonu kim patlattı ve neden patlattı? Bunun cevabı, tam olarak halkın biat etmiş cahil kesimi tarafından algılanmadığı zaman, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ kavramının ne demek olduğu daha iyi anlaşılabilecektir.

Hukukun üstünlüğü olmayan TEK ADAM rejiminde, kısa vadeli ne tedbir alırsanız alın yabancı yatırımcıyı uzun vadeli yani doğrudan yatırım kapsamında çekebilmeniz mümkün değildir. Enflasyonun en büyük vergi olduğunu RASYONEL MEHMET hala anlamadıysa, hatırlatmak yararlı olacaktır.

Bir istikrar programının başarılı olabilmesi için toplumun bütün kesimlerinin üzerinde tam mutabakat sağlaması esastır. RASYONEL MEHMET, bu kavramı tamamen ihmal ederek, sahibinin sesi olarak içeriğinin ne olduğu toplum tarafından bilinmeyen sadece kendisinin rasyonel dediği bir planı olduğunu açıklamıştır.

AKP iktidarı ve onun biat etmiş bakanı RASYONEL MEHMET, ortada doktriner yaklaşımlı hiçbir plan olmamasına rağmen, plan varmış gibi davranıp kamuoyunda algı yaratmaya uğraşmaktadır. Enflasyonu düşürmenin yolunu, vatandaşın alım gücünü azaltmak zanneden, bu karanlık zihniyet ve ideolojinin unsurları, piyasadan para çekip kredi kartı faizlerinin arttırıp, vatandaşı iyice perişan etmişlerdir. Talebi yavaşlatıp azaltmanın yolunu vatandaşın alım gücünü yok etmekte aramışlardır. Unutmamak gerekir ki son dönemde, vatandaşın %80 oranındaki kesimi gıdasını azaltmıştır. Ülke neredeyse İkinci Dünya Harbi günlerine dönmüş durumdadır. RASYONEL MEHMET, zamanı gelince bu kararlarının hesabını verme günleri muhakkak gelecektir. Madem bakansın, gücün yetiyor diye her yerde konuşuyorsun. O zaman bütçe dışı fonları bütçe içine alsana.

Türkiye’nin gelişimine bakılıp irdelendiği zaman EKONOMİK BÜYÜMEYE ihtiyacı olduğunu ben düşünmüyorum. Bunun yerine SÜRDÜRÜLEBİLİR ve EKONOMİK İSTİKRARLI bir yapıya ihtiyacı olduğu çok açıktır. AKP iktidarının kendi rant sistemini sağlayabilmek amacıyla yaptırdığı oto yollar, köprüler, viyadükler, hastaneler gibi tesislerin enflasyonu arttırdığı bir gerçektir. Dikkat etmek gerekir ki, hem arzı artırmak hem de enflasyonla mücadele etmek imkânsızdır.

Türkiye’de mâli alt yapı henüz tamamlanmamıştır. Ülkede vergi politikaları sadece ücretli kesimi ezmekte, enflasyonun maliyeti tamamen bu kesimin üzerine yüklenmektedir. Kendisini ekonomi dehası gibi takdim edilen RASYONEL MEHMET, benim gözümde ekonomi talebesi bile olacak düzeyde değildir. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Halkın önüne öncelikle saçma sapan temeli olmayan doktriner bir yaklaşımla hiçbir şey ifade etmeyen TASARRUF PAKETİ ile çıkan RASYONEL MEHMET, işte o anda zaten çoktan kimliğini ortaya koymuştu. Beyefendi, bu ülkede tasarruf etmesi gereken bir tek kişi vardır o da RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DIR. Acaba anladınız mı? Anlamadınız! eğer anlamış olsaydınız öncelikle bu memuriyet görevinin kabul etmezdiniz. Eğer kendinize göre bir kariyeriniz varsa, işte o da bu görevi almakla sonlanmıştır diye değerlendiriyorum. RASYONEL MEHMET, acaba sen bu RASYONEL kavramının içeriğinin biliyor musun? Bana göre hayır.

Para ve maliye politikaları birlikte uygulanırsa uzun vadeli bir ekonomik istikrar programının netice vereceğini düşünüyorum.

RASYONEL MEHMET, sence Türkiye’de güçlü bir hazine var mıdır? Bence yoktur. Sen bu konuda neler yaptın? Bana göre hiçbir şey. Tek ve merkezi bir hazine oluşturulmuş mudur? Hayır. YALÇIN KARATEPE bunu senden istese veya önerse yapabilecek gücün var mı? Koca bir hayır. Unutmamak gerekir ki bu bir zorunluluktur. Bütçe dışı fonlar kaldırıldı mı? Hayır. YALÇIN KARATEPE bu fonların kaldırılmasını kesinlikle kamu yararı adına olduğunu öne sürüp sana önerse, kaldırmaya senin gücün yeter mi? Hayır. Bu bütçe dışı fonlar kaldırıldığı zaman, senin liderin ERDOĞAN siyaseti nereden finanse edecek? İşte gerçek hastalığın kaynağı ERDOĞAN’DIR. Yolsuzluk, yandaşı kayırma, avanta, rüşvet bu bütçe dışı fonlarda hayat bulmaktadır. Senin bulunduğun makamın adı BAKANLIKTIR. İşte RASYONEL MEHMET sende bunlara ismine uyarak UZAKTAN BAKAN birisinden öteye değilsin. Tasarruf tedbirlerinin temelini ve bel kemiğinin yine fakir halka yükleyecek kadar bilgi yoksunu olduğunu görüyorum. Yoksa ne demeliyim? Emir kulu mu? Damga pulu mu? ÖZGÜR ÖZELİN bütün bu kavramları anlamamış olmasını kabul edemiyorum. O halde sadece normalleşme lafına kanıp bu ERDOĞAN KAPANINA girmeyi neden göze almıştır?

Şimdi gelelim yine senin lansmanını yaptığın meşhur tasarruf paketine, kamuda kullanılan tüm makam araçları satılsın ve 115.000 olan araç sayısı azami 10.000 adet seviyesine düşürülsün. Böylece 105.000 araçtan hem yakıt hem de diğer giderler olarak tasarruf edileceği gerçeği vardır. Sadece yakıt tasarrufu olarak ele almış olsak, here bir aracın günde asgari 20 lt yakıt tükettiği dikkate alınırsa ki bundan daha fazla olduğu ortadadır. Gündeki yakıt tüketiminin 2.100.000 lt ve yıldaki miktarın ise 766.500.000 lt olacağı hesaplanmaktadır ki, sadece mazot kullanımı olarak değerinin 32.193.000.000 TL ve dolar kuru üzerinden ise, 1.006.031.250 USD, olacağını maliyeci gözlüğü ile hesaplamanız gereklidir. RASYONEL MEHMET sen bakan olarak bunları sağlayabildin mi? Hayır. Neticeleri ortada. Tam tersi kamuya tekrar yeni araçlar alımına devam edilmekledir. Yalçın Karatepe, seninle yaptığı konuşmada senden bunlara dikkat etmeni istese acaba sen yapabilecek yetkiye sahip misin? İmkansız. Kamunun harcamalarının kısılması, tasarruf değil midir? Sen bu kadar basit bir konuyu bile yapabilecek güce sahip değilsin. O zaman neden hala bakansın? Tüm bunların yanı sıra, bu eylemlerini hala anlayamamış olan CHP genel başkanı ÖZGÜR ÖZEL niye seninle konuşmak için YALÇIN KARATEPE’Yİ gönderir, işte buna anlam vermek çok zor.

AKP lideri ERDOĞAN, kamuoyu önünde, NORMALLEŞME diye bir laf attı ki, bu onun her zaman kullandığı gibi tuzak davranışlarından birisiydi. Ancak CHP genel başkanı ÖZGÜR ÖZEL bu ifadeleri çok çabuk kabullenip YALÇIN KARATEPE’yi Mehmet Şimşek ile görüşmeye gönderdi. Bu yapılabilecek en ciddi ve büyük hataydı. Hemen yandaş medya üzerine atlayarak, bunu ekonomik zirve toplantısı olarak takdim edip işlemeye başladı. Bu nasıl ve neyin zirvesidir anlamak mümkün değildir. Bir taraftaki Mehmet Şimşek ismi her ne kadar BAKAN olsa bile, sadece yüksek seviyede atanmış bir memurdur. Yani hazine ve maliye konularına sadece UZAKTAN BAKAN ve Erdoğan’ın talimatlarını yerine getiren, bir elemandan öteye değildir. Erdoğan’ın normalleşme kavramını ÖZGÜR ÖZEL ekibiyle hala analiz edememiş midir? 25 yıl milletvekilliği ve 8 yıl grup başkan vekilliğinden sonra bu tuzağa düşmek her kula nasip olmaz. Siz acaba normalleşme olarak Erdoğan’ın hangi icraatlarını gördünüz de ben görmedim, çok merak ediyorum. Son olayları sadece değerlendirmiş olsaydınız AKP liderinin tamamen çaresizlik içinde çırpınıp MHP liderinin eksiksiz her dediğini yerine getirdiğini görürdünüz. AKP artık erime sürecindedir ki bunu bir not ediniz.


Devami bir sonraki yazıda…

Tayfun Gözüm

Diğer Yazarlar