Perşembe, Eylül 12, 2024

TEPAV: Bütçe açığını azaltıcı önlemler sürdürülmeli

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Makro Ekonomi Çalışma Grubu tarafından hazırlanan 2024 yılının haziran ayına ilişkin Para Politikası Değerlendirme Notu yayımlandı. Bütçe açığını azaltıcı önlemlerin önümüzdeki dönemde de sürdürülmesinin zorunlu olduğu belirtilen değerlendirmede, kamu maliyesindeki sorunların yapısal çerçevede ele alınması gerektiği vurgulandı. 

Hükümetin yönetilen ve yönlendirilen fiyatlara ilişkin aldığı kararların enflasyonla mücadeleyi destekleyici yönde olması gerektiği aktarılan değerlendirmede, “Ayrıca para politikası aktarım mekanizmasının düzgün çalışmasını engelleyen ve potansiyel sorunlara yol açabilecek düzenlemeler artık kaldırılmalı. Makroekonomik istikrarı sağlayıcı politikaların yanı sıra politik baskı altında kalmaları halinde makroekonomik dengelerin bozulmasına yol açan -TCMB, TÜİK ve BDDK gibi- kurumları bağımsız kılacak, verimliliği artıracak, yeşil dönüşüm sürecini hızlandıracak, eğitimin niteliğini yükseltecek, adil ve hızlı çalışan bir hukuk sistemini oluşturacak yapısal düzenlemelerin hayata geçirilmesi önem taşıyor” denildi.


“Repo faizinde değişikliğe gerek yok”

Repo faizinde bir değişikliğe gerek olmadığı ifade edilen değerlendirmede, “Önemli olan, kredi piyasasının serbest işleyişine getirilen idari kısıtlamaların tedricen kaldırılması ve TCMB’nin doğrudan döviz alışları ile uyumlu olarak döviz karşılığı TL swap stokunun tamamen eritilmesi. Bu süreçte TL’nin reel değerlenme düzeyi ve olası finansal istikrarsızlık unsurları dikkatle takip edilmeli. Ayrıca, uygulanmakta olan programın ekonomide tam anlamıyla rasyonele dönüşü sağlayacak bir programa dönüştürülmesine yönelik olarak yukarıda ana başlıkları verilen güçlendirici adımlar bir an önce atılmalı” diye ifade edildi.

Enflasyonda 2025 sonu için hedeflenen yüzde 14 düzeyine odaklanılması gerektiği vurgulanan değerlendirmede, enflasyonun bu düzeye sadece para ve maliye politikası ile yaklaştırılmaya çalışılmasının toplumsal maliyet açısından ele alındığında istenilir bir seçenek olmadığı vurgulandı.


“Risk priminin daha düşük düzeylere inmesi gerekiyor”

Türkiye’nin Mayıs 2024’te yüzde 3,37 olan aylık tüketici enflasyonunun G20 ülkeleriyle kıyaslandığında yüksek olduğu belirtilen değerlendirmede, “Öte yandan yakın geçmişte aldığı değerlere kıyasla belirgin biçimde azalarak son haftalarda 260 baz puanı civarında seyreden risk priminin daha düşük düzeylere inmesi gerekiyor. Bundan önceki değerlendirme notlarımızda, uygulanmakta olan ekonomi programının -büyümeyi sürdürülebilir bir patikaya oturtmak; enflasyonu, faizleri ve risk primini düşürmek gibi- kısa vadeli amaçlarına ulaşabilmesi için çözmesi gereken iki temel sorun olduğunun altını çizmiştik. Bunlardan ilki, cari işlemler açığından doğan finansman ihtiyacının normal kanallardan karşılanmamasıydı. Ancak son dönemde Merkez Bankası rezervlerindeki artış bu sorunun azaldığını gösteriyor. İkinci temel sorun ise hem Mayıs 2023 seçimleri öncesi yapılan harcamaların hem de deprem harcamalarının bütçe açığının yüksek düzeylerde seyretmesine yol açması ihtimaliydi. Yılın ilk beş ayındaki gerçekleşmeler harcama baskılarının sürdüğünü gösteriyor. TEPAV bünyesinde yaptığımız çalışmalar, ek önlem alınmazsa bütçe açığı ve borç stokundaki bozulmanın devam edeceğine işaret ediyor” ifadeleri kullanıldı.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM