Cuma, Eylül 20, 2024

“Çelikte kapasite fazlası sorunu büyümeye devam edecek”

AB’nin ithalatındaki artışın, başta Güneydoğu Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’nın bazı bölgeleri olmak üzere, çelik kapasitelerinin en fazla arttığı ihracatçı ülkelerden kaynaklandığı; bu bölgelerde artan kapasitelerin, yerel çelik talebinin çok üzerinde olduğu kaydediliyor


Çelik fiyatlarını düşüren, sektörün karlılığını azaltan ve istihdam kayıplarına yol açabilen küresel çelik kapasite fazlasının son zamanlarda arttığı ve önümüzdeki yıllarda artacağı öngörülüyor. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin (TÇÜD) 2024 Temmuz ayı sayısındaki açıklamalara göre, Avrupa Çelik Derneği (EUROFER), AB’nin çelik koruma önlemlerini iki yıl daha sürdürme kararının, AB’de bugüne kadar kaydedilen en yüksek ithalat nüfuzu seviyelerinde, çelik pazarının istikrarını sağlamaya yönelik çok ihtiyaç duyulan bir adım olduğunu belirtti. Bununla birlikte EUROFER, küresel kapasite fazlasının önümüzdeki yıllarda daha da artacağı öngörüldüğünden, bu yapısal zorluğun üstesinden gelmek amacıyla daha uzun vadeli bir çözümün geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.


“Avrupa kurumları acil olarak aşırı kapasite sorunuyla mücadele etmeli”

EUROFER Genel Direktörü Axel Eggert, “Bugünkü ithalat nüfuzunun, sürecin başlatıldığı altı yıl öncesine göre daha da ciddi bir durumda olması sebebiyle, AB çelik koruma önlemlerinin uzatılmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Bu sıkıntılı durum, halihazırda AB çelik talebinin dört katı büyüklüğünde olan küresel kapasite fazlalığının kötüleşmesiyle körüklendi. Biz, karbondan arınma konusunda liderlik için çabalarken, Avrupa, karbon yoğun kapasite fazlası için gözde bir ihracat pazarı haline geldi. Söz konusu durum sürecimiz açısından çok önemli bir zamanda, tüm AB temiz teknoloji değer zincirlerine varoluşsal bir tehdit oluşturan, yapısal bir sorun teşkil ediyor. Koruma tedbirleri, bundan sadece iki yıl sonra sona erecek. Bu duruma yeni ve uzun vadeli bir çözüm bulmamız gerekiyor. Yeni bir AB döngüsü başlamak üzereyken, tüm Avrupa kurumlarına önümüzdeki aylarda acil olarak aşırı kapasite sorunuyla mücadele etme çağrısında bulunuyoruz. Bu çabalarında onları desteklemeye hazırız” dedi.


AB’de çelik ithalat nüfuzu, Avrupa çelik sanayiine zarar veriyor

Avrupa Komisyonu’nun çelik koruma önlemlerini Haziran 2026’ya kadar uzatma önerisi, AB üye devletlerinin büyük çoğunluğu tarafından kabul edilmiş bulunuyor. Komisyon kararında, 2021’den bu yana AB’de çelik ithalat nüfuzunun, koruma önleminin 2018’de başlatılmasından önce kaydedilen seviyeleri bile aştığı ve dolayısıyla, Avrupa çelik sanayiine zarar verdiği ifade ediliyor. Geçtiğimiz koruma önlemi döneminde, küresel çelik pazarında fazla kapasitenin, yaklaşık 50 milyon ton artışla 2019’daki 514 milyon tondan, 2023’te 560 milyon tona yaklaştığının görüldüğünü belirten EUROFER, bu hacmin, AB’nin toplam çelik talebinin dört katı olduğunu vurguluyor. Ayrıca OECD’ye göre, 2026 yılına kadar yaklaşık 158 milyon ton yeni kapasite, potansiyel olarak devreye girecek iken, çelik talebi mevcut durumda yılda yalnızca 36 milyon ton civarında artmış bulunuyor.

AB’nin ithalatındaki artışın, başta Güneydoğu Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’nın bazı bölgeleri olmak üzere, çelik kapasitelerinin en fazla arttığı ihracatçı ülkelerden kaynaklandığı; bu bölgelerde artan kapasitelerin, yerel çelik talebinin çok üzerinde olduğu kaydediliyor. Bu genişlemeler kısmen Çin destekli yatırımlardan, kısmen de yerel yatırımlardan ve çoğu zaman açık bir ihracat hedefiyle destekleniyor. Üstelik Çin’in çelik ihracatı, diğer pazarları, ihtiyaç fazlası çeliği AB pazarına yönlendirmeye zorluyor.


Yıllık 2,4 milyon ton yeşil çelik üretim kapasitesi hedefleniyor

Avrupa Kömür Çelik Topluluğu (AKÇT) kurallarına aykırı olmasına rağmen, Avrupa Birliği çelik sektörüne destek vermeye devam ediyor. AB hem Avrupa Komisyonu tarafından hem de ülkelerin kendi içlerinde, çelik sektörünü desteklemeleri için yapılan yardımlara onay veriyor. Avrupa Komisyonu’nun, AB Devlet yardımı kuralları uyarınca, H2GS AB’nin büyük ölçekli bir yeşil çelik tesisi kurmasını desteklemek için, kısmen Kurtarma ve Dayanıklılık Fonu (RRF) aracılığıyla finanse edilen 265 milyon euroluk devlet desteğine yeşil ışık yaktığı bildiriliyor. Bu girişimin, AB Hidrojen Stratejisi, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Yeşil Mutabakat Endüstriyel Planı hedefleriyle uyumlu olduğu, Rus fosil yakıtlarına bağımlılığı azaltmayı ve REPowerEU Planı’nda özetlenen yeşil dönüşümü hızlandırmayı amaçladığı ifade ediliyor. İsveç’in Kurtarma ve Dayanıklılık Planı’nın bir parçası olan finansmanın, H2GS AB’nin İsveç’in Boden kentinde yeşil çelik tesisi geliştirmesine yardımcı olacağı, projenin, dünyanın en büyük elektrolizörlerinden birini, yenilenebilir hidrojen kullanan bir doğrudan indirgeme tesisini, iki elektrik ark ocağını ve soğuk haddeleme ve son işlem tesislerini kurmayı içerdiği belirtiliyor. Operasyonların 2026’da başlamasının ve yıllık 2,4 milyon ton yeşil çelik üretim kapasitesi hedeflenerek, geleneksel çelik üretim yöntemlerine kıyasla sera gazı emisyonlarının önemli ölçüde azaltılmasının planlandığı bildiriliyor.


İsveç’in yardımı, sürdürülebilir çelik üretiminin ilerlemesi için önemli

Doğrudan hibe olarak sağlanan yardımın, öncelikle özel sektör yatırımlarıyla finanse edilen, AB Yenilik Fonu’ndan destek ve Avrupa Yatırım Bankası’ndan finansmanla tamamlanan toplam 6 milyar euroluk bir proje yatırımını kapsadığı belirtiliyor. Komisyonun AB Devlet yardımı kuralları kapsamındaki değerlendirmesinin, yardımın düşük karbonlu süreçlerle uyumlu ekonomik faaliyeti desteklediği ve rekabeti gereksiz yere bozmadan AB politika hedeflerini etkili bir şekilde teşvik ettiği sonucuna vardığı, potansiyel piyasa bozulmalarını azaltmak ve sektör genelindeki faydaları artırmak için geri alma mekanizması ve bilgi paylaşım taahhütleri gibi güvenceler içerdiği ifade ediliyor. Komisyonun, bu bulgulara dayanarak İsveç’in önerdiği yardımı onayladığı, bu desteğin AB içinde sürdürülebilir çelik üretiminin ilerlemesi üzerindeki olumlu etkisini vurguladığı bildiriliyor. Voestalpine’e 300 milyon euro Kredi Avrupa Yatırım Bankası’nın (AYB), Avusturyalı teknoloji grubu Voestalpine’e yeşil çelik üretiminin araştırma ve geliştirme (AR-GE) çalışmalarını desteklemek amacıyla, 300 milyon euro tutarında kredi vermeyi kabul ettiği açıklanıyor. Şirketin söz konusu finansmanı, üretim süreçlerini optimize etmeyi, enerji ve hammadde verimliliğini artırmayı, ürün ömrünü uzatmayı amaçlayan dört yıllık bir Ar-Ge programını yürütmek için kullanacağı belirtiliyor.

Voestalpine’in, Greentec çeliği olarak bilinen yeşil çelik üretim planını, aşamalar halinde uygulayacağı, ilk adımda, mevcut kömür bazlı yüksek fırınlarını kısmen yeşil elektrikle çalışan elektrik ark fırınlarıyla değiştirerek, 2027’den itibaren karbondioksit emisyonunu yüzde 30’a kadar azaltmayı hedeflediği, bu miktarın, Avusturya’nın yıllık karbondioksit emisyonlarının neredeyse yüzde 5’ini temsil ettiği ifade ediliyor. Voestalpine’in, genel olarak 2030 yılına kadar çevresel ve karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmayı ve 2050 yılına kadar üretimde karbon nötr durumuna ulaşmayı hedeflediği, bu strateji doğrultusunda Eylül 2023’te Steiermark eyaletindeki 29,7 megavatlık bir rüzgâr santralinden elektrik satın alma ve bu elektriği yeşil çelik üretiminde kullanma konusunda anlaştığı bildiriliyor.

Türkiye, mayısta Avrupa’nın en büyük çelik üreticisi oldu
Worldsteel, dünya ham çelik üretiminin, mayıs ayında, bir önceki yılın mayıs ayına kıyasla, yüzde 1,5 artışla 165 milyon 107 bin ton olarak gerçekleştiğini açıkladı. Mayıs ayı dünya ham çelik üretiminde birinci sırada yer alan Çin, yüzde 2,7 oranında artış ile 92 milyon 860 bin ton ham çelik üretirken, Hindistan yüzde 3,5 artış ve 12 milyon 218 bin ton üretimle ikinci, Japonya yüzde 6,3 azalış ve 7 milyon 168 bin ton ham çelik üretimi ile üçüncü sırada yer aldı. Türkiye, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 11,6 artış ve 3 milyon 213 bin ton ham çelik üretimi ile nisan ayında yer aldığı 9’uncu sıradan 7’nci sıraya yükselen İran’ın gerisinde, 8. sırada yer aldı. Almanya’nın yüzde 1,9 üretim düşüşü ile 9’uncu sıraya gerilemesi sebebiyle Türkiye, mayıs ayında Avrupa’nın en büyük çelik üreticisi konumunu yeniden elde etti. Mayıs ayı dünya ham çelik üretiminde, en fazla üretim gerçekleştiren ilk 15 ülke arasında, Güney Kore’de yüzde 10,9, Brezilya’da yüzde 7,4, İtalya’da yüzde 3,5, Meksika’da yüzde 2,3, ABD’de yüzde 1,5, Rusya’da yüzde 0,9 oranlarında üretim düşüşleri gözlendi. En fazla artış yüzde 21,1 ile Vietnam’da yaşanırken, İspanya’da yüzde 9,8, İran’da yüzde 2,1, Tayvan’da yüzde 1,5 oranlarında artışlar gerçekleşti.

Yılın ilk beş ayında, dünya ham çelik üretimi %0,1 azaldı

Yılın ilk beş ayında, dünya ham çelik üretimi yüzde 0,1 azalış göstererek, 793 milyon 211 bin ton oldu. Çin yüzde 1,4 azalış, 438 milyon 610 bin ton üretim ile birinci, Hindistan yüzde 7,7 artış, 61 milyon 926 bin ton üretimle ikinci, Japonya yüzde 2,3 azalış, 35 milyon 674 bin ton üretim ile üçüncü sırada yer aldı. Türkiye ilk 15 ülke arasında, yüzde 19,8 artış, 15 milyon 544 bin ton üretim ile üretimini en çok arttıran ikinci ülke olmasına rağmen, 8. sırada yer aldı. 2024 yılının ilk beş ayında, ABD, Rusya, Güney Kore, İtalya, Meksika, Tayvan ve Kanada’da üretim düşüşleri gözlenirken, Vietnam’da yüzde 20, İran’da yüzde 9,1, Almanya’da yüzde 3,7, Brezilya’da yüzde 0,6 oranlarında üretim artışları kaydedildi.

Bölgeler itibarıyla bakıldığında, mayıs ayında, dünya ham çelik üretiminde, bir önceki yılın aynı ayına göre, diğer Avrupa Bölgesinde yüzde 6,2, Orta Doğu Bölgesinde yüzde 4,6, BDT’de yüzde 2,8, AB’de yüzde 1,8, Asya’da yüzde 1,7, ve Afrika’da yüzde 0,9, oranlarında kaydedilen üretim artışları dışında, bütün bölgelerde üretim düşüşleri görüldü. Okyanusya’da yüzde 18,5, Güney Amerika’da yüzde 8,2, Kuzey Amerika’da yüzde 0,9, oranlarında üretim düşüşü görüldü. Yılın ilk beş ayında, en fazla üretim artışı gösteren bölge, yüzde 12,4 artış oranı ile Türkiye’nin de içinde bulunduğu Diğer Avrupa bölgesi oldu. Orta Doğu’da yüzde 7,7, Afrika’da yüzde 5,4, BDT’de yüzde 0,1 üretim artışları gözlendi. Buna karşılık; Okyanusya’da yüzde 10,4, Kuzey Amerika’da yüzde 3, Güney Amerika’da yüzde 1,4, Asya’da yüzde 0,5, AB’de yüzde 0,1 oranlarında üretim düşüşleri yaşandı.
Çolakoğlu Metalurji, çeliğin çevresel faydalarını artırmayı hedefliyor
Türkiye’nin lider yassı çelik üreticisi Çolakoğlu Metalurji, Dünya Çelik Derneği’nin (Worldsteel) inşaat sektöründe çelik kullanımını artırmak ve sürdürülebilirlik odaklı yenilikleri teşvik etmek amacıyla başlattığı Constructsteel programına katıldı. Bu prestijli programa Türkiye’den dahil olan ilk şirket olmanın gururunu yaşayan Çolakoğlu Metalurji, sektördeki sürdürülebilir çelik kullanımını ileriye taşımaya olan kararlılığını bir kez daha ortaya koyuyor. Çolakoğlu Metalurji, Constructsteel’in sürdürülebilir çelik kullanımını teşvik eden vizyonunu paylaşarak, inşaat sektöründe çeliğin çevresel, ekonomik ve sosyal faydalarını artırmayı hedefliyor. Bu üyelik, şirketin sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını ve sektör paydaşlarına bu konuda farkındalık yaratma misyonunu da pekiştiriyor. Constructsteel, dünya genelindeki inşaat sektöründe çelik kullanımının artması ve bu malzemenin daha verimli, çevre dostu ve ekonomik şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla çeşitli araştırma ve pazarlama faaliyetleri yürütüyor. Çolakoğlu Metalurji’nin, bu programın bir parçası olarak, çeliğin inşaat sektöründeki rolünü güçlendirmek ve yenilikçi çözümler sunmak için çalışmalarını sürdüreceği bildiriliyor. Çolakoğlu Metalurji’nin Constructsteel üyeliği, şirketin yenilikçi yaklaşımını ve global çelik endüstrisinde sürdürülebilirliği teşvik eden öncü rolünü bir kez daha ortaya koyuyor.
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM