Avrupa Birliği’nin ekonomik büyümesi hala son derece kırılgan ve Almanya bu kırılganlığın odak noktası olarak öne çıkıyor
NAZ TÜKEL
Eurostat’ın 14 Ağustos’ta açıklanan 2024 yılı ikinci çeyreği için GSYİH ve istihdam tahmin verileri, Avrupa Birliği ekonomisinin ikinci çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 büyüdüğünü gösterdi. İstihdam artıyor, ancak daha yavaş bir hızda ve ücret artışları enflasyonu geride bırakarak kıtadaki yaşam standartlarını yükseltiyor. Örneğin, Hollanda’da merkezi olarak müzakere edilen ücretler temmuz ayında yüzde 7 arttı, bu oran enflasyonun iki katı. Benzer ücret artışları Almanya’da da görülüyor. Bu kazanımlara rağmen, Avrupa Merkez Bankası (ECB) haziran ayında faiz oranlarını düşürdü ve Eylül ayında yeniden bir indirim bekleniyor.
Economist’in haberine göre Almanya’nın durumu özellikle endişe verici. Ülke 2019’dan bu yana zor bir büyüme süreci yaşadı. İhracat ise haziran ayında bir önceki yıla göre yüzde 4,4 düştü. Anketler, Alman sanayi şirketlerinin modernleşme çabalarında zorlandığı, Çin’in düşük maliyetli elektrikli araçlarından gelen rekabetle daha büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığı bir dönemde daha da kötüleşecek bir tabloyu işaret ediyor. Almanya’nın uzun vadeli görünümü de benzer şekilde kasvetli. OECD ülkeleri arasında emeklilik nedeniyle iş gücünden ayrılacak işçi sayısının yeni iş gücüne katılanlardan daha fazla olduğu ikinci ülke. Almanya’nın ekonomik büyüklüğü göz önüne alındığında, uzmanlara göre ülkenin yaşadığı zorluklar tüm Avrupa ekonomisini olumsuz etkileyecek gibi görünüyor.
Ayrıca, gelir artışına rağmen tüketimde anlamlı bir artış görülmedi. Hane halkları, daha yüksek maaşlardan elde ettikleri ek geliri harcamak yerine büyük ölçüde tasarruf etmeyi tercih ediyor. Soğuyan işgücü piyasası, özellikle son yıllarda iş büyümesinin ana kaynağı olan hizmet sektöründe tüketici harcamalarını daha da azaltma ihtimali taşıyor.
