Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’ne ilişkin düzenlenen Bütçe Bağlama Toplantısı’nda konuştu. Cumhurbaşkanı Yılmaz, 2025 Merkezi Yönetim Bütçesi’nde bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 milyar TL, gelirlerinin ise 12 trilyon 800 milyar TL olacağını öngördüklerini söyledi. Yılmaz, bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılaya oranının ise yüzde 3,1 olarak gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini aktardı. Yılmaz, “Yükseköğretimi de dâhil ettiğimizde eğitim bütçemizi; 2025 yılında 2 trilyon 181 milyar TL’ye yükseltiyoruz. Böylece merkezi yönetim bütçesinden yüzde 14,8 oranı ile en büyük payı yine eğitime ayırıyoruz” dedi.
“Üniversitelere ayırdığımız kaynağı sürekli artırıyoruz”
Yılmaz, 2002 yılında 8 milyar TL olarak devraldıkları Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini 2025 yılında 1 trilyon 452 milyar TL’ye yükselttiklerini ifade ederek, “Öğretmenlerimizin kariyer imkânlarını genişlettik. Özlük haklarında da kapsamlı düzenlemeler yaptık. Yine geçtiğimiz hafta TBMM’de kabul edilen Kanunla öğretmen yetiştirme sürecinde reform mahiyetinde düzenlemeler yaptık. Artan üniversite ve öğrenci sayısıyla birlikte üniversitelerimize ayırdığımız kaynağı da sürekli artırıyoruz. Yükseköğretim kurumları bütçelerini 2025 yılında 488 milyar TL’ye çıkarıyoruz. Yükseköğretimi de dâhil ettiğimizde eğitim bütçemizi; 2025 yılında 2 trilyon 181 milyar TL’ye yükseltiyoruz. Böylece merkezi yönetim bütçesinden yüzde 14,8 oranı ile en büyük payı yine eğitime ayırıyoruz” dedi.
Bütçe gelirlerinin 12 trilyon 800 milyar TL olması öngörülüyor
2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 milyar TL, bütçe gelirlerinin ise 12 trilyon 800 milyar TL olacağını öngördüklerini aktaran Yılmaz, “Bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılaya oranının ise yüzde 3,1 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Yılmaz bütçe gelirlerinin alt kalemlerini şu şekilde sıraladı: “Gelir Vergisi 2 trilyon 130 milyar TL, Kurumlar Vergisi 1 trilyon 637 milyar TL, Özel Tüketim Vergisi 2 trilyon 121 milyar TL, Katma Değer Vergisi 3 trilyon 599 milyar TL, diğer vergi gelirleri 1 trilyon 652 milyar TL, vergi dışı gelirler ise 1 trilyon 662 milyar TL.”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “2023 yılında yaşadığımız tarihimizin en büyük deprem afetinde hasar gören bölgelerin yeniden ihyası, imarı ve depremin etkilerinin süratle ortadan kaldırılması için 2023 yılında 960 milyar TL harcama yapıldı, deprem harcamalarının bütçe açığına etkisi GSYH’ye oran olarak yüzde 3,6 oldu. 2023 yılında yüzde 5,2 olarak gerçekleşen bütçe açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı, deprem harcamaları hariç tutulduğunda yüzde 1,6 seviyesinde. 2024 yılı bütçemizde depremlerinin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları için toplam 1 trilyon 28 milyar TL ödenek tahsis edildi. 2024 yılsonunda bütçe açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 4,9 olarak öngörülüyor. Deprem harcamaları hariç ise bu oranın yüzde 2,5 olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor. 2025 yılı bütçesinde deprem bölgesinin iyileştirilmesi ve afetlere karşı dirençliliğin artırılması için 584 milyar TL tutarında ödenek öngörüldü. Bu kapsamda Afetlere Dirençli Şehirler Projesi için ayrılan kaynak tutarı toplam 120 milyar TL. Bu tutarın GSYH’ye oranı yüzde 0,9.”
Personel giderleri için 3 trilyon 911 milyar TL ödenek
Deprem hariç bütçe açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranının yüzde 2,2 seviyesinde gerçekleşeceğini öngördüklerini ifade eden Yılmaz, 2025 yılı bütçe ödeneklerinin ekonomik sınıflandırmaya göre dağılımını ise şu şekilde öngördüklerini söyledi: “Personel giderleri için toplam 3 trilyon 911 milyar TL, mal ve hizmet alım giderleri 1 trilyon 24 milyar TL, cari transferler 5 trilyon 813 milyar TL, sermaye giderleri 1 trilyon 102 milyar TL, sermaye transferleri 338 milyar TL, borç verme giderleri 306 milyar lira, yedek ödenekler 287 milyar TL, faiz giderleri 1 trilyon 950 milyar TL.”
Bütçenin yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı destekleyen, sosyal refahı artırıcı bir yaklaşıma sahip olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bütçemizde; büyümenin sağladığı imkânları, toplumun bütün kesimleri ile paylaşmak esas alındı. 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifimiz; işçisi, esnafı, emeklisi, genci ve yaşlısıyla toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçları gözetilerek hazırlandı, her kaleminde 81 ilimizin gereksinimleri düşünüldü. 2025 Yılı Bütçesi, güçlenen beşeri sermayemizin, daha etkin hale gelen işgücü piyasamızın bütçesi. Yüksek katma değerli üretimin, Türkiye’nin artan AR-GE ve yenilikçilik kapasitesinin bütçesi. 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifimiz; çevresel sürdürülebilirliğin, yeşil ve dijital ekonomiye geçiş yönünde teknolojik dönüşümün bütçesi” dedi.
