Çarşamba, Ekim 23, 2024

Amerika’nın seçim süreci; şeffaflık ve doğruluk

Dış Politika Uzmanı Dr. Heather Ashby: Seçim sürecinde yapay zeka kullanımının etik olması gerekiyor

Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) 5 Kasım 2024 tarihinde gerçekleşecek olan Başkanlık Seçiminin sürecini, seçim güvenliğini ve seçim stratejileri hakkında Dış Politika Uzmanı Dr. Heather Ashby tarafından bilgilendirme toplantısı yapıldı. Dr. Ashby, şeffaflık ve doğruluğun seçim sürecinin en önemli öğelerinden olduğunu belirtti. İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Uluslararası Basın Merkezi’nde gerçekleşen bilgilendirme toplantısına; İGC Saymanı Tolga Albay, Yönetim Kurulu Üyeleri Yılmaz Coşkun, Esat Erçetingöz, Duygu Tuncer, Erhan Taşdemir, İGC Üyeleri ve gazeteciler katıldı.  Amerika’da seçim sürecinde güvenliğe çok önem verildiğini dile getiren Dr. Ashby, süreç içerisinde halkın mutlaka verdiği oyların ne zaman, nereye gittiğini ve nasıl aktarıldığını takip edebilecekleri bir sistemin olduğunu ifade etti. 

Seçim güvenliği ve seçimin hassasiyeti hakkında konuşan Dr. Ashby, son seçimlerden sonra Amerika’da seçim güvenliği konusunda bir takım hassasiyetler başladığını ve bir sürü spekülasyon olduğunu ifade etti. Özellikle Rusların Amerika’daki seçim güvenliğini tehdidi konusunda sıkıntılar yaşanıldığını belirtildi. Seçim güvenliğinin gelişen teknolojiyle riskler yaşadığını belirten Dr. Ashby, yapay zeka kullanımının etik olması gerektiğini savundu.


“Sistemin içinde bir bütünlük var”

ABD’li seçmenlerin oy kullanım süreci hakkında bilgi veren Dr. Ashby, “Her oy veren birey oyunun nereye gittiğini ve nasıl kullanıldığını günün sonunda takip edebiliyor. Sistem buna izin veriyor. Sistemin içinde bir bütünlük var. Şeffaflık ve doğruluk seçim sürecinin en önemli öğeleridir. Özellikle federal yapıda seçim süreci başlarken, devam ederken hatta oylar verilirken bile süreç şeffaf ve bütünsel bir şekilde ilerliyor” diye konuştu. 


“Yapay zekayla bilgi akışında manipülasyonlar yapılabiliyor”

Yapay zekanın seçim kampanyalarında sıkça kullanıldığına değinen Dr. Ashby, kampanyaları hazırlayan kişilerin kariyerlerini zedelemek için bilgi akışında manipülasyonlar yapılabildiğini aktardı. Kamu görüşünü etkilemede, doğru bilgi akışını sağlamada hem federal yapıya hem de eyalet yapısına çok büyük görev düştüğünü ifade eden Dr. Ashby, yapay zekanın sadece olumsuz tarafları değil olumlu yönleri de olduğunu belirtti. Dr. Ashby, “Yapay zekanın seçim sürecindeki pozitif örneklerinden bahsetmem gerekirse seçim sürecinde farklı ülkelerde farklı şekillerde kullanılabiliyor. İspanya’da kurulan yapay zeka sohpet robotları adayların ağzından kuruluyor. Seçmenler adaylarla bu şekilde sohpet edebiliyor. seçmen olarak bu şekilde adaylara dair merek ettiğini sorular çözüm buluyorsunuz. Üretken yapay zeka ses, metin ve videoyu birleştirerek adayın ağzından konuşmalar sağlayabiliyor” dedi. 

Dr. Ashby, “2023 ve 2024’ten sonra yapay zekanın daha farklı alanlarda da kullanıldığını gördük. hapiste olan bir aday propagandasını yapa zeka üzerinden çektiği videolarla yaptı. Dünyanın farklı bölgelerinde benzer örnekler var” ifadesini aktardı.


Oy verme süreci Türkiye’den farklı

Geçen dönem yapılan seçimlerde oy kullanım oranın yüzde 66 olduğunu söyleyen Dr. Ashby, Amerika’da her partinin seçmenlerinde; eğitim, yaş, etnik kökenlerine, cinsiyetlerine odaklanarak demografik gruplar içerisinde değerlendirdiğini söyledi. Dr. Ashby, Amerika’da oy verme sisteminde Türkiye’den farklı olarak eyalet yapısı altında vatandaşların kayıt yaptırmaları gerektiğini ifade etti. Seçim sürecinde oyların verildiği yerlerdeki güvenliğin de Amerikan hükümeti için çok önemli bir unsur olduğunu belirten Dr. Ashby, “Oy pusulalarının hazırlanma süreci, halkın oylarını verdikten ve sayım aşamasına geçildikten sonraki süreçte güvenli depolarda tutulması gerekiyor. Çünkü oyların tekrar sayılma durumunda söz konusu oyların güvenliği devreye giriyor” dedi.


Türk basınından beklenti

Dr. Ashby, seçim sürecinde bilgi paylaşımının şeffaf ve tarafsız yapılması gerektiğini ve Türk basınından beklentilerini bu olduğunu belirtti. Sürecin nasıl işlediğini paylaşan Dr, Ashby, sistemde Bir denetleme mekanizması olduğunu, bilgi akışının özgür ve adaletli bir şekilde hem seçmenlerle hem adaylarla paylaşıldığını, gerekirse sistem doğru bir şekilde konumlandırıldığı için geriye dönüp tekrar oyların sayılması konusunda güvenilirliğinden bahsetti. 

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM