Türkiye enerji piyasasının ‘En Büyük Aile Buluşması’ olan ve bu yıl 14’üncüsü düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi’nde konuşan Türkiye LPG Derneği Başkanı Eyüp Aratay, sektörün durumuna, yaşanan sorunlara ve gündemlerindeki başlıklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Aratay, LPG’nin Türkiye’nin enerji arz güvenliği sepetinde sadece yüzde 3’lük bir paya sahip olduğunu belirterek, “Buna karşın krizler, depremler, savaşlar gibi konularda bu pay, özellikle afetin meydana geldiği coğrafyada yüzde 100’e ulaşıyor. Dolayısıyla, varlığı çok kıymetli bir ürün olmanın yanında, aynı zamanda erişilebilir, güvenilir ve sürdürülebilir yakıt olma konusunda da emsalsiz bir ürün. Örneğin, 2023’teki büyük depremlerde afetin ilk sabahında bölgedeki en önemli temel ihtiyaç maddesi LPG’ydi. O gün, o LPG’yi bulabilmek için Türkiye genelinde herkes seferber oldu. Türkiye’nin 81 ilinde, kar-kış demeden çalışan yaklaşık 6 bin bayimiz ile sürdürülebilir hizmet vermeye gayret ediyoruz” dedi.
“LPG tüketiminde dünyada ikinci sıradayız”
Türkiye’nin yıllık 4,4 milyon ton tüketim ile küresel LPG sektörünün önemli oyuncularından biri olduğunu vurgulayan Aratay, “Türkiye, küresel LPG piyasasında dünyanın sayılı pazarlarından bir tanesi. Özellikle yıllık 3,5 milyon tonu bulan otogaz tüketimi ile Rusya’nın ardından dünya genelinde otogazda en fazla LPG tüketen ülke olarak ikinci sırada yer alıyoruz. Bugün dünya genelinde 79 bin LPG istasyonu bulunuyor. Bu LPG istasyonlarının yaklaşık 10 bin 700’ü bizim ülkemizde yer alıyor. Yine dünya genelindeki 27 milyon adet LPG’li aracın yaklaşık 5 milyonu ülkemizde bulunuyor. Türkiye olarak gerek istasyon gerekse de LPG’li araç sayısında dünyada ilk sırada yer alıyoruz” ifadelerini kullandı.
“2023 yılında satışlar artarken, 2024’te düşüş var”
Türkiye LPG pazarı 2023 yılında satış anlamında iyi bir sene geçirdiğini ifade eden Aratay, “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2023 LPG Sektörü verilerine göre, Türkiye’de geçen bir önceki yıla oranla tüplü LPG satışında yüzde 1,48, dökme LPG satışında yüzde 66,135 ve otogaz satışında yüzde 13,59’luk bir artış yaşandı. Genel itibarıyla LPG satışları toplamda yüzde 13,90 oranında arttı. 2024 yılında ise ağustos ayı itibarıyla satışlarda bir düşüş var. EPDK’nın açıkladığı 2024 yılı ağustos ayı LPG raporuna göre, satış rakamları bir önceki yılın aynı ayı ile karşılaştırıldığında, tüplü LPG satışında yüzde 5,80, dökme LPG satışında yüzde 37,34 ve otogaz satışında da yüzde 3,67’lik bir azalma oldu. Yine ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre toplam LPG satışında yüzde 5,21 azalma gerçekleşti. Bu yılın ocak-ağustos dönemi itibarıyla da bir önceki yılın aynı dönemine göre toplam LPG satışlarında yüzde 6,81’lik düşüş var” diye konuştu.
“Kesintisiz bir şekilde müşterilerimize hizmet götürmeye devam ediyoruz”
Yıl sonu için hala önemli bir zaman dilimi olduğunu belirten Aratay, “Dağıtım şirketleri olarak her şartta Türkiye’nin 81 vilayetinde bayilerimizle birlikte kar-kış demeden kesintisiz bir şekilde müşterilerimize hizmet götürmeye devam ediyoruz. Bu hizmetimiz sırasında farklı nedenlerden dolayı açığa çıkan tüplerimiz oluyor ve bunların başka bir ticari faaliyet konusu edilmemesi gerekiyor. Aksi takdirde bu durum, sektörümüze tüp tedariki konusunda zarar veriyor. Tüplerin takip edilmesine ilişkin karekod uygulaması konusunda ise sektörümüzün tüm paydaşlarıyla birlikte çalışıyor, çözüm üretmeye gayret ediyoruz” dedi.
“Depremin sabahında bölgedeki en temel ihtiyaç LPG’ydi”
Bugün Türkiye’nin enerji arz güvenliği altındaki sepette LPG sadece yüzde 3’lük bir paya sahip olduğunu belirten Aratay, “Buna karşın krizler, depremler, savaşlar gibi konular gündeme geldiğinde, afetin yaşandığı o coğrafyada LPG yüzde 100’lük bir paya ulaşıyor. Ancak LPG’nin sadece afetlerde hatırlanacak bir ürün olmadığına inanıyoruz. Baktığımızda 2,1 milyon ton tüplü pazar, bugün 600 bin tona gelmiş durumda. Daralan pazarda yaşamaya gayret eden 6 bin bayi, bunların aileleri ve çalışanlarını da düşünürseniz yaklaşık 50 bin kişinin geçimini sağladığı bir pazardan bahsediyoruz. Sektörümüzün daha rantabl ve verimli kullanılabilmesi için gerekli destek ve düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz. Çünkü LPG, varlığı çok kıymetli bir ürün olmasının yanında, aynı zamanda erişilebilir, güvenilir ve sürdürülebilir yakıt olma konusunda da emsalsiz bir üründür” ifadelerini kullandı.
“LPG, karbon ayak izini azaltmada alternatif yakıt olabilir”
Türkiye’nin karbon azaltma politikaları noktasında LPG’nin önemli bir yere sahip olabileceğinin altını çizen Aratay, “Türkiye’nin bu yolculuğunda özellikle otogaz sektörünün taşımacılık alanındaki kullanımı sayesinde karbon ayak izinin azaltılmasında alternatif olarak çok ciddi bir pay alacağına inanıyoruz. LPG, ülkemizin bu hedeflere yolculuğunda çok önemli bir alternatif yakıt olarak görev üstlenebilir. Çünkü karbon sıfır hedefine giden yolda bir geçiş yakıtı olarak hala LPG’nin bir alternatifi yok. Ayrıca Türkiye LPG Derneği olarak LPG’nin ne kadar temiz olduğuna ilişkin de Boğaziçi Üniversitesi’nden hocalarımızla birlikte bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Şu anda çalışmanın ikinci aşamasındayız. Bu çalışma ile LPG’nin diğer potansiyel yakıtlar ile karbon ayak izinin karşılaştırılmasını yapacağız. Tamamlandığında bunu matematiksel olarak da rakamsal olarak da açıklayabilecek boyuta geleceğiz” diye konuştu.