Pazartesi, Aralık 23, 2024

Ege’nin ihracatına ‘GİK’ ile gençlik aşısı

Seda Gök Ticaret Gazetesi

      Türkiye’de ilk kez Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) bünyesinde; gençlerin girişimci ve ihracatçı olması için faaliyete geçen Genç İhracatçılar Konseyi (GİK), kurulduğu 2019 senesinden bugüne kadar sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve inovasyon eksenli birçok projeye imza attı.
      500’den fazla gencin bu alanda farkındalığını artırmak için eğitim almasını sağlayan GİK’in, 2025 yılındaki çalışma programının odağında yapay zeka ve sürdürülebilirlik olacak.
      GİK Başkan Yardımcısı Gizem Kula, İHRACAT SOHBETLERİ’nin bu ayki konuğu oldu. Kula, GİK’in 5 yıllık hikayesi üzerinden genç ihracatçıların beklentileri, hedefleri ve bu alanda 2025 yılında yapacakları çalışmalar hakkında bilgi verdi.


      İzmir doğumluyum. İzmir Amerikan Koleji’ni bitirdikten sonra Koç Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldum. Mezun olduktan sonra Deloitte da denetim üzerine çalıştım. Deloitte, master mahiyetinde zaten okul gibi oldu. ABD University of Texas at Austin’de MBA Programı’nı tamamladım ve İzmir’e döndüm. 2012 yılında demir-çelik sektöründe hizmet veren aile şirketimizde işe başladım ve 12 yıldır birlikte çalışıyoruz. Şirket bünyesinde daha çok finans ve operasyon işleri ile ilgileniyorum.

▶︎ EİB-GİK ile yollar nasıl kesişti?

      Tamamen tesadüf…EİB’den gelen mailde “Gençlerle bir buluşma olacak, bekliyoruz” diye belirtmişlerdi. O toplantıya katıldım. Toplantıda “İki kadın başkan yardımcısı seçilecek” denildi. Birinci isim Gizem Dönmez Gürkan arkadaşım oldu. Ondan sonra bekledim, hiç kimseden ses çıkmadı. Sorumluluk duygusu yüksek birisiyim. En sonunda ikinci isim olarak parmak kaldırdım ve bu şekilde hikayeye dahil oldum.

▶︎ GİK ne zaman kuruldu?

      2019 yılında kuruldu. GİK Başkanlığı görevini Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar yürütüyor. Bize ilk süreçte önderlik etti. Son 2-3 senedir yönetimi ağırlıklı olarak bizlere bıraktı.

▶︎ GİK nasıl kuruldu?

      Yönetim kurullarının önerdiği; gelecekte yönetim kurulu üyesi olabilecek, 2. kuşak gençlerden oluşan bir yapılanma için yola çıkıldı.
      İlk başta 40 yaş altı genç ihracatçılardan oluştu. Şimdi yaş sınırını 45’e doğru çektik. Aktif 120 üyemiz var ve yarıya yakını kadın… Yönetim kurullarında ve iş yaşamında genç kadın üyelerimizin rolü artıyor. Bu çok güzel bir gelişme. “GİK’i nasıl konumlandırabiliriz? Nasıl bir marka yaratabiliriz?” Öncelikle bu soruların cevabı ile ilgili çalışmalarımız oldu. Danışman desteği ile kurumsal kimliğimizi oluşturduk.

▶︎ Yönetim kurulunuz kimlerden oluşuyor?

      Bu oluşuma EİB Koordinatör Başkanımız Jak Eskinazi’nin büyük desteği var. İlk oluşum fikri de ondan çıkmıştır. Önderliğini o yaptı, kendisine desteği için çok teşekkür ederiz. GİK oluşumunun önümüzdeki süreçlerde ihracatçı birlikleri yönetimlerine daha hazır gençler tarafından yönetilmesi için kuluçka merkezi olmasını benimsedi. Sürekli gençleri destekleyen bir yapısı var. Başkanlar kurulumuz da aynı şekilde hep yanımızda… Bir programımız olduğunda hepsi katılıyor ve onlardan da fikir alıyoruz. Başkanımız Erkan Zandar ve başkan yardımcımız Gizem Dönmez Gürkan bu işin devamı için ciddi emek veriyor. 5 yıldır uyum içinde yürütüyoruz.
      Ayrıca Berk Celep, Melisa Beşe ve Serra Özsoy Karagülle arkadaşlarımızın da yönetim kurulu içinde ciddi sahiplenme ve emekleri ile yol alıyoruz.

▶︎ Mavi, kırmızı, sarı… Logonuzdaki bu üç renk neyi temsil ediyor?

      Logomuzda, genç ve dinamikliği temsilen canlı renkler kullandık. Mavi; profesyonelliğimizi, kırmızı; GİK’e çekmek istediğimiz dikkati, sarı da dinamikliğimizi temsil ediyor. EİB binası içinde genç ihracatçılarımız için buluşma noktası olan GİK Hall var. Açılışını Geçmiş dönem TİM Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gülle’nin gerçekleştirdiği GİK Hall; GİK’in yenilikçi, genç ve dinamik yapısına uygun olarak tasarlandı. GİK Hall, GİK toplantıları haricinde EİB bünyesinde kurulan dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik proje gruplarının da toplantılarına ev sahipliği yapıyor. Paylaşımlı ofis düzeninde kurgulanan GİK Hall toplantı ve buluşma noktası olarak beğeni ve ilgi topladı.

▶︎ Bugüne kadar eğitimlerinizden kaç genç yararlandı?

      500 kişiye eğitim verildi. Bu eğitimlerde sadece üyelerimize değil üye şirketlerimizdeki genç ihracatçı arkadaşlarımıza da dokunabildik. Eğitimlerin çarpan etkisi yüksekti.

▶︎ Genç ihracatçılar öncelikle hangi başlıklarda eğitim talep ettiler?

      GİK’in asıl amacı; EİB bünyesinde 12 ihracatçı birliğimizin yönetim kurullarına daha donanımlı, birlikleri tanıyan, liderlik vasıfları olan gençlerin yetiştirilmesi. İkincisi; yönetim kurulunda olmasa bile gençlerin tanınması. Bu konuda olumlu dönüşler alıyoruz.
      Birliğe gelip gittikçe hangi desteklerin alınabileceği, devlet yardımlarında kimin hangi konulardan sorumlu olduğunu, kurumun organizasyon şemasını ve EİB’den maksimum faydayı nasıl kazanılabileceği konularında bilgi sahibi oluyorlar. Bu eğitimlerin oldukça faydalı olduğunu düşünüyorum. EİB, çok ciddi bilgi birikimi ve tecrübesi olan bir yer. Şirketlere ciddi yardımlar var. Fuar programları, ticaret heyetleri oluyor. Bunlara katılmada bilgi sahibi olmak, burayı tanımak, buradaki ilgililerin genç ihracatçıları tanıması gençlere önemli bir fayda sağlıyor.

▶︎ Kuşaklararası da bir köprü görevini üstleniyor

      Doğru. Diğer bir yandan baktığımızda da Ege İhracatçı Birlikleri’ndeki yönetim kurullarında genel olarak yaş ortalaması yüksek. Gençler olarak dinamizmimiz ile yapay zeka, sürdürülebilirlik ve başka birçok konudaki bilgilerimizi ve tecrübelerimizi aktarıyoruz. Bu sayede gençlik ve dinamizmin kuruma katılması iyi oluyor.

▶︎ “Altyapıdan ihracatçı yetiştiriyorsunuz” diyebilir miyiz?

      Evet. Burada üye olan ve eğitime gelen arkadaşlarımızı diğer sivil toplum kuruluşlarında görev alma sürecine de hazırlamış oluyoruz. Çağın gerekliliklerine uyum sağlamış gençlerin ihracatçı dünyasına kazandırılması, desteklenmesi için çaba harcıyoruz. Türkiye ihracatının büyümesinde katkı sağlamak da amaçlarımızdan bir tanesi.

▶︎ GİK modellemesi sadece EİB bünyesinde mi? Siz bu konuda Türkiye genelinde bir rol model misiniz?

      Doğrudur. Diğer bölgelerdeki ihracatçı birlikleri de konunun öneminin farkında ve oluşumumuzu takdir ediyorlar. İstanbul’da TİM Başkanımız Mustafa Gültepe ile görüşmemiz oldu. Gençlerden Sorumlu TİM Başkan Vekili ve İstanbul Demir Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Çetin Tecdelioğlu ile de görüştük. Onlar da dönem dönem İstanbul’daki gençleri bir araya getiriyorlar. Kendileriyle iletişim halindeyiz. Biz onları davet ettik, onlar da geldiler. Eğitimimize katıldılar. Hep beraber bir tanışma ve networking toplantısı yaptık. GİK’in kuruluş amaçlarından en önemlilerinden birisi de networking. GİK’in herkese bu konuda çok büyük desteği var. Burası eğitim ve tecrübe olarak seçilmiş bir topluluk. Diğer birlikler de bizim konseyimizi takip ediyor ve gelecekte onlarda da genç girişim oluşumları olabilir.

▶︎ Gençler en çok hangi başlıklarda eğitim talebiyle geliyorlar?

      Liderlik Akademisi isimli bir yıl süren bir eğitim programı başlattık. Uygun bir liderde sahip olması gereken özellikleri ve yetkinlikleri gençlere aşıladık. Halihazırda bazı liderlerden, başkanlardan, yönetim kurullarımızdaki büyüklerimizden “Bizim bu konuda eksikliğimiz var. Biz de gelip bunu öğrenmek istiyoruz” diyenler oldu. Böyle bir fayda da sağladık. Etkili iletişim, sunum becerileri, müzakere ve ikna becerileri, stratejik planlama, iş etiği, start-up ve yatırım kültürü başlıklarında eğitimler düzenledik. Bir noktaya geldikten sonra yeni start-up’ları da desteklemek gerekiyor. Stratejik planlama, pozitif liderlik, network gibi konularda birçok konuda eğitim aldık.

▶︎ GİK kendi bünyesinde bir melek yatırımcı ağı çıkarır mı?

      İleride tabii ki olabilir… TİM-TEB Girişim Evi Projesi jüri üyeliğini bize verdiler ve bir süre bu süreci yürüttük. Bu süreçte start-up kültürü ve melek yatırımcılık üzerine bilgi birikimimiz arttı. Birçok proje dinledik. Bizim aramızda start-up’ı olan, kendi işini kuran çok genç de var. Örneğin; gümrük alanında hayatı kolaylaştıracak yazılım yazan arkadaşımız var. Keza stok yönetimi, lojistik yazılımı ve ihracat süreçleriyle ilgili yazılım örnekleri var. Katma değeri yüksek, inovatif ürünler geliştirmiş üyelerimiz var. Bu gençlerin geliştirdikleri projeler çok kıymetli ve onlardan biz de çok bilgi kazanımı sağlıyoruz.
      “Türkiye’nin İkinci Yüzyılı’nda ihracatın iklimi nasıl olacak?” başlığında ciddi çalışmalarımız oldu. Bununla ilgili fütürist birkaç danışman ile çalıştık. Ufuk Tarhan’ı davet ettik. Gıda sektörleriyle ilgili tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım ile zaman zaman çalışıyoruz. Demet Sabancı Çetindoğan’ın Shopstarwoman girişimi, Meditopia isimli aplikasyon, Pınar’ın online ve ihracat kanalları gibi birçok proje yöneticisi ile online toplantılar ve bilgi alışverişi yaptık. Bu anlamda aplikasyonlar ve yeni ihracat projeleri nasıl kuruluyor, nasıl yurt dışına açılıyor gibi deneyimler hakkında bilgi sahibi olduk.

▶︎ GİK içinde hangi sektör ön planda?

      Birlik başkanlarımızın önerisi üzerine tüm sektörlerden gençlerin alındığı eşit bir dağılım var. 5 yıl içerisinde aramıza yeni gelen üyelerimiz oldu. Şu anda en trend ve öğrenilmek istenen konu; Artificial Intelligence yani yapay zeka. Bunu da şirketlere adapte edecek kişiler gençler olduğu için en çok şu anda onunla ilgili eğitimler düzenliyoruz.
      “ChatGPT nasıl kullanılır?” Bu başlıkta eğitim aldık. Geçenlerde bu konuda bir video çektik. Biz de onu hayatımızda kullanıyoruz. Şu anda geleceğe yönelik eğitim programları yapıyoruz. Genç ihracatçıları geleceğe hazırlıyoruz.

▶︎ Genç ihracatçıların da sorunlarının başında finansmana erişim var. Eximbank Genç Girişimci İhracat Destek Kredisi başlığında ne gibi düzenlemeler yapılabilir?

      En önemli şey krediye erişim… Eximbank kredileri var ama bir şeyi başlatmak zor, onu devam ettirmek ayrı bir zor süreç. Türkiye şartlarında döviz kurlarındaki dalgalanma, finansmana erişim zorluğu, ham madde fiyatları, işçilik maliyetleri, enerji maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle artık rekabet edemeyecek duruma geliyoruz.
      Diyelim ki bir start-up, Eximbank kredisi olmadan bir melek yatırımcı buldu ve işe başladı. Bunu devam ettirmek, uluslararası piyasalarda rekabetçi olmak çok zor. Türkiye’de büyüklerimizin kurduğu firmalarda “Biz şöyle yaptık, böyle yaptık, şöyle işimizi büyüttük ve benzeri…” söylemleri üzerinden bazen kuşak çatışması da olabiliyor.
      Şu andaki konjonktürde bunları yapmak bana kalırsa eskisi gibi kolay değil. Türkiye’de artık fırsat ortamı maalesef çok daraldı.Gençlerin ne avantajı var? Daha global bir dünyada yaşıyoruz. Çok sermayeye gerek olmadan da kendi bilgi birikimini ve yaratıcı fikirlerini kullanarak, demin örneklediğim inovatif ve katma değeri yüksek projeler gibi işlere yönelmelerinin önünü açar. Biz de bu konuda eğitimler düzenliyoruz. Şu anda finansman kaynağı özelinde sanayi yatırımlarını yapmak daha zor. Daha yaratıcı, daha katma değeri yüksek ürünlerin ve projelerin oluşturulması ve bunların desteklenmesi gerekiyor.

▶︎ Teknoloji ihracatı odaklı bir modellemeye doğru mu kayıyor?

      Evet. Ama Türkiye’de bunun eksikliğini biliyorsunuz. İnovasyon konusunda dünya sıralamasında oldukça geriyiz. Bu alanda desteklemelere ihtiyaç var.
      Öncelikle gençlerin eğitilmesi ve dünya görüşünün kazandırılması lazım.
      GİK olarak üniversiteler ile dirsek teması çalışıyoruz. Bu konularda gençleri zaman zaman ağırlıyoruz. Projelerinde onlara mentörlük yapmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz dönem İzmir Ekonomi Üniversitesi son sınıf öğrencisi bir grubu, şirketlerimizde ağırladık. GİK olarak öğrencilerin işletme projelerine hepimizin ayrı ayrı desteği oldu. Yeni işe başlayacak gençlerin bu gibi konularda bilinçlendirilmesi gerekiyor.
      Çünkü okullarda bu bilgileri çok kısıtlı alıyorlar.
      Bizlerin de şirketlerimizde arkamızdan gelecek iyi eğitimli ihracatçı olmak isteyen gençlere ihtiyacımız var. Bu konu bizim için önemli olduğu için üniversitelerle iş birliğimiz her zaman devam edecek.

▶︎ GİK olarak 2025 yılındaki çalışma planınızda neler var?

      Yapay zeka… Yapay zeka nedir? Yapay zeka ile ihracat nasıl geliştirilebilir? Bu soruların üzerine çalışmalar yapmak arzusundayız. Sürdürülebilirlik… Önemli bir konu. Önümüzdeki dönemde karbon vergileri uygulanacak. Demir çelik ve diğer birkaç sektörde çok yakında 2026’da başlayacak. Sınırda karbon uygulaması ile ilgili çalışmalarımız olacak. EİB bünyesinde de çalışmalar yapılıyor. Birlikte neler yapılabilir? Ona odaklı hareket edeceğiz. İşletmeler olarak eğitimlere katılmamız lazım. Şirketlerimizi bu yönde hazırlamalıyız. Ama 2025 yılındaki stratejik başlık; yapay zeka

– Eklemek istedikleriniz…
      2025’in planlamasını yapıyoruz. Güzel aplikasyon örneklemelerini hayatımıza dahil etmek için modellemeler üzerinde çalışacağız. Yine eğitimlerimize devam edeceğiz. Sadece yapay zeka sürdürülebilirlik konu başlığı olmayacak. Aramızda yeni katılan üyelerimiz oluyor. Yine liderlik konusu üzerinde daha önce aldığımız eğitimleri devam ettireceğiz. Üniversitelerle iş birliğimizi sürdüreceğiz. Üyelerimizi ziyarete gideceğiz. Onların şirketlerini tanımaya, onlardan ne öğrenebiliriz, biz öğrendiklerimizi kendi firmalarımızda nasıl uygulayabiliriz? Bu başlıklarda çalışacağız. Firma ziyaretlerinde çok kıymetli bilgiler alıyoruz. Üye sayımızı artırma konusunda çalışmalarımız olacak.
      Gerçekten bu organizasyona katma değer sağlayacak kişiler ve yeni üyelerimiz ile yolumuza devam etme arzusundayız. Sırf kişi sayısını artırmak gibi bir yaklaşımımız yok.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM