Salı, Nisan 22, 2025

Sürdürülebilirlikte ahşap vurgusu

Ahşabın sürdürülebilir üretimdeki yeri sektör temsilcileri ve akademi tarafından masaya yatırıldı 

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (EMKOÜİB) ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Orman Fakültesi işbirliğinde ‘Ahşap ile Sürdürülebilir Yarınlar’ başlıklı panel düzenlendi. İş dünyası temsilcilerinin ve akademinin bir araya geldiği panelde tekstil ve mimaride karbon emisyonuna neden olan malzemeler yerine sürdürülebilir üretim için ahşabın kullanılması gerektiği konuşuldu.Ege İhracatçıları Birliğinin (EİB) ev sahipliğinde gerçekleşen panelin moderatörlüğünü EİB Basın Müşaviri Murat Demircan üstlenirken; EMKOÜİB Başkanı Ali Fuat Gürle, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Orman Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Arif Çağlar Konukçu, EMKOÜİB Mobilya Komitesi Başkanı A. Müjdat Kemer, BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Semiha Güneş, İç Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Burcu Yazgan Parlak katıldı. 

Panelin açılış konuşmasında Ali Fuat Gürle, mobilyanın tarihini anlatarak, “Bugün ülkemiz yonga levha, MDF, sunta üretiminde Çin’den sonra 2.sırada ve 12 milyon metreküp üretimimiz var. Ama bu üretimimizin çok azını ihraç edebiliyoruz. 1882 senesinde Abdülhamit tarafından bir fabrikada 50 kişi ile başlayan mobilya üretimimizde bugün ülke genelinde 45 bin üreticimiz mevcut. Son 6 yılda yaptığımız çalışmalarla mobilya ihracatında dünyada 14.sıradan 8.sıraya geldik. Mobilya eskiden ustalık isteyen bir işti. 1990’lı yılların ortalarında bilgisayar kontrollü makinelerin hayatımıza girmesi ile birlikte mobilya, koltuk dışında ustalıktan çıktı” diye konuştu. 


“Çin yüzde 36 pay alıyor”

Çin’in mobilya sektöründe önemli aktör olduğunu da söyleyen Gürle, “Çin, mobilya sektöründen yüzde 36 pay alıyor. Ardından Vietnam, Polonya, Meksika geliyor. 4 ülke dünya mobilya ihracatının yüzde 52’sini oluşturuyor. Türkiye de yüzde 1 gibi pay alıyor. Mobilyada kilogram birim fiyatımız 2,7-2,8 dolar. İtalya’ya baktığımızda kilogram birim fiyatı 8 euro. İtalya metreküp olarak 5 milyon metreküp yonga levha üretiyor ve 17.7 milyar euro ihracatı var. İtalya’nın bizim 3 katımız ihracatı var. Burada markalaşma ve tasarım öne çıkıyor. Markalaşma da çok uzun bir süreç” dedi.  


“İşbirliği artırılarak devam etmeli”

Dr. Arif Çağlar Konukçu, Orman Fakültesi hakkında bilgi vererek, “Öğrenciler işletmede meslek eğitimi programını alıyor. Bu programla öğrenciler, sektörü tanıyor. Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ile gelişmekte olan ilişkilerimizin sürekliliğini ve artarak devam etmesini talep ediyorum” dedi.


“Sürdürülebilirlik bir Avrupa projesi”

Sürdürülebilirliğin Avrupa kültürü olduğunu vurgulayan A. Müjdat Kemer, “Sürdürülebilirlik, ilk önce işverenden başlayacak. Avrupa Birliği bunu bir yaşam felsefe olarak ele almış durumda. Yılbaşından bu yana emisyon primi ödüyoruz. Ormansızlaşma için yaptırım da olacaktı ancak yıl sonuna kadar ertelendi. Eko tasarım da geçiş döneminde onunla ilgili de engeller çıkacak. Arka arkaya engeller çıkacak. Trump var diye yapmazlar, gibi bir şey yok. Bu bir Avrupa projesi. Avrupa çok ciddi bir güç. Amerika da, Çin de Avrupa’ya satıyor. Avrupa küçümsenecek bir şey değil” dedi.


“Yeni dünyaya yeni bir pencereden bakmalıyız”

Yaşanabilir bir dünya bırakılması için önlemler alınması gerektiğini söyleyen Semiha Güneş, “Yapay zeka ve sürdürülebilirlik konularında biz şu anda trene atlayabilecek konumdayız ve bunu yapmalıyız. Sürdürülebilirlikte en kötü durumda olan inşaatçılar. Çünkü karbon emisyonunun yüzde 38’ini beton, çimento, çelik oluşturuyor. Çimento tek başına yüzde 8’ini kapsıyor. Çevreye zarar veren malzemelerle inşaat yapmaya devam ediyoruz. Yeni dünyaya yeni bir pencereden bakmayı becermeliyiz. Yenilenebilir, sürdürülebilir malzemelerle bu işi denemeliyiz. Ahşap ilk çağlardan beri kullanılıyor. Bugüne geldiğimizde beton, cam, çelik binalara dönmeye başladık. Biz mimarlar olarak kendimize dönüp ne yapmamız gerekiyor diye düşünmeliyiz” ifadelerini kullandı.


“Yeniden işlevlendirmede ahşaptan yararlanıyoruz”

Yeniden işlevin iç mimarın uzmanlık alanı olduğunu belirten Burcu Yazgan Parlak ise, “Yeniden işlevlendirmede ahşaptan destek alıyoruz. Ahşabı önceliyoruz. Ahşabın tasarımlarda minimal kullanımı ön planda. Bizim de ahşabı öncelediğimiz birçok projemiz var. Gelecekte karbon emisyonu ile ilgili çalışmalarda yöresel malzemelerin olması zorunlu olacak. Biz de zorunlu olarak yapacağız. Bu konuda iç mimarlara iş düşeceğine inanıyorum. Ahşapla ilgili restorasyon projelerinde iroko ağacı ve çam ağacı kullanılıyor. Bu ağaçların temin edilmesiyle ilgili sıkıntılar var. Bu sıkıntıyı gidermek için ormanlarımızın korunması ya da ormanların yaratılması gerekir” dedi.

Semiha Güneş’ten İBB’ye proje teklifi

Panelin soru-cevap kısmında İzmir Katip Çelebi Üniversitesi öğrencilerinden birinin projesine dair konuşan Semiha Güneş, projeyle ilgili şunları söyledi: “Sizin için önce yatırımcı bulayım. Onu ikna edip söylediğiniz işe başlayalım. Bir bölgede ahşap yapılarla yapılmış bir örnek olması için. Yüksek yapılarla başlamak yerine iki katlı ahşap evlerle başlanılmasını düşünüyorum. Burada en büyük problemimiz maliyetler çıkıyor. Çünkü işçilik çok pahalı olacak. Bir de ahşap pahalı olacak. Bunlar aşılabilir eşikler. Biz söylediğini, proje haline getirelim. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ahşap evlerle ilgili bize yer göstermesi üzerinde çalışalım ve proje haline sunalım. Bunu teklif edelim. Yer versin demiyorum. Mimara ahşap ev yapılacak alan açılmalı” dedi.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM