Nöroloji Uzmanı Dr. Nuray Atilla, nöbetlerin en sık nedeni arasında; epilepsi ilaçlarının ani bırakılması olduğunu söyledi
26 Mart Dünya Epilepsi Farkındalık Günü dolayısıyla hastalık hakkında önemli bilgiler paylaşan DoktorTakvimi uzmanlarından Nöroloji Uzmanı Dr. Nuray Atilla, dünyada yaklaşık olarak 65 milyon epilepsi hastası olduğunun tahmin edildiğini; Türkiye’de ise bu rakamın yaklaşık 1 milyon olduğunu ve her yıl 750 bin civarında kişiye epilepsi tanısı konulduğunu belirtti.
Sara hastalığı olarak da bilinen epilepsinin, beyinde anormal elektriksel aktivitelere bağlı olarak ortaya çıkan tekrarlayan nöbetlerle kendini gösteren nörolojik bir hastalık olduğunu söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Nuray Atilla, “Nöbetler bayılma, bilinç değişikliği, anormal kas kasılmaları şeklinde görülebilir. Nöbet esnasında dil ısırma, idrar kaçırma, ağızdan köpük gelmesi görülebilir” dedi.
Epilepsinin birçok nedeninin bilinmediğini belirten Uzman Dr. Atilla, “Çocuklarda ve yetişkinlerde epilepsi nedenleri arasında ateş, menenjit gibi beynin iltihabi hastalıkları, kan şekeri düşüklüğü, beyin tümörü, kafa travması, beynin gelişimsel anomalileri bulunuyor. Epilepsi hastalarında nöbetlerin en sık nedeni arasında epilepsi ilaçlarının ani bırakılması bulunuyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’de her yıl yaklaşık 750 bin yeni epilepsi hastası ekleniyor
Uzm. Dr. Atilla, “Her yıl yaklaşık 2,4 milyon yeni epilepsi hastası ekleniyor. Ülkemizde de yine her yıl yaklaşık 750 bin civarında yeni epilepsi hastası ekleniyor” ifadelerini kullandı.
Epilepsi tanısının hastanın geçirdiği nöbet şekli, muayene bulguları ve tanıda kullanılan yöntemlerle konulduğunu anlatan Uzm. Dr. Atilla, “Epilepsi tanısında hastanın geçirdiği nöbetin varsa video kaydı, kan tahlilleri, beyin MR, beyin BT gibi görüntüleme yöntemleri, beynin elektriksel aktivitesini ölçen EEG yöntemleri kullanılıyor” dedi.
Epilepsi tedavisinde kullanılan yöntemler
Epilepsi tedavisinde kullanılan yöntemlerden bahseden Uzm. Dr. Atilla, “Epilepsi tedavisinde ilk basamak hastanın yaşı, cinsiyet, nöbet şekline göre uygun nöbet önleyici ilaçların başlanması. İlk ilaçla nöbetler kontrol altına alınamazsa ikinci uygun nöbet önleyici ilaç eklenir. İlaçlarla kontrol altına alınamayan dirençli hastalarda cerrahi tedavi, vagal sinire pil takılması gibi yöntemler kullanılabilir. Düşük glisemik indeksli diyet, ketojenik diyet gibi beslenme yöntemleri de uygulanabilir” şeklinde konuşuyor.
“Nöbet anında hastaya su ve yiyecek verilmemeli”
Epilepsi nöbeti anında çevredeki kişilerin hastaya nasıl müdahale etmesi gerektiğini de anlatan Uzm. Dr. Atilla, “Epilepsi nöbeti sırasında hastalar yavaşça güvenli bir yere uzandırılmalı, düşme-çarpma gibi travmalardan korunmalı, zarar verebilecek eşyalar uzaklaştırılmalı, hastanın başı bir yana çevrilmeli, hastaya su ve yiyecek verilmemeli. En kısa zamanda acil yardım desteği istenmeli” ifadelerini kullandı.
“Epilepsi hastaları yüksek yerlerde tek başına kalmamalı”
Uzm. Dr. Atilla, epilepsi hastalarının yaşam kalitesini artırmak için nelere dikkat etmeleri gerektiğini ise şöyle sıraladı: “Epilepsi hastalarında yaşam kalitesini artırmakta ilk aşamada nöbetlerin kontrol altına alınması bulunuyor. Nöbet kontrolünde en önemlisi nöbet önleyici ilaçların düzenli kullanılması. Nöbet esnasında yaralanmalardan korumak için evde ve dışarıda önlem almak gerekiyor. Evde keskin ve sert eşyalar yerine yumuşak eşyalar konulabilir. Epilepsi hastalarında düzenli ve yeterli uyku uyuma, düzenli ve dengeli beslenme, yeterli miktarda su tüketimi, stres yönetimini sağlama, düzenli ve doğru egzersiz yapma hem nöbet kontrolünü sağlamakta hem de yaşam kalitesini artırıyor. Ayrıca toplumda epilepsi hakkında yanlış bilinenler ve önyargılar hastalarda soysal izolasyona ve anksiyete ile depresyon gibi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Epilepsi hastalarına çalışma hayatı, eğitim, sosyal hayat, bağımsız yaşama konularında yardımcı olmak, anlayışlı davranmak hastaların yaşam kalitesini önemli derecede artırıyor.”
Epilepsi hastalarının yüksek yerlerde tek başına kalmamaları gerektiğini söyleyen Uzm. Dr. Atilla, “Balkon kenarı, cam kenarı gibi yerlerden uzak durmalılar. Delici kesici aletlerle çalışırken, mutfak aletleri, makas gibi aletleri kullanırken, tıraş olurken dikkatli olmalılar. Uzun süre televizyon izlerken, telefon kullanırken, aşırı ışıkta kalırken dikkatli olmalılar” dedi.
Epilepsi hakkında yanlış bilinenler bilgiler
Epilepsi hakkında halk arasında yanlış bilinen bilgilere de değinen Uzm. Dr. Atilla, “Epilepsinin utanılacak ve saklanması gereken bir hastalık olduğuna, nöbet esnasında hastanın ağzına su dökmenin ve soğan koklatmanın nöbeti durduracağına, epilepsi hastalarının spor yapamayacağına ve herhangi bir işte çalışamayacağına veya gebelik ve emzirme sürecinde tüm nöbet önleyici ilaçların bebeğe zarar vereceğine inanmak halk arasında doğru bilinen yanlışlar. Bu yanlışları düzeltmek için hastanın kendi hekiminden doğru bilgileri öğrenmesi, halk arasında her söylenilene inanmaması gerekiyor. Nöbet esnasında neler yapılmasının gerektiğini kendi hekimine danışarak ailesi, arkadaşları ve iş yeri arkadaşlarıyla bu bilgileri paylaşmaları yapılan yanlışların önüne geçecek” ifadelerini kullandı.