Salı, Nisan 22, 2025

4.6 milyar dolarlık ‘sürdürülebilirlik kredisi’ Türk firmalarını bekliyor

2026’dan itibaren Türkiye de TSRS gereğince, Dünya finans piyasalarında en önemli gündem maddesi olan ‘sürdürülebilir finansman’ şartlarına uymayan firmaların bundan sonra kredi alması neredeyse imkansız hale gelecek

Nesrin Şirvan’ın haberine göre, 2025 yılı; reel ve finans sektöründe faaliyet gösteren firmaların özellikle yurtdışı borçlanmalarında ESG ratinginin öne çıkacağı bir yıl olacak. 2026 ve sonrasında ise ESG ratingi artık belli bir büyüklükte olan   tüm sektörler için zorunlu hale gelecek. Dünyada bu alanda MSCI, LSEG, Sustainanaliytcs, S&P,Moody’s, Fitch, Pulsora gibi kuruluşlar ESG ratingi hizmeti veriyor. Bu notlar ile geçen yıl 3.4  trilyon dolarlık işlem yapıldı.

Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları kapsamında halka açık olan/KGK tarafından belirlenmiş finansal kuruluşlar arasında yer alan ve aynı zamanda belirli bir ciro/aktif büyüklüğü/çalışan sayısına sahip firmalar için sürdürülebilirlik raporlaması zorunluluğu var. ESG Ratingi de artık tüm dünyada ‘sustainable finance’ adı altındaki tüm borçlanma araçlarında şirketlere hem finansmana ulaşma hem de maliyet avantajı sağlayan önemli bir konu olmaya başladı.


Sürdürülebilir finans-yeşil bono-bağlantılı sendikasyon kredileri

Sürdürülebilir bağlantılı bono/tahvil7sendikasyon /kredi alanında oldukça yoğun bir dönemdeyiz. Zira faizi daha düşük bu kredileri sadece çevreci firmalar kullanabiliyor. Bankacılara göre yakın vadede sürdürülebilirlik kriterlerine uymayan firmalar bankalardan kredi alamayacak…

Artık daha sürdürülebilir bir dünya için adım atan firmalar ve bankalar daha öne çıkıyor. Birleşmiş Milletler’in belirlediği kriterlere uyan bankalar, tüm dünyadan daha uygun finansman kaynaklarına ulaşıyor. Bu sayede yine bu kriterleri uygulayan firmalar, daha uzun vadeli ve daha düşük maliyetli kredi imkanına kavuşuyor.


3.4 trilyon dolara ulaştı

Son dönemde Türk finans kuruluşlarının önemli dış finansman kaynaklarından biri olan sendikasyonlar da bu dönüşüme ayak uydurdu. Tabii bu durum sadece Türkiye için geçerli değil. Son verilere göre bugün dünya finans piyasalarında yeşil kredilerin toplamı 3.4 trilyon dolar seviyesine ulaştı. Önümüzdeki yıllarda ise bunun daha da artması bekleniyor.  Hatta global araştırma şirketlerine göre; 2025 yılında dünyadaki sürdürülebilir finansmanın 10 trilyon dolar seviyesine ulaşması bekleniyor.


Türkiye atağa kalktı

Türk bankaları 2021’den bu yana sürdürülebilir bağlantılı sendikasyon kredisi almaya ve bunu çevreci Türk firmalarına kullandırmaya başladı. Bu kredilere ulaşmanın ise iki aşamalı kriteri var. Öncelikle bankanın kendisi dış finansman sağlayan finansal kurumlarının belirlediği kriterlere uymak ve ESG ratingi almak zorunda. Örneğin; cinsiyet eşitliği ilkesine uyacağını, madencilik vb. yatırımları finanse etmeyeceğini, edecekse bile bu firmalardan karbon ayak izi ve su ayak izi ölçümleri iyi olan firmalara kredi kullandırabileceğini, yenilebilir enerji yatırımlarını daha çok finanse edeceğini taahhüt etmesi gerekiyor. Ama kriterler bununla da sınırlı kalmıyor. Banka aynı zamanda sağladığı bu finansmanı sürdürülebilirlik ilkelerine uyan firmalara vereceğini taahhüd ediyor. Hatta bu konuda taahhüt de yetmiyor. Uluslararası kreditörler belirli periyotlarla bankanın reel kesime verdiği kredilerin sürdürülebilirlik kriterlerine uygunluğunu denetliyor.

Bugün çoğu banka sektörel bir ayrım yapmadan sürdürülebilirlik kriterlerine uyan firmalara klasik kredilere göre daha uygun maliyetli ve bazı durumlarda daha uzun vadeli kredi temin ediyor. Bazı krediler ise örneğin yeşil enerjinin finansmanı, tarımın finansmanı gibi faaliyet alanı kısıtlaması ile alınıyor.


Tüm firmalar hazır mısınız?

2026’dan itibaren Türkiye de TSRS gereğince, Dünya finans piyasalarında en önemli gündem maddesi olan sürdürülebilir finansmanı şartlarına uymayan firmaların bundan sonra kredi alması neredeyse imkansız hale gelecek.


Sadece finansmana erişim için değil ihracat için de önemli

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hazırladığı “Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği” Resmi Gazete’de yayımlandı. Sanayide yeşil dönüşümü standarda kavuşturacak yönetmelikle tesisler, F’den A’ya kadar sınıflandırılmış “Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi”ni almak için çevreci üretime teşvik edilecek. Yenilikçi ve temiz teknolojilerin kullanımına öncelik verilecek. ‘A Sınıfı Belge’ elde eden sanayi tesisleri uluslararası pazarlarda ihracat yapabilecek. Halen 6 bin tesisin yeşil dönüşüm yolunda olduğu belirtiliyor.


Sadece üretim değil hizmet sektörünü de kapsıyor

ESG (çevre, sosyal, yönetişim) ratingleri sadece üretim yapan şirketleri değil bankacılık, yazılım, vb. tüm hizmet sektörü için de zorunlu hale getirecek. Kısacası konu sadece çevreye duyarlı olmak karbon salınımı vb. azaltmak değil, krediye ulaşmak için aynı zamanda 400 kriterin tümünü karşılamak gerekiyor ki bunların arasında cinsiyet eşitliği, çalışma, şartları yönetim, sosyal sorumluluk hukuk vb. yer alıyor.

BANKALARIN SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS ÇERÇEVESİNDE ÖZEL SEKTÖRE KULLANDIRMA AMACIYLA SAĞLADIKLARI SENDİKASYON KREDİLERİ

BANKASENDİKASYON KREDİSİ TOPLAMI (USD mio) 
AKBANK600
QNB FİNANSBANK650
İŞ BANKASI 1,000
YAPI KREDİ BANKASI 936
EXİMBANK728
VAKIFBANK870
ING BANK176
ZİRAAT BANKASI1,700
TEB450
TSKB192
TOPLAM₺4.604,70
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM