Cumartesi, Haziran 14, 2025

İnşaat sektörü piyasalarında ‘faiz indirimi’ talebi

Ekonomik göstergelerde belirleyici unsurların başında gelen banka faizleri, en son mart ayında düzenlenen Merkez Bankası toplantısında yüzde 46’ya yükseltilmişti. İzmirli gayrimenkul sektörü temsilcileri, yıllık enflasyonun düşme seyrini sürdürmesiyle birlikte haziran ayında yapılacak toplantı sonucunda piyasalarda faiz indirimi kararı beklentisi olduğuna dikkat çekti. İnşaat sektörünün, 200 farklı iş kolunu beslediğine ve ekonomiye ciddi katkı sunduğunu vurgulayan sektör temsilcileri; Müteahhitler Federasyonu (MÜFED) Başkanı Ayhan Sulak, Sirius Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Barış Öncü, Tanyer Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Tanyer, Coordinat Yapı Kurucu Ortaklarından Caner Tan, Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Kenan Kalı, FCTU Yönetim Kurulu Başkanı Gülçin Bekem, uygun faizli kredi imkânı sağlanırsa konut sektöründe yeniden canlanma yaşanacağını belirtti.


Ayhan Sulak: Konut üretimi ve satışları artacak

Sektörün 2025 yılına hızlı bir giriş yaptığını geçen yılın son aylarında başlayan talebin bu yıl da devam ettiğini gördüklerini dile getiren Ayhan Sulak, “TÜİK verilerine göre konut satışları 2025 yılının ilk 4 ayında yüzde 7,3 büyüme kaydetti. Toplamda 118 bin 359 adet konut satışı gerçekleşmiş̧ olup, bunun 34 bin 633 adedi ilk el satışlar, ilk el satışların 17 bin 465 adedi de ipotekli satışlardan oluşuyor. Depremler sonrası vatandaşımızın depreme dayanıklı ve güvenilir konut arayışının yanı sıra; kira bedellerindeki artışlardan dolayı vatandaşımız konut alımına yöneldi. 2025 yılının ikinci yarısında sektördeki hareketliliğin devam etmesi için konut fiyatlarındaki artışın en büyük sebebi olan arsa sorununun çözüme ulaşması gerekiyor. Mevcut arsa fiyatlarının ve kat karşılığı oranlarının yüksek olmasından dolayı arzda sorun yaşanıyor. Bu sorunun giderilebilmesi için yeni konut alanları oluşturulmalı. Ülkemizin en öncelikli sorunu olan depreme karşı kentsel dönüşüme öncelik vermeliyiz. Bu konuda ivedilikle tedbir almalıyız. Depreme dayanıklı, güvenli ve yeni konut alımına ulaşılabilmesi için konut kredi faiz oranları düşürülmeli. Önümüzdeki dönem meslektaşlarımız için hazırlık süreci olacak. Konut üretimi ve satışların artacağı bir döneme gireceğimizi düşünüyoruz” diye konuştu. 


Barış Öncü: Faiz indirimi yatırımcıları hareketlendirir

Haziran ayı itibariyle faiz indirimi gerçekleşirse konut sektöründe bir hareketlenme yaşanabileceğine değinen arış Öncü, “Sektörde mart ayına kadar bir düzeltme hareketi başladı. Mart ortasına kadar bu süreç devam etti. İnşaat ve buna bağlı sektörlerde bir canlanma yaşadı. Fakat nisan ve mayıs aylarında bu hareketlilik durdu. Sektörel olarak baktığımızda şu anda satış sezonunun yüksek olması gereken bir dönemdeyiz. Şubat-haziran arası aslında gayrimenkul sektöründe en hareketli dönemdir. Fakat artan enflasyon ve yükselen faiz oranları nedeniyle piyasa çok durgun. Haziran ayından itibaren faiz indirimi gerektiği yönünde genel bir beklenti var. Eğer faiz indirilirse piyasada konuta yönelim tekrar başlayacak” ifadelerinde bulundu.


Münir Tanyer: Konutta talep artışı sürüyor

Hem sıfır hem de ikinci el konutlara olan talebin arttığını belirten Münir Tanyer, “İnsanlar gerekli kredilere ulaşmakta zorlanıyor. Sektörün genelinde konut kredi faizlerinde düşüş beklentisi bulunuyor. Tüm dünyada ekonomide zaman zaman dalgalanmalar olabiliyor. Bu dalgalanmaların geçici olduğunu bilerek hareket etmeliyiz. Enflasyon hedeflerinin korunması, sıkı para politikalarının devam etmesi çok önemli. Pandemiden beri yeterince konut üretilmiyor; fakat talep hala canlılığını koruyor. Şu anda yeni başlayan, yapımı devam eden projeler herkes için önem taşıyor ve kıymetli. İnsanlar konut yatırımını güvenli liman olarak görüyor. İzmir bana göre Türkiye’nin parlayan yıldızı. Yaşam biçimi, iklimi, ulaşım kolaylığı ve tatil merkezlerine olan yakınlığı nedeniyle nitelikli göç almaya devam ediyor. Bu nedenle talep artışı da sürüyor” dedi.


Caner Tan: Yatırımcıların rotası yeniden gayrimenkul

Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre, en temel insani gereksinimlerin başında barınmanın geldiğini ifade eden Caner Tan ise, konut talebinin hiçbir zaman tamamen ortadan kalkmasının mümkün olmayacağını vurguladı. Tan, “Son dönemde, birikimlerini mevduat ya da diğer finansal araçlarda değerlendiren yatırımcıların yeniden gayrimenkule yöneldiğini gözlemliyoruz. Döviz piyasasında ciddi bir hareketlilik yaşanmaması, nakit pozisyonda kalan yatırımcıları alternatif arayışına itiyor. Mevduatta kalmanın uzun vadede risk taşıdığını düşünenler, daha güvenli bir liman olarak gayrimenkulü tercih ediyor. Üstelik yatırım amacıyla alınan konutlar, yalnızca enflasyona karşı değerini korumakla kalmıyor; aynı zamanda düzenli kira geliri de sağlıyor. Ancak konuta erişimdeki en büyük engel, krediye ulaşmadaki zorluklar. Banka faizlerinin düşürülmesi ve daha uygun ödeme koşullarının sağlanması; hem yatırımcıyı cesaretlendirecek hem de gayrimenkul sektörünü canlandıracak” açıklamasında bulundu.


Kalı: Faiz indirim süreci kademeli olmalı

Hükümetin enflasyonla mücadele konusunda sıkı para politikası uyguladığı için vatandaşların şu anda yüksek faizler nedeniyle konuta ulaşımında zorluklar yaşadığını aktaran Keman Kalı, “Hem maliyet arttı hem de faizler artınca konuta ulaşma zorluğu da katlandı. 2025 yılının ikinci yarısı için piyasaların politika faizlerinin düşme beklentisi sürüyor. Burada bizim beklentimiz bu düşüş sürecinin yavaş ve sürdürülebilir şekilde olması. İstikrarlı şekilde yavaş yavaş indirilmesi gerekir. Yapı sektöründe yeterli konut üretimi yapılmıyor. Bu da müteahhit, yatırımcı ve vatandaşa olumsuz yansıdı. Şu anda Türkiye’nin en büyük sorunu barınma oldu. Konut üretilememesi kiraların da yükselmesine neden oluyor. İnsanlar gelirlerinin büyük bir kısmını barınmaya harcamaya başladı. Faizler indirilirse 2025 yılının ikinci yarısında inşaat sektörü yeni bir döneme girecek. Gerçek mevsim yaz olmasına rağmen inşaat bahar aylarını yaşayacak” diye belirtti.


Bekem: Yatırımcılar ev almak için faiz indirimi bekliyor

Yüksek kredi faizi nedeniyle konut satışlarında durgunluk yaşandığını aktaran Bekem, “Oysa, kredi çeken insanlar faizler düşünce aslında refinansman yaparak ödeme konusunda daha rahat edebilir. Ev almak isteyen vatandaşların faiz indirimi talebi var. Parası olan, birikimini bankalarda değerlendirme yolunu tercih ediyor. Yatırımcılar hem kullanım hem de yatırım için ev araştırmaya devam ediyor. İnsanlar kredi faizlerinin düşmesini bekliyor. En uygun fiyatlı ve gelecekte prim yapacağına inandığına yöneliyor. Alıcılar hem oturmak hem de yatırım için 5-6 milyon bandına kadar araştırma yapıyor. Bu rakamların üstüne çıkabilmeleri için kredi faizlerinin düşmesi gerekiyor. Sabit gelirli insanlar bu rakamlara sıkışmış durumda. Bankalardan kredi almak zorlaştı. Aslında konuta alım talebi ve ihtiyacı çok fazla. Kredi oranları makul seviyelere düşürülürse konut satışları da patlar. Ancak mülk sahipleri bu talep nedeniyle piyasanın satın alma gücünün üstünde fiyat belirlerse bu gayrimenkuller yine satılmayacak” ifadelerinde bulundu.


İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM