Kuraklık, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde buğday, arpa ve mercimekte yaklaşık yüzde 80 oranında verim kaybına sebep oldu
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, doğal afetlerin 2025 yılında tarım sektörüne verdiği zarar ile ilgili açıklama yaptı. Bayraktar, yaptığı açıklamada kuraklığın, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde buğday, arpa ve mercimekte yaklaşık yüzde 80 oranında verim kaybına sebep olduğunu ifade etti. Sulu tarım alanlarında da verim kaybı olacağını ve bunun çiftçilerin gelirlerine yansıyacağını dile getiren Bayraktar, zirai don afetinden zarar gören çiftçileri kapsayan yardımın kuraklıktan zarar gören çiftçilere de yapılması gerektiğini belirtti.
“Son 55 yılın en sıcak 3. ocak ayını yaşadık”
Şubat ayında Mersin, Adana ve Hatay’da, mart ayında Manisa başta olmak üzere tüm Ege Bölgesi’ni etkileyen zirai don hadiselerinin tarımsal üretime zarar verdiğini söyleyen Bayraktar, “Mayıs ayında birçok ilimizde meydana gelen dolu yağışı ve nisan ayında 65 ilimizi etkileyen ülke çapında zirai don olayıyla karşı karşıya kalındı. Tüm bunların üstüne, hasadın başlamasıyla çiftçilerimiz bir de kuraklık afetinin sonuçlarıyla yüzleşti. Ülkemizde kış yağışları mevsim normallerinin yüzde 32, geçen yılki kış yağışlarının ise yüzde 27 altında meydana geldi” diye konuştu. Yağış azlığının yanı sıra kış aylarında sıcaklıkların da mevsim normallerinin üzerinde gerçekleştiğini kaydeden Bayraktar, “2025 yılı ocak ayı son 55 yılın en sıcak 3. ocak ayı oldu. İlkbahar yağışları da istenilen seviyede gerçekleşmedi ve tahıllarda verim kayıpları meydana geldi” dedi.
“Arpada verim, dekara 50-150 kg arasında değişiyor”
Bayraktar, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde buğday, arpa ve mercimekte yaklaşık yüzde 80 oranında verim kaybı görüldüğünü belirtti. Türkiye arpa üretiminin yüzde 11’inin karşılandığı Konya’da arpa hasadı başladığını dile getiren Bayraktar, “Normalde dekara en az 250-300 kg olması gereken verimin dekara 50 ila 150 kg arasında değiştiği görüldü. Bazı çiftçiler tarlalarında hayvanlarını otlatıyor. Konya’da hasadı haziran ayının sonunda başlayacak olan buğdayda da verim kayıpları olacağı aşikâr.” Yalnızca Konya özelinde değil, İç Anadolu’nun genelinde de tarımsal kuraklık olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Çankırı, Aksaray, Karaman, Kırıkkale ve Kırşehir illerinde normalde dekara 300-350 kilogram olan arpa verimi 50-150 kilogramlara kadar düştü. Buğday veriminde de aynı oranda düşüş görülüyor. Maliyetini kurtarmayacağından birçok çiftçi tarlasına biçerdöver sokmuyor” dedi.

“Sulu tarım alanlarında da verim kaybı olacak”
Kuru tarım alanlarında kuraklık nedeniyle yaşanan bu verim düşüklüğünün yanı sıra sulu tarım alanlarında da verim kaybı olacağını ifade eden Bayraktar, “Sulu tarım yapan çiftçiler sezonda 2-3 sulama yapıp gerisini yağmur takviyesine bırakıyor. Bu sezon yağmur takviyesinin gelmemesi az da olsa sulu alanlardaki verimi de etkileyecek. İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri Türkiye buğday üretiminin yüzde 55’ini, arpa üretiminin ise yüzde 61’ini karşılıyor. Böylesine önemli üretim bölgelerinde yaşanan verim kayıpları endişe verici” diye konuştu. Yalnızca bu bölgelerde değil Türkiye’nin birçok bölgesinde çiftçilerin tarımsal kuraklıkla karşı karşıya kaldığına değinen Bayraktar, “Kuraklık neticesinde verim düşüyor, bu da çiftçilerimizin gelirlerine yansıyor” dedi.
Nisan ayında yaşanan zirai don afetinden zarar gören çiftçileri kapsayan yardımın kuraklıktan zarar gören çiftçilere de yapılması gerektiğinin altını çizen Bayraktar, “Türkiye’de buğday üretiminin yüzde 62,1’i, arpa üretiminin ise yaklaşık yüzde 76,5’i kuru şartlarda yapılıyor. Buğday ve arpa üretimi, suluda üretimi olan diğer ürünlere göre iklim şartlarından daha fazla etkileniyor. Hasadın hızlanmasıyla birlikte buğday ve arpa rekoltesi beklentilerin altında kalacak. Bu durum yüksek olan üretim maliyetini daha artırıyor” ifadelerini kullandı. Bu sene yaşanan doğal afetler nedeniyle üreticilerin gelir kaybı yaşamaması için özellikle hububatta fark ödemesi desteği verilmesinin önemli olduğunu belirten Bayraktar, “Hububat üreticilerimiz için yapılacak yardım ve fark ödemesi ekim döneminden önce çiftçilerimizin ellerine geçmelidir ki mağduriyetleri giderilsin” dedi.