Cumartesi, Temmuz 5, 2025

Ani işitme kaybında ilk 24 saat çok önemli

Ani işitme kaybı, bir veya nadiren her iki kulakta aniden ortaya çıkan ve çoğu zaman fark edildiğinde ilerlemiş olan ciddi bir sağlık sorunudur. Genellikle sabah uyandığında ya da gün içinde birkaç saat içinde fark edilen bu durum, kulakta çınlama, dolgunluk hissi, baş dönmesi ve denge kaybı gibi belirtilerle birlikte seyredebilir. Sessiz ve sinsice ilerleyen ani işitme kaybına mümkün olduğunca erken müdahale edilmelidir. Batıgöz Sağlık Grubu Balçova Cerrahi Tıp Merkezi’nden Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Muhittin Dadaş, ani işitme kaybının bir acil durum olduğunu vurgulayarak, “İlk 24-48 saat içinde tedaviye başlanması, hastanın işitmesini geri kazanma ihtimalini artırır. Ne yazık ki birçok hasta durumu ciddiye almayıp birkaç gün bekleyerek bu süreci riske atabiliyor” diye konuştu.


İşitme kaybı dereceleri ve aciliyetin önemi

Ani işitme kaybının çoğunlukla orta ya da ileri derecede geliştiğine dikkat çeken Op. Dr. Muhittin Dadaş, işitme kaybının derecesinin odyometrik testlerle belirlendiğini belirtti. Op. Dr. Dadaş, “İleri ve çok ileri düzeyde işitme kayıpları, kişinin yaşam kalitesini derinden etkiler. Özellikle total işitme kaybı gibi ağır tablolarda tedaviye erken başlanması işitme kaybı derecesinin azalması açısından çok değerlidir. Ani işitme kaybı çoğunlukla orta ve üzeri derecelerde görülür. Bu nedenle hızlı teşhis ve tedavi süreci büyük önem taşır” ifadelerinde bulundu.


“Belirtiler göz ardı edilmemeli”

Dadaş, kulakta aniden gelişen tıkanıklık hissi, işitme kaybı ve çınlama gibi belirtilerin basit bir kulak enfeksiyonu gibi görünebilse de ani işitme kaybının habercisi olabileceği uyarısında bulundu. Dadaş, özellikle baş dönmesi ve denge sorunlarının tabloya eşlik etmesi halinde durumun ciddiyet kazandığını belirtti.


Ani işitme kaybının olası nedenleri

Ani işitme kaybına neden olabilecek pek çok farklı faktörün olduğunu belirten Dadaş, pek çok vakada neden tam olarak saptanamasa da erken müdahale ile hastalığın seyrinin olumlu yönde değiştirebileceğini vurguladı. Dadaş, söz konusu faktörleri şu şekilde sıraladı; “Viral enfeksiyonlar, İç kulakta dolaşım bozuklukları ve damar tıkanıklıkları, kafa travmaları veya aşırı yüksek sese maruz kalma, bağışıklık sistemi bozuklukları (otoimmün hastalıklar), ototoksik ilaç kullanımı, stres ve yoğun anksiyete, ani basınç değişimleri (örneğin uçak yolculuğu, dalış).”


Ani işitme kaybından korunmak için ne yapmalı?

Ani işitme kaybının her zaman önlenebilir bir durum olmasa da bazı yaşam alışkanlıklarıyla riskin önemli ölçüde azaltabileceğine değindi. Dadaş, “Gürültülü ortamlarda kulak koruyucu kullanmak, kronik hastalıkların takibini aksatmamak, enfeksiyonlara karşı hijyene özen göstermek ve doktor kontrolü olmadan ilaç kullanmamak bu açıdan hayati öneme sahiptir. İşitme duyusu, hayat kalitesini belirleyen temel unsurlardan biridir. Sessizce kaybedilen bu duyunun farkına varmak bazen geç olabilir. Bu nedenle en ufak bir belirti bile ciddiye alınmalı, beklemek yerine harekete geçilmelidir. Ani işitme kaybı ihmal edilecek bir sorun değildir. İlk saatlerde başlanan tedavi ile kalıcı işitme kaybının önüne geçilebilir” diye açıkladı.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM