Kamu Hakem Heyeti’nin memur ve memur emeklilerin maaşları için 2026 yılı taban aylıkta bin TL artış, ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı ilk altı ay için yüzde 5, ikinci altı ay için yüzde 4 oranında zam kararı açıklandı. Karar sonrası Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş) açıklamalarda bulundu. Heyet toplantısı sırasında masadan kalkan Memur-Sen, Genel Merkez binasında basın açıklaması yaparken, Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ise Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önünde eylem yaptı. İki konfederasyon da masada ve sahada çalışmaya devam edeceklerini açıklarken ortak talepler arasında Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda değişiklik yapılması yer aldı.
Basın açıklamasında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 10 hizmet kolunda 288 maddede, genele ilişkin bölümde ise 68 maddede olmak üzere toplamda 356 maddede anlaşıldığını fakat kamu işvereninden talep edilen oransal zam, taban aylık artışı, refah payı, ilave bir derece, gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesi ve kamuda ücret dengesinin sağlanması konusunda uzlaşılamadığını paylaştı.
“Bu yasayla devam etmek mümkün değil”
Toplu sözleşmeyi güvence altına alan Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda değişiklik yapılmasını dile getiren Yalçın, “Yasanın eksikliği nedeniyle uzlaşılan maddeler karara dönüşmüyor. Mecburen Kamu Hakem Heyeti’ne gidilmek durumunda kalınıyor. Bu kanun, yeni kazanımlar elde etmeyi bırakın eski kazanımları dahi korumuyor. Aksine bu süreç bizim sendika yasasıyla ilgili bugüne kadar her platformda dile getirdiğimiz itirazlarımızda ne kadar haklı olduğumuzu net olarak ortaya koymuştur. Türkiye’nin tamamı hakem sisteminin ve sendika yasasının ne kadar kötü olduğunu öğrenmiş oldu. Bundan sonra bu sendika yasasıyla devam artık mümkün değil, değişmek zorunda. Bu yasayla daha ileri gidebilmek, daha etkili sonuç almak mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Adil ve etkili bir toplu sözleşmeye imkân verecek Uluslararası Çalışma Örgütü’nün normlarına uygun bir sendika yasasının, sosyal taraflarla çalışılarak bir an önce hayata geçirilmek durumunda olduğunu ifade eden Yalçın, “Kamuda çalışma barışı sağlanıncaya, ücret dengesi kuruluncaya, memur aleyhine oluşan makas kapatılıncaya ve memur alın terinin karşılığını alıncaya kadar masada da sahada da mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” dedi. Yalçın, toplu sözleşme sürecinin bitmesine rağmen mücadelelerinin bitmeyeceğini sözlerine ekledi.
Demokratik haklar kullanılacak
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, ise Hazine ve Maliye Bakanlığı önünden seslendi. Diğer konfederasyonları Kamu Hakem Heyeti’ne girmemek konusunda ikna edemediklerini söyleyerek heyette bulunan 11 kişinin, 7’sinin kamu işvereni tarafında olduğunu belirtti. Yeni bir kanun ile ilerlenmesi gerektiğini söyleyen Yıldırım, sendika olarak istediklerinin insanca yaşayacak ücret, kirayı rahatça ödemek, gıdalara erişim ve çocukların okul masraflarını borçlanmadan almak olduğunu dile getirdi. Kasım ve aralık aylarındaki bütçe görüşmelerine kadar Türkiye’deki emekçilerin yanında olacaklarını söyleyen Yıldırım, ülke hazinesinin sermayeye değil, üreticiye, asgari ücretle geçimini sağlayanlara, emekli ve memura hakkı ölçüsünde verilmesi için tüm demokratik haklarını kullanacaklarını paylaştı.
