Türkiye ekonomisinin stratejik sektörlerinden olan mobilya sanayisi, yüz binlerce kişiye doğrudan, milyonlarca kişiye ise dolaylı istihdam sağlıyor. Buna rağmen yüksek finansman maliyetleri ve sınırlı ödeme imkanları nedeniyle hem iç pazarda hem de küresel rekabette zorlanıyor. Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Başkanı Davut Karaçak açıklamasında mevcut finansman koşullarının tüketici talebini baskıladığı, firmaların büyüme planlarını ertelettiği ve ihracatta sipariş kayıplarına yol açtığını belirtti. Sektör temsilcileri, bu tabloyu tersine çevirmek için finansal enstrümanlarda kapsamlı bir reform yapılması gerektiğini vurguladı.
“Kredi kartı faizleri yüksek”
Tüketici tarafındaki finansman yükünün sektörü zorladığını ifade eden Karaçak, Türkiye’de kredi kartı faizlerinin alım gücünü zayıflattığını söyledi. Kredi kartı faizlerinin Avrupa ülkeleri veya Amerika Birleşik Devletleri’ne göre çok fazla olduğunu belirten Karaçak, “Avrupa’da mobilya alışverişlerinde 12-24 ay faizsiz taksit imkânı sunulabiliyor. ABD’de ise kredi kartı taksiti yok, mağazalar müşteriye uzun vadeli mağaza finansmanı veya ‘şimdi al-sonra öde’ seçenekleri sunuyor. Türkiye’de ise aylık yüzde 3,5 – 4 arasında değişen kredi kartı faizleri yıllık yüzde 51 – 60 seviyesine çıkıyor. Bu oran Avrupa ve ABD’ye göre 2 – 3 kat daha yüksek. Tüketiciye yüklenen bu ağır finansman maliyeti, alım gücünü zayıflatıyor ve talepte daralmaya yol açıyor” ifadelerini kullandı.

İhracatta rekabet kaybı yaşanıyor
Türk mobilya ihracatının son yıllarda önemli bir ivme kazandığını hatırlatan Karaçak, finansman engelleri nedeniyle sektörün küresel rekabette dezavantaj yaşadığını söyledi. Rakip ülkelerin üreticilerine düşük faizli ve uzun vadeli krediler sağladığını ve ihracatçının müşterilerine cazip ödeme vadeleri sunmasına imkân tanıdığını belirten Karaçak, Türk ihracatçısının ise yüksek faiz nedeniyle alıcıya uzun vadeler sunamadığını, bu durumun da sipariş kayıplarına ve pazar daralmasına neden olduğunu ifade etti.
Dernek olarak sektörün yanında durmaya ve çözüm önerilerini paylaşmaya devam edeceklerini söyleyen Karaçak, şu ifadeleri kullandı: “Mobilya sektörü, yalnızca üretim ve istihdam açısından değil, ihracattaki katma değer yaratma kapasitesiyle de Türkiye ekonomisinin itici güçlerinden biridir. Finansman engellerini aşabilirsek, sektörümüz hem iç pazarda hem de global ölçekte çok daha güçlü bir konuma gelecektir.”
Çözüm önerileri sundu
Karaçak, sektörün sürdürülebilir büyüme için ihtiyaç duyduğu adımları sıraladı. Mobilya alışverişlerinde taksit süresinin 12 – 24 aya çıkarılmasını isteyen Karaçak, dayanıklı tüketim ürünleri için özel düşük faizli kredi paketlerinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. İhracatçılara uzun vadeli ve düşük faizli finansman desteği sağlanmasını öneren Karaçak, ‘şimdi al–sonra öde’ ve mağaza finansmanı gibi alternatif ödeme modellerinin teşvik edilmesi gerektiğini ifade etti. Karaçak aynı zamanda KOBİ’lerin nakit akışı ve teminat desteğinin güçlendirilmesini de önerileri arasına ekledi.