Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleşen 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025’teki 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali için açılan dava Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Genel Başkan Özgür Özel’in seçildiği kurultaya ilişkin davada, mahkeme heyeti, davacı ve savunma avukatlarını dinledikten sonra ara kararını vererek duruşmayı 24 Ekim 2025’e erteledi. Davacıların tedbir kararını reddeden mahkeme tedbir kararına gerek olmadığını hükmetti. Öte yandan, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin gerekçeli kararının dosyaya eklenmesine karar veren mahkeme, söz konusu duruşmada kurultaya katılan ve katılmayan delegelerin listelerinin ilgili kurumlardan talep edilmesine, CHP Genel Merkezi’ne yazı yazılarak davacıların üyelik durumlarının sorulmasına da hükmetti. CHP kanadında yaşanan siyasi gelişmelerle birlikte gözler iç piyasalara çevrildi. Dava kararının açıklanmasının hemen ardından piyasalarda dalgalı bir seyir izlendiği görüldü.
Borsa İstanbul yükselişe geçti
Borsa İstanbul, güne düşüşle başlasa da mahkeme kararının ardından yönünü yukarı çevirdi. BIST100 endeksi yüzde 4,20 oranında artış kaydederek 10.818 puan seviyesine ulaştı. Bu seviye, 5 Eylül’de görülen 10.729 puanlık seviyenin üzerinde gerçekleşti. Kurultay davasının piyasalara etkisi bu şekilde yüksek olurken Türkiye’nin risk primi 261 baz puan seviyesine gerileyerek son dönemin en düşük seviyelerinden birini görmüş oldu. Saat 18.00 itibariyle ise Borsa İstanbul 10.993 puan ile kapanışı gerçekleştirdi.

Altın ve dövizde son durum
Gram altın güne 4 bin 841 TL’den başladı ve gün içinde yatay seyir izleyerek 4 bin 839 TL civarında işlem gördü. Döviz piyasasında ise dolar/TL 41,32 seviyesinde dengelenirken, gün içinde en yüksek 41,43 seviyesi görüldü. Euro/TL ise güne 48,56 seviyesinden başlayarak 48,52 seviyesine geriledi.
Küresel piyasalarda gözler ‘Fed’ kararında
Yeni haftada yatırımcıların odağı, ABD Merkez Bankası (Fed)’nın faiz kararı ve Başkan Jerome Powell’ın yapacağı açıklamalara çevrildi. Piyasalardaki genel atmosfere bakıldığında ise FED’in politika faizini 25 baz puan indirmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu doğrultuda ekonomik koşullar ve enflasyonist baskılar göz önüne alındığında, yıl sonuna kadar üç faiz indiriminin daha yapılması öngörülüyor.