İzmir’den iki takım birden epeydir yoktu Süper Lig’de. Uzun süre sonra iki sezon öncesinde iki takım birden, Göztepe ve Altay Süper Lig’de birlikte olup rekabetlerini üst lige taşıdılar. Ancak şimdi İzmir’in asırlık iki güzide kulübünün profesyonel futbol takımı da TFF 1’de. Üstelik Altay’ı çok zor bir sezon bekliyor. Transfer tahtası kapalı. Veteran denebilecek yaşını almış isimlerle altyapı karması bir kadro ile bu lige tutunmayı başarması çok zor. Marko Paşa ayrıldı. Futbolcular ve kulüp çalışanlarına ödeme güçlüğü içinde takım.
Geçen sezon tutunarak adeta bir mucizeye imza attılar. Takımı alt liglerden Süper Lig’e çıkarıp kulübü olağanüstü borçlandırarak istifa eden Özgür Ekmekçioğlu’nun temlikleri can yakıyor. Altay’ın tek kurtuluşu boyunu çok aşan aşan borçları ödeyecek ve ileriye bakacak bir devir öznesi, yatırımcı bulmak. İkinci bir şık ise asırlık camianın bir araya gelerek konsorsiyum oluşturup şirketleşmesi. Yoksa günümüzün endüstriyel futbol dünyasında Altay’a yazık olur, İzmirspor gibi, bir zamanlar Göztepe’nin de gittiği gibi gibi amatöre kadar gider.
xxx
Göztepe’nin başına “Mehmet Sepil” adlı bir talih kuşu kondu da tesis ve stad sorunu çözüldü, profesyonel futbol takımı 2’den 1’e ve Süper Lig’e çıktı; burada da beş sezon tutunmayı başardı. Süper Lig’den düştüğünde Sepil, profesyonel futbolun yüzde 70 hissesini bedelsiz Sport Republic’e devretti ve ilk kez yabancı bir yatırımcı ülkeye girmiş oldu. Göztepe bu sezonun ilk yarısını direkt Süper Lig potasından sadece 1 puan geride bitirdi ve devre arası takviyeler; gidenler-gelenler ile 100. yılında hedefine ulaşır diye düşünüyorum.
xxx
Bu noktada aklıma 16 Mayıs 1981’de Atatürk Stadı’nda Göztepe-Karşıyaka arasında oynanan TFF 1 Ligi’ndeki maç geliyor. Bu maçı 80 bin futbolsever izleyerek bir rekora imza atmıştı. Demek istediğim, futbola bu kadar ilgisi olan bir kentte Süper Lig’de bir değil birkaç takımın olmaması hakikaten handikap. Bu tablodan İzmir’in idarecileri, sivil toplumu, iş insanları rahatsız değil mi yoksa? Dört dönüm bostan, yan gel yat Osman! İzmir’in etkili kuruluşları, iş insanları Mehmet Sepil’in ne yaptığına baksalar yeter oysa.
Bakın, İzmir, futbolun da ilk oynandığı yer. Bornovalı ve Bucalı Levanten hemşehrilerimiz ilk futbol organizasyonlarını 19. Yüzyılda Bornova’da hayata geçirdiler. Bornova Spor Kulübü 1874’te kuruldu ve Anadolu’da ilk maç da 1877’de Bornova’da oynandı. Karşıyaka ve Altay Cumhuriyetin kuruluşundan önce İttihat ve Terakki döneminde kuruldu. Ardından 1923’te Altınordu, 1925’te Göztepe geldi. 1959-60 sezonunda başlayan Türkiye 1. Ligi’nde İzmir’den 5 takım yer alıyordu: Altay, KSK, Altınordu, İzmirspor ve Göztepe.
xxx
Altınordu yetiştirici vasfını öne aldı ve Süper Lig’in eşiğinden iki sezon önce dönen takım şimdi 2. Lig’de. Bucaspor 1928 ve Menemen de 2. Lig’de. KSK ise 3. Lig’de ve bu sezon artık yeter çıksın 2. Lig’e. İzmirspor amatörde. Bornova 1877, 3. Lig’de tarihe gönderme yaparak bir hikaye yazmaya çalışıyor.
xxx
İzmir’in mülki ve yerel yöneticileri, EBSO, İZTO ve iş dünyasının diğer kuruluşları, İzmir’in sivil toplum örgütleri, İzmir için mangalda kül bırakmayanlar; siz futbolun sadece futbol olmadığının ne zaman farkına varacaksınız sahi? İzmir futbolda alt kümelerde ise nedeni sizsiniz. Avare kasnak havadan çıkın artık, İzmir’in futbolda yukarılara çıkması Türk futbolu adına da önemli. Asırlık markalar artık öne çıkmalı. İzmir bunu başarmalı. İzmir, tamam İstanbul ile olmasa da futbol olarak Ankara, Adana, Gaziantep’ten de geride kalmamalı.
