Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) tarafından ‘İkinci Yüzyılda Hayalimizdeki Türkiye İçin’ teması ile 1-2 Şubat 2024 tarihlerinde ‘3. İzmir Kadınlar Kongresi’ gerçekleştirildi. Kongrenin ikinci gününde, öğleden sonra gerçekleştirilen oturumda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Şiddeti durdurmak, adaleti ve refahı büyütmek, umudu yeniden örgütleyebilmek, halkın iradesini hiçe sayanlara karşı durabilmek için kadınların öncü olduğu yaşama ihtiyaç var” dedi.
Soyer: Yaşanan tüm felaketler ataerkil düzenin sonuçları
Günümüzde erkek egemen yaşamın ülkemizi ve dünyamızı sürüklediği hazin tablonun ortada olduğunu aktaran Soyer, “Savaşlar, derinleşen yoksulluk, iklim krizi, demokratik değerlerin kaybı bugün yaşanan tüm felaketler ataerkil düzenin sonuçları. Bu aslında dilimizde ortaya çıkan bir şey değil. Bu zihin dünyamızın tezahürü. Zihin dünyasında bir devrime, dönüşüme ihtiyaç var. Şiddeti durdurmak, adaleti ve refahı büyütmek, umudu yeniden örgütleyebilmek için halkın iradesini hiçe sayanlara karşı durabilmek için kadınların öncü olduğu yaşama ihtiyaç var. Çağımızın en temel meselesi bu. Kadınların eşitlik talebi için kadın erkek birlikte mücadele etmek zorundayız. Çünkü bir toplumda hakları çiğnenenler kendi kendilerini savunmak zorunda kalırsa orada vicdan bitmiş, umut tükenmiş demektir. Bugün bizleri bir araya getiren şey vicdan. İzmir’de başlattığımız bu yolculuk dünyanın yaşadığı vicdan tutulmasını durduracak olan kadınların yürekleridir. İzmirlilerin başlattığı bir iyilik hareketidir” sözlerine yer verdi.
Dr. Elban: Her şey kadının eseri
İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, yeni yüzyılda yeni yöntemlerin konuşulması gerektiğini ifade ederek, “Toplumun her ferdinin gücünden yararlanma anlayışı buradaki çalışmalardan ortaya çıkıyor. Çağdaş dediğimiz ülkelerde seçme seçilme hakkı yokken, Cumhuriyet’in 10. Yılında bu ve başka haklar verildi. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında siyasi ve iş dünyasındaki temsili konuşuyoruz. Yöntemde bir hata var. Erkek- kadın sayısı bilimde, mühendislikte, öğretmenlikte, üniversite öğrencilerinde eşitse başka şeyler konuşmak gerekiyor. 100 yıldan beri tartıştığımız yöntemde bir sakatlık var. Yeni yöntemlerin konuşulduğu ve 100 yıl önce Atamızın çizdiği vizyon doğrultusunda her şey kadınların eseri o eser sahibi artık söz sahibi de olmalı. Yeni vizyonlara, yeni açılımlara ışık tutmasını bekliyorum. Fuar uluslararası başlamıştı, kongre de uluslararası olmalı” dedi.
Kasalı: Kongreyi ulusal bir kongre haline getireceğiz
BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı da “Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı kadın devrimi sonrası zaman durdu demek belki abartı olur ama ivmesinin epey düştüğünü de kabul etmemiz gerekiyor. Bizler de BASİFED olarak, Atatürk’ün söylediği ‘Her şey kadının eseridir’ sözünü tersinden yorumlarsak, ‘Kadın olmadan hiçbir şey olmaz’, Kadın sorunu ülkemizin temel alt yapı sorunudur’ tespitlerinden yola çıkarak ve Atatürk’ün, o tarihte İzmir’i seçme gerekçelerinin bugün de geçerli olduğunu görüyor; Türkiye’de kadınların daha özgür ve görünür olduğu şehrimizin önde gelen bir sivil toplum örgütü olarak; Mustafa Kemal’in bu emanetini, günümüzde sahiplenmeyi hem görev hem de sorumluluk olarak kabul ediyoruz. Mustafa Kemal’in yaptığı 1. Kadın Kongresi’ni, geçen yıl 2’ncisini 2 Şubat’ta düzenledik. Üçüncüsünü yaptığımız bu kongreyi, ulusal bir kongre haline getirerek her yıl tekrarlayacağız. Anadolu’nun her köşesinden katılan kadınlarımız, bu kongrenin taşıyıcı gücü. Bundan sonra yapacağımız kongreleri, önümüzdeki yıldan başlayarak kuracağımız ulusal düzeydeki bir platformla, sizlerle birlikte planlayacağız” ifadelerinde bulundu.
Zorlu: Teknoloji toplumsal cinsiyet açığının en yüksek olduğu alanlardan
Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, “Ülkelerin sürdürülebilir kalkınması, kadınların sanayiden politikaya, teknolojiden sanata özgürce var olabilmesi ile mümkün. Kritik eşik kız çocuklarının eğitime erişebilmesi ve devam edebilmeleridir. Kadının iş gücünde yer alması ve ekonomik özgürlüğe sahip olması ise toplumsal cinsiyet eşitliği için birincil adım” dedi. Zorlu, “2030 sürdürülebilir kalkınma hedefleri bakımından toplumsal cinsiyet eşitliği diğer tüm hedeflerle aynı öneme sahip. Kadına karşı yaklaşımın dünyada yoksulluğa son verilmesi, ekonomik büyüme ve refahın sağlanması, sürdürülebilir şehirler toplumlar açısından geliştirilmesi gerekmektedir. Dünya Ekonomik Forumu Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’nun son sayısına göre, Türkiye yazık ki bir önceki yıla göre 146 ülke arasında 5 sıra gerileyerek 129. olmuştur. Daha geriye düşmemizin ana nedeni kadınların istihdama, siyasete ve karar alma mekanizmalarına katılımının düşük olması. 100 yılı aşan bir süre önce Kadılar Kongresi toplayabilen bir milletin çocukları olarak bu tablonun bize yakışmadığı çok açık. Çıkış yolumuz toplumsal cinsiyet kalıplarının aşılmasından geçmekte. Bunun tek çaresi de çağdaş eğitim normlarının tüm ülkede kapsayıcı şekilde uygulanması. Teknolojinin üretimi ve kullanımının ülkemizde toplumsal cinsiyet açığının en yüksek olduğu alanlardan biri olduğuna dikkat çekiyor ve ESİAD olarak toplumsal dönüşüm için dijitalleşmeyi hem ciddi bir sınama hem de kadınlar için bir fırsat olarak gördüğümüzü ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Kılıç: Eril siyasette kadın temsili önemsenmiyor
Ege Yönetim Danışmanları Derneği (EGEYDD) Yönetim Kurulu Başkanı E. Pınar Kılıç ise “2023 seçimlerinin ardından parlamentodaki kadın milletvekili sayısı Cumhuriyet tarihi boyunca kadınların en yüksek temsil sayısına ulaşarak yüzde 20,1 oldu. Meclis’e giren 600 milletvekilinin 121’ini kadınlar, 479’unu erkekler oluşturuyor ve 31 ili kadın milletvekili temsil etmiyor. Bu rakamlar bize eril siyasette kadın temsilinin ne kadar önemsenmediğini net bir şekilde göstermekte. Bir sonraki seçimde bu makus talihin dönmesi için kadınlar olarak var gücümüzle mücadeleye devam etmeliyiz” diye konuştu.
Sancak: Kadının olmadığı yerde başarı olamaz
Kadının iş dünyasında önemli olduğunu dile getiren Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, “Kadının işte olduğu her alanda ne kadar fark yarattığını daha titiz ince olduğunu hep gördüm. Kadının olmadığı yerde başarının olması imkan dahilinde değil. Grubumuzda çalışan binlerce kişi var yönetim noktalarında kadınların olması bizim en büyük başarımız. İyi ki kadınlar var” dedi.
