Yayan, “AB ve ABD’nin uyguladığı tedbirlerin benzerlerinin Türkiye’de de süratle uygulamaya aktarılması, yılın ikinci yarısının başarıyla kapatılabilmesine katkı sağlayacak” dedi
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin (TÇÜD) verilerine göre, mayıs ayında Türkiye’nin ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,6 artarak 3,2 milyon tona çıktı. Yılın ilk 5 ayında ise üretim yüzde 19,8 artışla 15,5 milyon ton seviyesinde gerçekleşti. Nihai mamul tüketimi mayısta yüzde 16,2 azalışla 3,4 milyon tona, ocak-mayıs döneminde 2023’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 2,1 azalarak 16.1 milyon tona geriledi. TÇÜD 2024 Temmuz ayı sayısındaki açıklamalara göre, TÇÜD Genel Sekreter Veysel Yayan, “Sektörümüz 2024 yılına, 2021 yılında elde ettiği üretim ve ihracat miktarlarını geride bırakmak beklentisi ile girdi. Kayıp yıl olarak ilan ettiğimiz 2022 ve deprem felaketini yaşadığımız 2023 yıllarından sonra, yeni faaliyete giren tesisler ile birlikte kapasitemiz 2021 yılına göre yüzde 10,1 artış gösterdi. Bu sebeple üretimimizde de aynı oranda olmasa bile yakın bir oranda artış tahmin ediyorduk. Ancak, ekonomide yaşanan sorunlar nedeniyle, tüketimdeki düşüş eğilimi çelik sektörü için yeni bir tehdit oluşturuyor. Bu sebeple, Türk sanayii için stratejik önem taşıyan, AB ve ABD’nin uyguladığı tedbirlerin benzerlerinin Türkiye’de de süratle uygulamaya aktarılması, yılın ikinci yarısının başarıyla kapatılabilmesine katkı sağlayacak” diye konuştu.
“Filmaşin ithalatına uygulanan korunma tedbiri, ithalatı %11,2 azalttı”
Dünyada ve ülkemizde görülen durgunluğun, söz konusu veriler üzerinde olumsuz etkisi olsa da 2024 yılında görünen iyileşme eğiliminin, ağırlıklı olarak son iki yıldaki kayıpların kısmen telafi edilmesi anlamına geldiğini göz ardı etmemek gerektiğini belirten Yayan, “Bu kapsamda, paslanmaz yassı çelik ve teneke ürünler için açtığı soruşturmalar ve filmaşin ithalatına getirdiği yaptırım ile yerli üretimin yanında yer aldığını gösteren Ticaret Bakanlığı’na müteşekkiriz. Filmaşin ithalatına uygulanmakta olan korunma tedbiri, daha şimdiden ithalatın yüzde 11,2 oranında azalmasına ve ölçek ekonomisi sebebiyle ihracatın yüzde 33,7 oranında artmasına imkân sağlamış bulunuyor” ifadelerini kullandı.
“DİR uygulamaları gözden geçirilmeli”
Azerbaycan ile gerçekleştirilen anlaşma gereği, bazı çelik ürünlerine sağlanan vergi muafiyetleri, yeterli üretim kapasitesi olmayan Azerbaycan üzerinden, özellikle İran kaynaklı trafik sapmalarının yaşanabileceği endişesini doğurduğunu aktaran Yayan, “Uygulamada ortaya çıkabilecek sapmaların yakından takibine ihtiyaç duyuluyor. Hiç şüphesiz, alınmakta olan tedbirlerin olumlu sonuçlar doğurabilmesi için, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) uygulamasının, yeterli kapasitenin ve üretimin bulunduğu ürünlere yönelik olarak gözden geçirilmesi ve DİR kapsamında yapılan ithalatın, damping, korunma tedbiri gibi kararlar ile getirilen vergilerden muaf tutulması uygulamasına son verilerek, bu ürünlerin ithalatının sınırlandırılması hayati önem taşıyor” sözlerine yer verdi.
“2024 yılı için ihracatımıza katkı sağlayacak yeni hedef pazarlar belirledik”
Türk çelik sektörünün 2023 yılını kayıplar yaşayarak kapattığını vurgulayan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Çelik Sektörü Konseyi Üyesi İbrahim Pektaş, “ABD ve Avrupa Birliği tarafından uygulanan korumacılık önlemleri Türk çelik sektörünün ihracatını düşürürken, Mısır ve Cezayir gibi ülkeleri ihracatçı durumuna getirdi. Mısır ve Cezayir başta olmak üzere birçok ülke 2023 yılında Türkiye’ye çelik ihracatı gerçekleştirdi. Öyle ki Türk çelik sektörü 2015 yılından bu yana ilk kez alaşımsız kütük dahil nihai çelik ürünleri toplamına göre net ithalatçı konumuna geldi. Rusya’ya uygulanan ambargoları fırsata çeviren Çin’in 2023 yılında ihracatını artırması, İsrail-Filistin savaşı ve ülkemizde yaşanan deprem felaketi nedeniyle Türk çelik sektörünün üretimi ve ihracatında düşüş yaşandı. Türkiye’nin çelik ihracatı geçtiğimiz yıl yüzde 25,9’luk düşüşle miktarda 14,5 milyon ton, değerde ise 14,9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Üretim ise yüzde 4 azalarak 33,7 milyon ton oldu. 2024 yılının çoğunluğunda da bu olumsuz gidişatın sektörümüze yansıyacağının bilincinde olarak yola çıktık. 2024 yılı için ihracatımıza katkı sağlayacak yeni hedef pazarlar belirledik ve bu bölgelerle ticareti artırmaya yönelik bir takvim planladık” açıklamalarında bulundu.
