Hastalık izleme sistemlerini güçlendirmek, ulusal kapasiteleri geliştirmek ve bölgesel iş birliğini pekiştirmek amacıyla FAO – Türkiye Ortaklık Programı’nca desteklenen projenin bir parçası olarak gerçekleştirilen Buğday Pas Projesi, Türkiye’de buğday pas hastalıklarına karşı ulusal strateji geliştirmek için atölye çalışması düzenledi. ‘Orta Asya ve Kafkasya’da buğday pas hastalıklarının yönetiminde bölgesel iş birliğinin ve ulusal kapasitelerin güçlendirilmesi (CAC-Rust)’ projesi kapsamında Ankara’da düzenlenen çalıştay, Türkiye ve bölgedeki buğday üretimi ve gıda güvenliği için büyük bir tehdit oluşturan buğday pas hastalıklarına karşı ulusal ve bölgesel çabaların güçlendirilmesine odaklandı.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan projenin teknik lideri Fazıl Düşünceli, projenin başarılarını vurgulayarak, çalıştayın buğday pas hastalıklarının önlenmesi ve yönetilmesine yönelik olarak geliştirilen ulusal stratejinin taslağını güçlendirmek amacıyla gerçekleştirildiğini belirtti. FAO olarak Türkiye’de buğday pas hastalıklarının etkili bir şekilde yönetilmesi doğrultusunda Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çabalarına katkıda bulunmaya kararlı olduklarını ifade eden Düşünceli, bu hastalıkların sınır aşan doğası nedeniyle bölgesel ve uluslararası iş birliğinin öneminin altını çizdi. Açılış konuşmalarının ardından buğday pas hastalıklarının genel bir değerlendirmesini sunan Düşünceli, bu hastalıkların yönetilmesi için gereken entegre yaklaşıma odaklanarak CAC-Rust projesinin temel amaçlarını ve gerçekleştirilen faaliyetleri detaylandırdı.
“En etkili yöntem buğday çeşitlerinin geliştirilmesi”
Buğday pas hastalıklarıyla mücadelede en etkili yöntemin dirençli buğday çeşitlerinin geliştirilmesi olduğunun altını çizen Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Fatih Özdemir, TAGEM ve bağlı araştırma enstitülerinin, projenin başarılarına ve buğday pas araştırmalarındaki bölgesel iş birliğine katkı sağlamaya hazır olduklarını belirtti. Projenin sonuçlarının çiftçilere ulaşmasının ve onlara fayda sağlamasının öneminin altını çizen Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Yunus Bayram, “Çabalarımızın sahaya yansıması ve somut sonuçlar doğurması çok önemli” dedi. Bu tür sınır ötesi zararlılar ve hastalıkların etkili bir şekilde yönetilmesi için bütüncül ve sürdürülebilir yaklaşımların gerekliliğine dikkat çeken Bayram, zararlıların ve hastalıkların ülkeye girişinin engellenmesinde biyogüvenlik ve karantina önlemlerinin önemini vurguladı. Bayram, daha sıkı denetimler ve daha etkili yönetim mekanizmalarının önemli olduğunu ifade etti.
Hedef, bölgedeki gıda güvenliğini korumak
Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü, ICARDA ve CIMMYT temsilcilerinin sunumlarıyla devam eden programın son bölümünde ise uzmanlar, Türkiye’de buğday pas hastalıklarının yönetimine yönelik ulusal strateji ve acil durum planlarının taslak unsurlarını tartışarak önerilerini sundular. Türkiye’nin buğday pas hastalıklarıyla mücadele çabalarındaki önemli bir adımı temsil eden çalıştay, izleme sistemlerini güçlendirmek, ulusal kapasiteleri ve bölgesel iş birliğini güçlendirmek amacıyla sürdürülen çabaların bir parçası olarak FAO – Türkiye Ortaklık Programı tarafından desteklenen proje kapsamında gerçekleştirildi. Projenin nihai hedefi, bölgedeki gıda güvenliğini korumak.
