Türkiye’nin geçen seneki kültür pamuk verim ortalamasının 520 kilogram olduğunu aktaran Balçık, iklim değişikliklerinden dolayı bu sene ise 400-450 kilogram arasında olabileceğini belirtti
Türkiye’de stratejik ürünler arasında yer alan pamukta bu dönem 750 bin tonluk pamuk üretimi bekleniyor. Geçtiğimiz yıldan devreden 350 bin ton ile toplam rekoltenin iç piyasayı doyurması öngörülüyor. Türkiye’de mevcut tüketimin üzerinde rekolteye ulaşılmasına rağmen ithalat gerçekleştiriliyor. Pamuk ithalatının gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Ulusal Pamuk Konseyi (UPK) Başkanı Bertan Balçık, “1 kilogram bile pamuk ithal edilmemeli. Yoksa üretici radikal bir karar alıp pamuk ekimini yarı yarıya azaltacak” dedi.
“Pamuk tüketim kapasitesi bir milyon 800 bin ton”
Türkiye’de tekstil ve hazır giyimde pamuk tüketim kapasitesinin bir milyon 800 bin ton olduğunu vurgulayan Balçık, “Tüketim kapasitesi şu an bin 200 tona düştü. Yaşanılan sıkıntıları düşünüldüğünde, önümüzdeki 5-6 ay pamuk fiyatı düşük olmaya devam edecek. Üreticilerin elindeki 350 bin ton lif pamuk devir stokunun yanı sıra yurt dışından 200 bin ton civarı bir lif pamuk ithal edilecek. Bir de iplik fabrikalarının elinde olan stoklar var. Ayrıca, 2023 hasat sezonunda beklediğimiz 750 bin ton civarı üretimi de koyarsak, tüketimin çok üzerinde bir pamuk üretimi mevcut. Bu yüzden pamuk ithalatı gözden geçirilmeli. Artık 1 kilogram bile pamuk ithal edilmemeli. Yoksa üretici radikal bir karar alıp pamuk ekimini yarı yarıya azaltacak” ifadelerini kullandı.
“Gelecek yıl pamuk üretimi %50 düşebilir”
Bu sene 450 bin hektarda üretim yapıldığını dile getiren Balçık, “Önümüzdeki yıl ise 300 bin hektarın aşağısına düşer ve üretimde yüzde 50’ye yakın bir azalma olur. Bu yıl pamuk üretimini nisan-mayıs yağışlarının olumsuz etkilemesi hastalık risk değerini geçen senenin neredeyse 10 katına çıkardı. Bu durumu bütün pamuk illerinde ve sahada birebir görme fırsatımız oldu. Burada kullanılan ilaçlar ise yeterli derecede etkili olmadı. Bu olumsuzluklar da pamuk veriminin düşmesinde önemli etkenler oldu” diye konuştu.
Türkiye’nin geçen seneki kültür pamuk verim ortalamasının 520 kilogram olduğunu aktaran Balçık, “Bu sene bu ancak 400-450 kilogram arasında olabilir. Sıcaklık faktörü de yazın aşırı gece sıcaklıkları meydana geldi. Gece olması gerekenin 5-6 derece üzerinde sıcaklıklar oldu. Bunlar da üzerinde pamuk kozasının dökülmesine ve verimin düşmesinde ikinci önemli faktör olarak karşımıza çıktı” dedi.
“Yerli pamuk fiyatı uluslararasına göre yüzde 30 daha düşük”
Üreticilerin, pamuk fiyatlarının düşük olmasından dolayı zarar ettiğini belirten Balçık, “Türkiye’deki pamuk fiyatı uluslararasına göre yüzde 30 daha düşük. Pamuğun uluslararası fiyatı 58-60 TL arasında. Türkiye’deki yerli pamuğun fiyatı ise 45 TL. Aradaki bu fark üreticinin zarar etmesine sebep oluyor. Çünkü 45 TL’lik lif pamuk fiyatı Türkiye’deki yerli üreticinin maliyetini bile karşılamıyor. Ancak yerli pamuğu 59-60 TL’den satabilecek ortam yaratılırsa üretici sıkıntı çekmez. Türkiye’nin özel şartları şu anda üreticimizi ve pamuk sektörünü olumsuz etkilemiş durumda” diye konuştu.
“Pamuğa iç piyasada talep yok”
Yerli pamuğun fiyatının düşük olmasını etkileyen faktörleri anlatan Balçık, “Türkiye’de yaşanılan 6 Şubat depremi, ilk iplik sanayisinin yüzde 35-40’ını temsil eden Kahramanmaraş’taki işletmelerin yıkılmasına neden oldu. Şu anda iç piyasada pamuğa talep yok denecek kadar az. Pamuğu alıp işleyecek, iplik yapacak yeterli sayıda işletme yok. Sadece Kahramanmaraş’taki fabrikaların yıkılması tek başına bir sebep değil. Talebin düşük olmasının bir diğer nedeni ise Avrupa Birliği’ndeki durgunluk, tüketici davranışlarının değişmesi olarak gösterilebilir” ifadelerini kullandı.
“Yerli pamuk ihraç edebilir”
İthal etmek yerine yerli pamuğun yurt dışına ihraç edilmesi gerektiğini vurgulayan Balçık, “Fark ödemesi desteğinin de 4,60 TL çıkarılması lazım. Bu ay içerisinde, geçen hafta açıklanan tarım ürünleri destekleme tebliği Cumhurbaşkanı kararı olarak açıklandı. Burada pamuk için öngörülen 1,60 TL fark ödemesi desteğinin geçen seneki gibi aynı miktarda bırakılması şu anda üreticide büyük bir hayal kırıklığı oluşturmuş durumda. Bugün üreticiler arasında en fazla konuşulan konulardan biri bu ve düzenlenmesi gerekiyor” dedi.
