Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), ekonomi çevreleri ve sektör tarafından ilgiyle takip edilen İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun Ekim 2023 sayısını yayımladı.
‘Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına Girerken Gündem; Ekonomik Sorunlar’ başlıklı analizde, küresel ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne ilişkin veriler değerlendirildi.
İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun 2023 yılı Ekim sayısında, deprem bölgesinde yeniden inşa amacıyla artan faaliyetlerle birlikte inşaat sektörünün, yılın ilk 2 çeyrek döneminde sırasıyla yüzde 4,5 ve yüzde 6,2 oranlarında büyümesinin önemi belirtilse de “Milli gelirden aldığı pay 2016 yılında yüzde 9’un üzerinde olan inşaat sektöründeki görünüm geçtiğimiz yılların çok gerisinde. Konut dışı inşaat faaliyetlerinde ülke genelinde büyüme gözlemlenmemekte olup; kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında gelecek yıl zorunlu haller dışında Yatırım Programına yeni proje alınmayacak olması, sektör için ileriye dönük büyük bir darboğaz yarattı” tespitine yer verildi.
Toplam nakdi kredi hacmi 752,1 milyar TL
Sektörün yaşadığı girdi maliyetlerindeki büyük artışlar, kamu yatırımlarında ödenek yetersizliği, hak ediş tahsilatlarındaki gecikmeler, krediye erişimde kısıtlamalar ve sektörde nitelikli işgücü bulunmaması sorunlarına dikkat çeken raporda, kamu projeleri üstlenmiş olan müteahhitlik firmalarının maliyetlerdeki artış nedeniyle fiyat farkı, tasfiye ve süre uzatımı konularında düzenleme ihtiyacının son derece arttığı vurgulandı. Kamuda 2024 yılına ait yatırım programı hazırlıkları çerçevesinde projelerin önceliklendirilmesi kararının da tasfiye hakkı ile desteklenebileceği değerlendirildiği belirtildi.
Raporda, “Son dönemde benimsenen politika değişikliği ile faiz oranlarının yükselmesi, bankaların kredi verme iştahının da düşük seyretmesiyle finansmana erişim sorunu arttı. Bununla birlikte Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Temmuz 2023 verilerine göre; sektörün toplam nakdi kredi hacmi önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 40 artarak 752,1 milyar TL oldu ve sektörde takipteki kredi oranı yüzde 3,3. Sektörün kullandığı kredilerdeki artış, Temmuz 2021-2022 döneminde ise yüzde 60 dolayındaydı. Hızlı faiz artışları çerçevesinde ilerleyen dönemde sektör için kaynak temini sorunu daha fazla artacak” değerlendirmelerinde bulunuldu.
Kısa vadede konut fiyatlarında dengelenme beklenmiyor
Makroekonomik gelişmelerin, konut fiyatlarında yakın zamanda dengelenme yaşanması beklentisini desteklemediği, hükümetin bu konuda önlemler almaya hazırlandığının takip edildiğinin kaydedildiği raporda, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki tarafından 11 Eylül 2023 tarihinde yapılan açıklamada, konut arzının artırılması, vatandaşın konuta erişiminin kolaylaştırılması ve kiraların düşmesi amacıyla hazine arazilerinin imara açılacağı dile getirildi. Bu adım olumlu olmakla birlikte etkilerinin bugünden yarına değil daha orta vadede konut arzına dönmesi söz konusu olacak. Yaklaşan yerel seçimlerle birlikte özellikle ilk el satışların desteklenmesine yönelik bir konut kampanyası beklentisi de mevcut. Diğer taraftan ikinci konut alımında BDDK, kredi kullanım oranına sınırlama getirildi” denildi.
“Dönüşüm maliyetleri vatandaşın sırtına yüklenmemeli”
Deprem bölgesindeki yeniden inşa çalışmalarının planlı ve denetimli biçimde yürütülmesinin büyük önem taşıdığı vurgulanan raporda, şu ifadelere yer verildi: “Ülke genelindeki yapıların depreme dayanıklı biçimde dönüşümden geçirilmesine duyulan ihtiyaç da büyük. Özellikle şehir merkezlerinde eski konut stokunun yenilenmesi sektör için fırsat sunuyor. Binaların dönüşüme girebilmesi için arsa payı sahiplerinin 2’de 3 olan onayının yüzde 51 oranına çekilmesinin sinyallerinin verilmiş olması, sürecin hızlandırılması açısından olumlu olurken; enflasyonist ortamda dönüşümün tüm maliyetinin vatandaşın sırtına yüklenmemesi için alternatif çözümler geliştirilmesi önemli.”
Sektör, ilk 9 ayda 12,9 milyar $’lık proje üstlendi
Türk inşaat sektörü, bu yılın ilk 9 ayında yurt dışında 12,9 milyar dolar tutarında 185 proje üstlendi. Böylece sektörün ilk kez 1972 yılında Libya ile yurt dışı pazara açılmasından bu yana ulaştığı uluslararası proje portföyü büyüklüğü, 135 ülkede üstlenilen 11 bin 837 projeyle toplam 486 milyar doları oldu.
Türk inşaat sektörü, faaliyet bölgesinde savaş kaynaklı olarak yaşadığı kaybı Körfez açılımıyla kapatmayı hedefliyor. Körfez ülkeleriyle son dönemde yeniden gelişmeye başlayan siyasi ilişkiler kapsamında Suudi Arabistan öne çıkmakta olup, söz konusu hedef doğrultusunda bu pazara yönelik olarak TMB koordinasyonunda çalışmalar gerçekleştiriliyor. Geçmiş yıllarda sektör için geleneksel pazarlardan biri olan Suudi Arabistan, Türk yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde 25,5 milyar dolar tutarındaki 394 proje ile altıncı ülke konumunda yer alıyor.
33,3 milyar dolarlık projeyle Irak, Orta Doğu’da 1’inci
Geleneksel pazarlardan bir diğeri olan Irak’ın da önümüzdeki dönemde Türk müteahhitleri için yeni fırsatlar sunabileceği değerlendiriliyor. Irak, 33,3 milyar dolarlık projeyle Orta Doğu’da 1’inci, dünyada 3’üncü büyük pazar olarak öne çıkıyor. Türk müteahhitlik firmaları Irak’ta gündemde olan şehir alt yapısı iyileştirme ve yenileme ile konut projeleri, Kalkınma Yolu kapsamındaki kuzey-güney demiryolu ve otoyol projesinin yanı sıra hastane yapım ve işletme projeleri ile de yakından ilgileniyor. Ülkeye kısa süre içinde farklı alanlara yönelik 2 ayrı müteahhitlik heyeti ziyareti daha düzenlenmesi gündemde yer alıyor.
Artan girdi maliyetlerinin yükü öne çıkıyor
Son yıllarda inşaat sektöründe gerek küresel gerek ulusal bazda yaşanan gelişmelerle beklenmedik biçimde artan girdi maliyetleri yükü öne çıkıyor. Salgının etkileri ve döviz kurundaki artışla birlikte 2021 yılında temel girdi maliyetlerinde yüzde 150 düzeyine varan fiyat artışları yaşandığı görüldü. Ardından ortaya çıkan Rusya-Ukrayna savaşıyla küresel çapta artan emtia kriziyle de 2022 yılında bu oranın yüzde 170’i aştığı izlendi. Enerjiye ve ithalata bağımlı yapısı nedeniyle sorunun sürdüğü sektörde, öne çıkan girdilerdeki maliyet artışına ocak ayları itibarıyla bakıldığında örneğin inşaat demirinde fiyat artışının 2022 yılında yüzde 104, 2023 yılında yüzde 41 ve döviz kurundaki hızlı artışa kadar Mayıs 2022 – Mayıs 2023 döneminde yüzde 7 olduğu izlendi; diğer taraftan 2022 ve 2023 Mayıs ayları itibarıyla hazır beton ve çimentoda fiyat artışlarının sırasıyla yüzde 134 ve yüzde 147 olduğu görüldü.
İlk el konut satışı yüzde 9,5 azaldı
2023 yılının ağustos ayına gelindiğinde, yılın en yüksek aylık satış adedi yakalanmış olsa da konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,1 azalarak 122 bin 91’e geriledi. Faiz oranlarındaki artışla birlikte ipotekli konut satışları ağustosta yüzde 26,1 düşmüş, böylece toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 13,4 olarak gerçekleşti. Kredilere erişimde sınırlamaların artmasının yanı sıra son aylarda mevduat faizlerinde yaşanan yükseliş de bu satışlar üzerinde baskı yaratıyor. Ekonomiye ve sektöre etkileri bakımından esasen incelenen ilk el konut satış sayısı da yüzde 9,5 azaldı, satışlar içindeki payı yüzde 28,9 oldu.
Bölgedeki gelişmelerin ağırlıklı etkisiyle yabancı talebindeki büyük artışın ardından yurt dışı yerleşiklerin Türkiye’den konut alımı azalıyor. Ağustosta yabancılara yapılan konut satışları, yüzde 42 azalarak 3 bin 58 oldu. Deprem ve ardından seçim gündeminde oluşan belirsizlikle yurt dışı yerleşiklere satışlarda gerileme mayıs ayında yüzde 50’ye yaklaştı. Toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan satışların payı halihazırda yüzde 2,5 oldu.