İzmir’de 250 bin sokak emekçisinin geçimini sokaklardan sağladığını belirten Laçin, hiçbir sağlık ve sosyal güvenceye sahip olmayan bu kesimin bir an önce güvenceye kavuşması gerektiğini belirtti
İzmir Seyyar Satıcılar Derneği, seyyar esnafı, sokak emekçileri ve güvencesiz çalışanların sorunları ile taleplerine ilişkin basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan İzmir Seyyar Satıcılar Derneği Başkanı Evren Laçin, ülke genelinde 8 milyon, İzmir’de ise 250 bin sokak emekçisinin geçimini sokaklardan sağladığını belirterek, hiçbir sağlık ve sosyal güvenceye sahip olmayan bu kesimin bir an önce güvenceye kavuşması gerektiğini belirtti. Sokak emekçilerini de kapsayan ‘Esnaf Bakanlığı’ kurulmasını talep ettiklerini aktaran Laçin, “Belediyeler bünyesinde de Esnaf-Sanatkar Daire Başkanlığı oluşturulmalı. Dijital kayıt sistemleriyle kayıt altına alınarak sokaklarda, pazar yerlerinde sokak satıcıları belediyelere işgaliye ve devlete vergi ödeyip kayıtlı hale getirilmeli” dedi.
“İnsan onuruna yaraşır çalışma hakkı tanınmalı”
İkinci el ürün satan esnafa kapalı pazaryerlerinde haftanın bir günü faaliyet izni verilmesi gerektiğini vurgulayan Laçin, şu sözlere yer verdi: “Geri Dönüşüm sektöründe sokaklar daha aktif kullanılıp üretimin yeniden kullanılabilir malzemelerle yapılması sağlanmalı. İnsan onuruna yaraşır çalışma hakkı tanınarak çalışma yerleri ve koşullarını sokak emekçileriyle birlikte belirlenmeli. Seyyar esnaflar kendi oda ve birliklerini kurmalı, belediyeler ve ilgili bakanlıklar bu konuda kolaylaştırıcı olmalı. Eğitim hakkı sokak esnafının da yararlanacağı şekilde düzenlenmeli. Sokaklarda çalışan çocuklar başta olmak üzere tüm sokak çalışanları için onların durumlarına uygun eğitim programları hazırlanmalı. Seyyar esnafına mali destek programı uygulanmalı. Faaliyetlerini üye oldukları dernek, kooperatif ve oda üzerinden sürdüren esnafa mali destek verilmeli. Seyyar esnafın oda ve derneklere olan aidat borcu için sicil affı çıkarılarak silinmeli. Seyyar esnafa kesilen tüm cezalar af edilmeli, vergi borçları silinmeli. 8 milyon Sokak emekçimiz milli ekonomiye ödedikleri vergiler oranında bütçeden hak ettikleri payı almalı.”
“Seyyar satıcıların ülke ekonomisine bir günlük katkısı 1 milyar TL”
Osmanlı’dan bugüne sokakların rengi olan Seyyar Satıcıların, dünyanın her ülkesinde ekonomiye katkı sunduğunu ve sokaklara renk ve lezzet getirdiğini belirten Laçin, “Ülke genelindeki seyyar satıcıların ülke ekonomisine bir günlük katkısı 1 milyar TL’yi, yılda ise 200 milyar TL’yi geçiyor. Vatandaşların alım gücünün düşmesi hem sabit esnafı hem de sokak emekçilerini çok zorladı ve artık dayanacak gücü kalmadı. Ekmek teknesi müzik aletlerini satarak evini geçindirmeye çalışan müzisyenler bile var aramızda. Bugün kentin önemli meydanlarında Büyükşehir Belediyemiz tarafından eğitimden geçirilerek belgelendirilen üyelerimiz mısır, kestane, çiçek gibi ürünleri tek tip araç ve tek tip kıyafetiyle zabıta korkusu yaşamadan satıyor. Biz kesinlikle sabit esnafın olduğu yerlerde çalışmıyoruz. Onların işine engel olmuyoruz. Bizlere gösterilen alanlarda denetlenebilir ve hijyenik koşullarda vatandaşlarımıza sokak lezzetlerini sunuyoruz” ifadesine yer verdi.
“Sokak emekçileri, meclis üyesi olarak görülmeli”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer döneminde hayata geçirilen çalışmalarla sokak emekçilerinin önünün açıldığını belirten Menderes Belediye Başkan Aday Adayı Prof. Dr. Osman Sirkeci, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 600 vekil arasında onlarca avukat onlarca doktor ve iş insanı yer alırken 2,4 milyon sendikalı işçiden bir temsilci dahi milletin vekili olamadı. Henüz örgütlenmenin çok başında olan 8 milyon güvencesiz sokak emekçilerinden de tüm çabalarına rağmen 600 vekil arasında onların sesi, sözcüsü olacak bir vekil dahi kendisine yer bulamadı. Bu muhteşem sosyal, siyasal, kültürel düğünde bir avukatın, bir doktorun, bir iş insanının belediye başkanı, belediye meclis üyesi olması ne kadar doğal ise toplumun diğer tabakalarını oluşturan ev kadınlarının, emeklilerin, çiftçilerin, esnafın, sokak emekçilerinin, meclis üyesi, belediye başkanı olmaları da o kadar doğal olmalı. TÜİK verilerine göre çalışan 32 milyon kişiden sadece 22,9 milyonu sosyal güvenceli. Kalan 10 milyonu devletin kendi kaynaklarına göre de güvenceden yoksun. Bir de bu rakamlara dahil olmayan esnafıyla, seyyar esnafıyla, temizlik işçisi ile, günübirlik yevmiyecisi, mevsimlik İşçisi ile 8 milyon güvencesiz çalışanımız daha var. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu da, İzmirli Sokak emekçileri örgütlenerek haklarını alma başarısına ulaşması da bunun en güzel örneği ve göstergesidir” değerlendirmesinde bulundu.