Cumartesi, Temmuz 27, 2024

Enflasyon karnemize bir bakış

Ekonomimizde enflasyon – faiz konusunda yaşanan politik yaklaşımın sonucu olarak ortaya çıkan enflasyonun gelişimi ve kısmen de geleceği konusunu bu yazı çerçevesinde incelemeye çalışacağım. Bu konuya yaklaşımım sadece matematiksel olacak ve neden – sebep ilişkisi ile ilgili herhangi bir yorumda bulunmamaya çalışacağım. Ama hepimizin bildiği gibi son iki yıldır, “enflasyon konusunda şu tarihten sonra rahatlayacağız, baz etkisi nedeniyle yüksek olan rakam şu vadeden sonra düşecek” gibi bir yaklaşım, iktidar tarafından dile getirilmekte ve bunu iki yıldır bir kaç kez söylemekte de beis görülmemekte.


Aşağıda yer alan tabloda 2021 yılının Ocak ayından başlayıp 2023’ün Kasım ayına kadar olan aylık enflasyon rakamları ve o ay için bir önceki yıla göre artışı gösteren TUİK’in sitesinden alınmış veriler yer alıyor.

202120222023
AylarAylık ArtışBir önceki yıla göre artışAylık ArtışBir önceki yıla göre artışAylık ArtışBir önceki yıla göre artış
Ocak1,6814,9711,1048,696,6557,68
Şubat0,9115,614,8154,443,1555,18
Mart1,0816,195,4661,142,2950,51
Nisan1,6817,147,2569,972,3943,68
Mayıs0,8916,592,9873,500,0439,59
Haziran1,9417,534,9578,623,9238,21
Temmuz1,8018,952,3779,609,4947,83
Ağustos1,1219,251,4680,219,0958,94
Eylül1,2519,583,0883,454,7561,53
Ekim2,3919,893,5485,513,4361,36
Kasım3,5121,312,8884,393,2861,98
Aralık13,5836,081,1864,27

Aylık artışlara baktığımızda, Ocak 2021’de aylık %1,68 ve yıllık %14,97 olan enflasyon, yıl sonunda aylık %13,58 ve yıllık %36,08’e yükseliyor. Bu rakamlarda ipin Aralık ayında koptuğu net olarak gözüküyor. Bu rakamlar çerçevesinde Kasım sonu yıllık enflasyon %21,31 iken Aralık sonunda %36,08’e fırlıyor.

2022 yılına girdiğimizde zaten normal olarak yüksek olan Ocak ayı enflasyonu burada aylık %11,1 olarak belirleniyor ve yıllık enflasyon da %48,69’a yükseliyor. O tarihten sonra da Ekim sonuna kadar yükselmeye devam ediyor ve %85,51’e ulaşıyor. Burada baz etkisinin negatif etki yaptığını görüyoruz. Örneğin Şubat 2021’de aylık enflasyon %0,91 iken, Şubat 22’de %4,81’e yükseliyor. Ekim sonuna kadar da 2022 yılının aylık artışları 2021’in hep üstünde seyrediyor, ta ki Kasım 2022’ye gelene kadar. O ay 2021 Kasım’ında %3,51 olan aylık enflasyon 2022’de %2,88’e geriliyor ve yıllık enflasyon da 2021’in başından beri ilk kez gerileyerek %85,51’den %84,39’a az da olsa düşüyor. Bu noktada baz etkisi devreye giriyor ve Aralık 2021’de %13,58 olan aylık enflasyon Aralık 2022’de %1,18’e gerileyince yıllık enflasyon da 20 puandan fazla gerileyerek %64,27’ye iniyor.

Baz etkisinin bu müspet sonucu seçimler sonrası Haziran sonuna kadar devam ediyor. Seçim sonucu belli olduktan sonra ekonomi kadrosunda yapılan değişiklik. ekonomiyi yönetenler tarafından ifade edilen “rasyonel” yaklaşıma dönülmesi sonucu bir anda yön değiştiriyor ve Temmuz’da %9,49 ve Ağustos’ta %9,09 artışlar ile Haziran ayında %38,21’e kadar gerilemiş olan yıllık enflasyon Ağustos sonunda tekrar %58,94’e yükseliyor ve Kasım sonunda da %61,98’e erişiyor. Yıl ortasındaki bu sert yükselişin, tabi ki seçim öncesi baskı altında tutulan dövizin bir anda yükselmesi, yapılmayan zamların yapılması ve ücret ayarlamalarının da etkisi ile bu noktaya geldiğini kabul etmek gerekir.

Kanımca Aralık ayında da bu yükseliş devam edecek gibi gözüküyor zira 2022 Aralık enflasyonu sadece %1,18 olarak çıkmıştı. Bu yıl sonunda bu rakamın daha yüksek çıkacağını, dolayısıyla da yıl sonu TUİK rakamları ile enflasyonun %63’e yakın bir rakama ulaşacağını tahmin ediyorum. Örneğin Aralık ayında bu rakam %3 olursa, yıllık enflasyon da 2023’ü %64,85 ile bitirmiş olacak. Yani geçen yıl sonu oluşan %64,27’den bile belki daha fazla olacak.

Enflasyonun artış hızında da bir gerileme olduğu gözleniyor. Nitekim Ağustos’da %9,09 olan aylık artış, her ay azalarak Kasım sonunda %3,28’e gerilemiş durumda. Ancak Ocak 2023’de %6,65 olan fiyat artışının 2024 Ocak ayında bunun üzerinde çıkma ihtimali de yüksek görülüyor. Yıl başında %58,46 olarak belirlenen yeniden değerleme oranına göre yapılacak artışlar, asgari ücrete yapılacak zam gibi faktörlerin de etkisiyle büyük olasılıkla aylık %6,65’in üzerine çıkma durumu yaratacaktır.

Tabloya baktığımızda özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın neden Temmuz’dan itibaren rahatlayacağız ve enflasyon düşecek şeklinde yaptığı açıklamanın arkasındaki sebebi de görüyoruz. Zira 2024’ün Temmuz ve Ağustos aylarında, bu yıl gerçekleşen %9,49 ve %9,09 oranında artış rakamları yıllık enflasyon hesaplamasında devre dışı kalacak ve 2021 Aralık’ta %13,58, Ocak 2022’de %11,1 aylık rakamlarının devre dışı kalmasından sonra yıllık enflasyon nasıl %84,39’undan %57,68’e düştüyse, 2024’ün Eylül ayında da %60’lar seviyesinden bir ay içinde %40’lara doğru gerileyen bir enflasyon görmemiz mümkün olacak.

Ancak Türk ekonomisinin son iki yılda yaşadığı süreç, konuya talep açısından baktığımızda da bir kısır döngü olarak dışa yansıyor. Talep artışı enflasyonu körüklerken, enflasyon da talep artışını körüklüyor. O nedenle yukarıdaki rakamlara dayalı analizin gidişatını değiştirecek bir çok faktörün de mevcut olduğunu unutmayalım. Tabi bu faktörlerin içinde olmayacağını umduğumuz en önemli olay, yönetimin başındaki Erdoğan’ın fikrini değiştirip, Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’i rasyonel olarak adlandırdığı yoldan döndürmesidir.


Not:
Bu yazıyı yazdıktan sonra HalkTV haberlerinde TCMB’nin bir anket sonrası yıl sonu enflasyonunun %67,23 olarak çıktığı yer aldı. Bu rakama ulaşabilmek için Aralık ayı enflasyonunun %4,46 olması gerekiyor. Bu rakam dikkate alınırsa son altı ay enflasyonu %39,62 oluyor. Şayet %3’de kalırsa da bu rakam %37,67’ye geriliyor. (6 aylık oran emekli maaşı artışını gösteriyor)

Ahmet Sükûti Tükel

Diğer Yazarlar