Mobilya Dernekleri Federasyonu’nun (MOSFED) desteğiyle 23–28 Ocak 2024 tarihlerinde düzenlenecek olan Uluslararası İstanbul Mobilya Fuarı’nı (IIFF), 30 bini yabancı olmak üzere toplam 200 bin sektör profesyonelinin ziyaret etmesi bekleniyor. Dünyanın üçüncü, Avrupa’nın ise en büyük mobilya organizasyonu olarak kabul gören fuar için geri sayım devam ederken MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, 2024 yılında yumuşak çizgiler ve organik formların merkezde olacağının altını çizdi.
2024 tasarımlarının insanlara yaşam alanlarında istedikleri stili yaratma imkanı tanıyacağını söyleyen Güleç, “60’ların stilinden esinleri tasarımlarda çokça göreceğiz. Geometrik vintage, art deco ve floral çizgilerin yanı sıra nervürlü ve yivli cam ve seramikler de öne çıkacak. Renkler konusuna baktığımızda sakinleştirici, rahat ve ferah iç mekanlar için doğadan ilham alan tonlar ön plana çıkarken parlak renkler de varlığını koruyacak. Ayrıca hardal sarısı, ten rengi, kil tipi pembeler, pişmiş toprak tonları gibi vintage esintili renkler ve kırmızı, kobalt, mavi, magenta, menekşe gibi güçlü ve cesur renkler de göz alıcı yapılarıyla ön planda olacak” dedi.
“Gümüş tonlarına yönelim artacak”
Yumuşaklık hissi ile zarafet ve estetiği bir arada barındıran kumaşların mobilyadaki hakimiyetinin devam edeceğine dikkat çeken Güleç, “Son on yılın pirinç hakimiyeti sonrası 2024 yılından itibaren gümüş tonlarına artan yönelimi göreceğiz. Kromun lüks hissettiren minimalist yapısının yanı sıra alüminyum malzemenin sürdürülebilir yanı ile ön plana çıkıyor. Koyu renkli ahşap mobilyalarda da tıpkı renk, çizgi ve desenlerle karşımıza çıkan zamansızlık çok daha gözle görünür olacak” ifadelerine yer verdi.
Yaşam alanlarında sürdürülebilir ve çevre dostu ürünlerin artık daha çok tercih edildiğini belirten Güleç, “Çevre bilinci günümüzde önem taşıyor, karbon ayak izini azaltmak için geri dönüştürülmüş malzemeler kullanarak enerji tasarruflu tasarımları teşvik etmek de artık vazgeçilmezler arasında. Bu nedenle fuarda da mantar ve geri kazandırılmış ahşap başta olmak üzere birçok alternatif öne çıkacak. Ahşap, taş, deri ve organik kumaşlar gibi malzemelerin kullanılması mekanlara hem sıcak ve davetkar hem de doğal bir atmosfer kazandıracak” diye konuştu.
“Katlanabilen tasarımlar popülerleşiyor”
Pandemi sonrasında evlerin birer ofis görevi gördüğünü ve bu nedenle işlevselliğin önem taşıdığını belirten Güleç, “Mevcut alanları en iyi şekilde değerlendirebilmeyi sağlayan, farklı ihtiyaçlara uyum sağlayabilen, katlanabilen ve dönüşebilen tasarımlar da popülerleşiyor. Dönüştürülebilir ve akıllı depolama çözümleriyle küçük evlerin işlevselliğini artıran mobilyalar gelecek yıl trendlerde daha çok varlık gösterecek. Tabii dijital bir çağda yaşadığımızı da göz ardı etmememiz gerekiyor. Akıllı cihazların yaşamımızı kolaylaştırdığı kadar iç mekanlarda kullanılan mobilyaların teknolojiye entegre edilmesi önem taşıyor” açıklamasında bulundu.
