Cuma, Eylül 20, 2024

Nakliye krizi derinleşiyor

Turizm ve taşımacılık sektörlerinin 2024 yılında öneminin artacağını belirten Öztürk, deniz turizmini, deniz taşımacılığını ve lojistiği önceleyecek adımlara ihtiyaç olduğunu vurguladı


İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi ocak ayı olağan meclis toplantısı DTO İzmir Şubesi Meclis Başkanı Argun Gündüç idaresinde gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan DTO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, “Ortadoğu’da Filistin-İsrail savaşının, misillemeler ile bölgesel bir savaşa dönme ihtimali herkesi büyük endişeye sevk ediyor. Kızıldeniz’deki gemilere saldırıdan kaynaklanan nakliye krizi ise derinleşerek devam ediyor. Konteyner hatlarından sonra enerji firmaları da Süveyş geçişlerini iptal etmeye başladı. PortWatch veri tabanına göre Babül Mendep Boğazı’nda ticaret hacmi 21 Ocak ile biten haftada geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 59 azaldı. Denizcilik firmaları Arap Yarımadası üzerinden demiryolu/karayolu ağı ile Kızıldeniz geçişini by-pass ederek müşterilerine hizmet vermeye çalışıyorlar” sözlerine yer verdi.


“Navlun fiyatları 8 haftadır sürekli artıyor”

Navlun fiyatlarının 8 haftadır sürekli arttığını dile getiren Öztürk, “Drewry Dünya Konteyner Endeksi’ne göre 40’lık konteyner spot navlunları 30 Kasım’da bin 382 dolar seviyesinde iken, 25 Ocak itibarıyla 3 bin 964 dolara yükseldi. Yine 30 Kasım’da bin 397 dolar olan Şangay-Cenova hattında spot konteyner navlunu 6 bin 365 dolara kadar çıktı. Konteyner gemi kapasite arzı fazlalığı, navlunlardaki artışı pandemi dönemi seviyelerinin altında tutuyor. Buna karşı teslimat sürelerinin uzaması, ekipman eksikliği ve boş konteyner pozisyonlamasındaki sıkıntılar Avrupa’daki üretim tesislerinde sıkıntılar yaratıyor. Geçtiğimiz günlerde hatlar, boş konteyner ek ücreti de yansıtmaya başladı. Ayrıca pandemide olduğu gibi özellikle Avrupa limanlarında yeni bir tıkanıklık yaşanabilir. Bu gelişmelerin ülkemiz limanlarını ve ticaret yollarını nasıl etkileyeceğini öngörmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.


“Bölgemizde 1 milyon 885 bin TEU konteyner elleçlendi”

Türkiye’nin 2024 yılında 267 milyar dolar mal ihracatı ve 135 milyar dolar hizmet ihracatı olmak üzere ihracatın 400 milyar doların üzerine çıkarılmasının hedeflendiğini vurgulayan Öztürk, “İhracatçılar, artan TL maliyetleri ve daralan dış pazarlardan dolayı rekabetçi kur talebini sürekli gündemde tutmaya devam ediyor. Belirlenen hedefleri ve dünyadaki gelişmeleri dikkate aldığımızda, hizmet ihracatının en büyük kalemleri olan ve bizim de faaliyet alanımızı oluşturan turizm ve taşımacılık sektörlerinin 2024 yılında önemi daha da artacak. Dolayısıyla deniz turizmini, deniz taşımacılığını ve lojistiği önceleyecek adımlara ihtiyaç var” diye konuştu.

Öztürk, “İç talebin daraldığı, ihracat pazarlarının yavaşladığı bir periyodda, ülkemiz limanlarında geçen yıl 12 milyon 557 bin TEU konteyner, bölgemiz konteyner limanlarında 1 milyon 885 bin TEU konteyner elleçlendi” dedi.


“İç pazarın daralması yeni sıkıntılara yol açabilir”

Dünyadaki jeopolitik gelişmeler açısından oldukça fırtınalı bir ayı geride bıraktıklarını belirten Öztürk, “Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlamak için geçen hafta gösterge faizini yüzde 45 oranına kadar yükseltti. Piyasayı soğutma önlemlerinin çarşıda pazarda alışverişe ve istihdama etkisi hissedilmeye başlandı. Reel sektör, piyasada canlanma beklentilerini yılın ikinci yarısına ertelerken, yerel seçim sonrası daha sıkı bir para politikası bekleyenler de çoğalıyor. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın raporuna göre 2023’te yüzde 4,2 olacağı tahmin edilen büyüme oranı, 2024’te ciddi şekilde yavaşlayarak yüzde 3,2’ye kadar gerileyecek. İç pazarın daralması ve gelir dağılımındaki bozulma, yeni sıkıntılara yol açabilir” diye konuştu.


“Lojistik sektöründe küresel satın almalar devam ediyor”

Bu gelişmelerin, ülkemizin üzerinde bulunduğu Orta Koridor’un önemini de artırdığını belirten Öztürk, “Türkiye’yi Irak üzerinden Basra Körfezi’ne bağlaması planlanan Kalkınma Yolu Koridoru ve Orta Asya taşımaları için önem taşıyan Zengezur Koridoru gibi adımlar çok daha stratejik niteliğe büründü. Küresel tedarik zincirinde yaşanan bozulmanın Türk sanayicisi ve ihracatçısı için fırsat mı yoksa negatif bir durum mu olduğu tartışmasının ötesine geçerek, ülkemizi küresel taşımacılık koridorlarına bağlayacak düzenlemeleri ve yatırımları gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

Taşımacılık sektörünün jeopolitik çatışmalardan kaynaklanan krizleri aşmak için çaba gösterirken, lojistik sektöründe küresel satın almalar ve birleşmelerin de hız kesmeden devam ettiğini vurgulayan Öztürk, “Küresel lojistik firmalar faaliyetlerini tek çatı altında birleştirirken, denizcilik firmaları da bünyelerine yeni lojistik firmalarını katmaya devam ediyor. Ayrıca konteyner hatlarının oluşturduğu Alyanslar, yeniden organize oluyorlar. Bu dikey yoğunlaşmaların getireceği sonuçları da Türk denizciliği açısından yakından izleyeceğiz” dedi.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM