Cuma, Eylül 20, 2024

Aile Şirketlerinde “Odaklanma” Sorunu: Mirası Sürdürmek İçin Stratejik Yaklaşımlar

Türkiye’deki şirketlerin %95’lik kısmı aile şirketidir. Bu şirketlerin ülkemiz ekonomisi açısından önemi oldukça yüksektir. Aile şirketleri ülkemiz ekonomisinin temel direğidir. Onlar hapşırırsa ülke ekonomisi zatürre olur. Kısacası Aile şirketleri ülkemiz ekonomisinin hem zayıf hem güçlü yanını hem tehditleri hem de fırsatları temsil eder.

Aile şirketleri konusunda sayısını hatırlayamadığım kadar yazılı belge okudum. Epey de deneyimim oldu.  Açık yürekle söylemek isterim ki aile şirketlerinin yönetimi, büyüğünden küçüğüne hiç de düşünüldüğü gibi kolay değildir. 

Dünyada aile şirketlerinin ortalama yaşam süresi sadece 24 yıldır. Yeni kurulan aile şirketlerinin yüzde 40’ı daha ilk beş yılda yok oluyor. Yüzde 66’sı birinci kuşakta batıyor veya el değiştiriyor. Yüzde 3,3’ü üçüncü kuşağa devredilebiliyor. Ülkemizde ise bu durum dünya ortalamalarının çok daha altındadır.

Aile şirketleri, genellikle nesiller boyunca süregelen bir mirası temsil eder. Ancak, bu mirası sürdürmek ve şirketi geleceğe taşımak, aile şirketleri için bir dizi benzersiz zorlukları da beraberinde getirir. Bir köşe yazısında tüm bu zorluklara bir seferinde değinmek elbette ki mümkün değildir. Bu nedenle bu yazımda, birçok sorunun arasında bence en önemli olduğunu düşündüğüm, aile şirketlerinin “odaklanma” sorununa değineceğim. Aile şirketlerinin karşılaştığı odaklanma sorunlarına odaklanacak ve bu zorluğun üstesinden gelmek için stratejik yaklaşımları ele alacağım.


Aile İlişkileri ve İşin Ayrılması 

Aile şirketlerinde odaklanma sorunu genellikle aile ilişkileri ile işin birbirine karışmasıyla ortaya çıkar. Aile üyelerinin iş kararlarını kişisel ilişkilerle bağdaştırmak, şirketin stratejik hedeflere odaklanmasını zorlaştırabilir. Birinci kuşakta nispeten daha az görülen bu husus takip eden kuşaklarda, iyi yönetilemezse önemli bir sorun haline gelecektir. İşin ve ailenin ayrılması için net sınırlar belirlemek, bu sorunun üstesinden gelmeye yardımcı olabilir. 


Hedef Belirlemede Belirsizlik

Bir diğer odaklanma sorunu, aile şirketlerinin belirli ve ölçülebilir hedefler koymakta zorlanmalarıdır. Belirsiz hedefler, şirketin enerjisini dağınık bir şekilde harcamasına neden olabilir. Hedeflerin net bir şekilde belirlenmesi ve tüm paydaşlarla paylaşılması, odaklanma sorununu azaltabilir. Hedef belirleme konusunda verilere dayalı bir yönetim modeli oluşturama da bu işin tuzu biberi olmaktadır. Şirketteki kararlar her bir yöneticinin kendine yakın hissettiği ya da kendi çevresindeki insanların fikirlerine daha çok itibar ettiği için objektif veriler yerine subjektif düşüncelere dayanması işlerde kararın uzamasına ve bazen yanlış olmasına sebebiyet verebilir.


Nesil Geçişleri ve Değişim Yönetimi

Nesil geçişleri, aile şirketlerinde odaklanma sorununu tetikleyen önemli bir faktördür. Kurucu kuşağın çoğu zaman içine düştüğü bir hata da kendilerinden sonra gelenlerin onlar gibi düşünmesi ve davranması gerektiği beklentisidir.   

Farklı nesiller arasındaki fikir ayrılıkları ve değişim süreçleri, şirketin stratejik hedeflere odaklanmasını engelleyebilir. Değişim yönetimi stratejileri geliştirmek ve nesil geçişlerini daha etkili bir şekilde yönetmek, odaklanma sorunlarını hafifletebilir. 


Profesyonel Yönetim ve Dışarıdan Danışmanlık

Aile şirketleri, odaklanma sorunlarını çözmek için profesyonel yönetim ve dışarıdan danışmanlık hizmetlerinden yararlanabilir. Profesyonel yönetim, iş süreçlerini düzenlemeye ve hedeflere odaklanmaya yardımcı olabilirken, dışarıdan danışmanlık aile içi dinamiklere objektif bir bakış açısı getirebilir.


Eğitim ve Gelişim Programları

Aile şirketlerinin üyelerine yönelik eğitim ve gelişim programları, iş dünyasındaki güncel gelişmeleri takip etmelerine ve stratejik hedeflere daha etkili bir şekilde odaklanmalarına yardımcı olabilir. Bu programlar, aile üyelerini profesyonel ve bireysel olarak geliştirmek adına önemli bir araçtır.

Yazımı şöyle sonlandırmak isterim.

Aile şirketlerinde odaklanma sorunu, mirasın sürdürülebilirliği açısından önemli bir engel olabilir. Ancak, belirlenmiş stratejik yaklaşımlar ve uygun çözümlerle, aile şirketleri bu zorluğun üstesinden gelebilir ve gelecek nesillere güçlü bir iş mirası bırakabilir. Odaklanma sorunlarını ele almak, aile şirketlerinin sürdürülebilir başarı ve büyüme için temel bir adımdır.

Ali Serdar Süalp

Diğer Yazarlar