Cumartesi, Kasım 23, 2024

Özet

İkinci Büyük Savaşın bitiminden(1945) sonra kurulan yeni düzende savaş dışında kalan Türkiye Cumhuriyeti için 1919-1939 döneminde küllerinden yeniden doğmak tabiri dışında dayanacak gerçeği dışında bir durumu yoktu. 

1946 Türkiye’sine ise o yirmi senedir(1919-39) bilhassa Osmanlı’da Tanzimat’tan sonra alışkanlık kesb eden tasallutu devam ettiremeyip bu kez izole öngören emperyal çevreler, mevcut yeni devletin tarihi, jeopolitik, kültürel kimlik, miras ve travmalarının üzerine hegemonik devir teslimden(Britanya-ABD) sonra Sovyet tehdidi ile yüzyılın sonuna dek ülke açısından düşe kalka gidecek bir lokma bir hırka düzeninde istikamet verdiler.

Bu kimlik belgesi; askeri açıdan ABD’ye bağımlı kalınacak bir süreci, soğuk savaş yıllarında NATO’nun güneydoğu kanadı olarak Balkanlar, Karadeniz ve Kafkasya sınırları dolayısı ile tehdidi, geri kalanı ile de Osmanlı coğrafyasından enterne edilmeyi ve hepsinden önemlisi ülke dahilinde dondurulmuş, ertelenmiş tarihi, kültürel, demokratik, ekonomik hesaplaşmaların ülke toplumu hilafına zamanı geldiğinde birer birer kullanılmak üzere ortaya çıkarılması için düzenlenmiş bir hüviyet idi.

1999’dan günümüze uzanan dönemde gerek harici, gerekse dahili zuhur edenler listesine göz atıldığında doğal olanları dahil pek az ülkenin karşı karşıya kalabileceği irili ufaklı istikrarsızlık unsurlarının varlığı ister istemez yukarıdaki hüviyetin çözülmesini murad eden zihniyetin çalışma usullerinin ortaya serilmesi için fazlasıyla yeterlidir.

17.08.1999 Gölcük Depremi, 2001-2008-2018 Ekonomik krizleri, 08.08.2015/09.03.2016 Hendek olayları, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi, Covid-19 pandemisi, Güney sınır ve sınır ötesi operasyonları, 06.02.2023 Kahramanmaraş Depremleri, listenin uzayıp giden muhtevasının büyük puntolu manşetleridir. Türkiye Cumhuriyetini direk alakadar ve duçar olduğu olayların yanında içinde bulunduğu yakın çevresinde meydana gelen Ukrayna operasyonu 2022, Kafkasya’da Karabağ savaşı, Güney’de Suriye, Irak sorunları, Gazze bombardımanları, Ortadoğu’da olası savaş tehditleri de etkilidir. 

Şurası da bir gerçek olmakla beraber Türkiye 101. yılını idrak ettiği Cumhuriyetin tarihi, fiziki, demografik, jeopolitik stratejik mevcut donanımı, geleceğe dönük hedefleri ile bölgesinde ve uluslar arası sistemin haklı olarak güçlü ve saygın üyesidir.

Demir Uzun

Diğer Yazarlar