Perşembe, Eylül 19, 2024

İş dünyası İzmir’de kentsel dönüşüm istiyor

İzmir’in deprem gerçeğine değinen iş dünyası, kentteki riskli yapıların bir an önce dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı

İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ve İzmir Ticaret Borsası (İTB) iş birliğiyle düzenlenen ‘İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayları ile Sohbet Toplantısı’ Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ’ın katılımıyla gerçekleştirildi. İzmir’in deprem gerçeğine değinen iş dünyası, kentteki riskli yapıların bir an önce dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. İş dünyası, İzmir’de ulaşım, altyapı ve kentsel dönüşümün temel sorunlar olduğunun altını çizdi. 


“Ömrünü tamamlamış yapıların dönüşümü gerekli”

İzmir’de ömrünü tamamlamış yapıların dönüşümünün gerekli olduğunu vurgulayan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener “İzmir’i depremlere dirençli bir kent olarak hazırlamak için; kentimizdeki tüm kurum ve kuruluşların bir arada çalışması noktasında hemfikiriz. Kentimiz özelinde, kıyı kesimlerinde yapı stoğumuzun eski ve zemin yapısı maalesef iyi durumda değil. Ayrıca, yüksek katlı bitişik nizam binaların dönüşmesi oldukça sınırlı. Dönüşse bile ancak parsel bazlı dönüşebiliyor. Ada bazlı dönüşümü zorunlu tutarak, gerekirse inşaat koşulları değiştirilerek, kentin hem siluetinin hem de yapı stoğunun olumlu yönde değiştirilebileceği kanaatindeyiz” diye konuştu.

Özgener, “Konutun yanı sıra işyerleri için de kentimizin ihtiyaç duyduğu dönüşümün hızlandırılmasına yönelik, üyelerimizden gelen taleplerin başında, kent içinde sıkışıp kalmış sanayi siteleri ve çarşıların daha çağdaş ve sağlıklı bir planlama çerçevesinde uygun alanlara taşınması geliyor. Son olarak, kentimiz “iyi yaşam” temasından hareket ederek dünyada sayılı sağlık turizm merkezlerinden biri haline gelme potansiyeline sahip. İnciraltı’nın bu vizyon doğrultusunda bir an önce sağlık turizmine kazandırılmasını temenni ediyoruz” diye ekledi.


“Önceliklerimizden biri kentsel dönüşüm olmalı”

İzmir’in çok şey hak ettiğini ve istediğini belirten EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ise “Ancak bu seçimler bir hizmet yarışı ve hizmet süresince yapılanları birer miras olarak görüyorum. İzmir’in sorunlarının ulaşım, altyapı, kentsel dönüşüm olduğunu söyleyebiliriz. Önceliklerimizden biri kentsel dönüşüm olması lazım. İzmir’de uzun süredir hareket etmeyen faylar mevcut. Özellikler okullar konusunda çok büyük endişelerim var. Çünkü okulların çoğu geçmişte yapılan tarihi yapılar. Şehrimiz büyüyor. İzmir bir çanak içinde. Bu çanağın Balçova’dan İnciraltı’ndan giden yolu ve bir de çevre yolu var. Bu iki yola üçüncü bağlantı yapılmasının gerekiyor. Bu da Körfez Geçişi. Uzun vadede bakılırsa körfezin altından ya da üstünden geçişin yapılmasını doğru buluyorum. Başka konu da yerelde kalkınma yani insanlar bulunduğu yerde zengin olmalı ve her türlü hizmeti alabilmeli. Tüm şehirlerimizde artık trafiğin sabahı akşamı kalmadı. Metro gibi alternatif yapıların acilen yapılması gerektiğini düşünüyorum. Dünyada ülkeden çok şehirler yaraşıyor, bizde turizm, tarım, ticaret var. Biz bunlarda başarılıyız.  Ancak sanayi de arsamız yok, tarım alanlarında elverişsiz olan ve işlevini yitirmiş yerlerin tekrar gözden geçirilip alan yaratılması gerekiyor” diye ifade etti.


“Hedeflediğimiz noktada değiliz”

İzmir’in hak ettiği yerde olmadığına dikkat çeken İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Her zaman söylerim; “İzmir’de her şeyden var ama hiçbir şeyden tam yok” diye. Her alanda potansiyelimiz var, ama hiçbir alanda potansiyelimizi tam olarak kullanamıyoruz. 10’dan fazla üniversiteye sahibiz ama başarı sıralamasında arzulanan üniversitelerimizin bireysel başarıları bir yana totalde hedeflediğimiz noktada değiliz. Bir liman kentiyiz ama limanlarımız arasında bir koordinasyon ve eşgüdüm birlikte hareket etme sinerjisi yok. Sağlık ana temasıyla iki kez EXPO adayı olduk ancak ülkemizin önemli marka hastanelerini bile kentimize çekmekte zorlanıyoruz. Uluslararası sağlık turizmi bu işi yapanların gayretiyle ilerlemeye çalışıyor. İzmir’in bir ucunda Bergama, diğer ucunda Efes gibi iki mücevhere sahibiz; denizimiz, güneşimiz, koylarımız göz kamaştırıyor ama yıllardır 1,5-2 milyon turist barajında takılıp kaldık. Kent olarak köklü kulüplere ve derin bir spor kültürüne sahibiz ama sportif başarılarda inişli çıkışlı bir yapımız var. Sanayi potansiyelimiz mevcudun çok üzerinde ama geliştirmek için yerimiz yok” dedi. 

“Trafik sorununu tamamen bitireceğiz”

Yaptığı konuşmada iş dünyasına seslenen AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “Yatırım olmadan istihdam, istihdam olmadan üretimden, üretim olmadan ihracattan, dış satım olmadan da büyümeden bahsedemeyiz. İş dünyası olarak sizler yaptığınız yatırımla, istihdam ettiğiniz personelle, üretiminizle, uluslararası pazarlardaki faaliyetlerinizle şehrimize iktisadi alanda güç katıyorsunuz. Ükemizin her başarılı alanında İzmir büyük bir paya sahip. Ülkemiz 2023 yılında 255 milyar dolar ihracat ile cumhuriyet tarihinin en büyük ihracat rakamına ulaşırken İzmir 23,8 milyar dolar ihracatla en fazla ihracat yapan üçüncü şehri oldu” dedi.

İzmir’in tarih boyunca dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden bir olduğunu vurgulayan Dağ, “Bugün de limanıyla, hava alanıyla, hinterlandıyla, doğu ve batı arasındaki köprülerden birisidir. İzmir, tarımıyla, sanayisiyle, turizmiyle önemli bir potansiyele sahip. Önümüzdeki beş yılda İzmir’e yapacağımız çok kıymetli ve büyük işler olur. Öncelikle ulaşımı hayatın akışını kolaylaştıran bir medeniyet ışığı olarak tasavvur ediyoruz. Bu konuyu sadece bir altyapın meselesi olarak değil, aynı zamanda sağlıklı toplum psikolojisinin, ekonomik kalkınmanın çevresel, sürdürülebilirliğin bir aracı olarak görüyoruz. Ayrıca iş insanları için vaktin nakit olduğunu şehir trafiğine takılmadan hızlı sirkülasyonun çok önemli olduğunun farkındayız ve bu konuda önemli projelerimiz bulunuyor. Beş yılın sonunda şehrimizin trafik sorununu tamamen bitireceğiz” diye konuştu.

“İzmir turizmde hak ettiği yerde değil”

Şehrin ekonomik kalkınmasına dair üç noktaya değinen Dağ, “Birincisi sağlık turizmi, bir diğeri yenilenebilir enerji endüstri bölgeleri ve bir tanesi de bilişim ve inovasyon. Turizm konusunda diğer şehirlere oranla geride olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor. İzmir, Türkiye turizminden 30 yıl önce yüzde 10 pay alıyorken bu oran şu anda ne yazık ki yüzde 4’e düştü. İzmir’de deniz, kum, güneş, tarih, inanç, turizmi, inanç turizmi, gastronomi kültürü, modern bir uluslararası havalimanı var. Tüm bu zenginliğe rağmen İzmir turizmde hak ettiği yerde değil. Bu alanda da birçok projemiz mevcut. Sağlık turistlerini İzmir’e çekmekle yerel ekonomiyi kalkındırmak yolunda hedeflerimizden birisi olacak” ifadelerinde bulundu.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM