Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı Yatırım ve İşletme Bölümünden Amelia U. Santos-Paulino, Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) tarafından düzenlenen “YASED Küresel Yatırım Günleri” etkinliğinde Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektörünün çok fazla yatırım çektiğini vurguladı. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin (TÇÜD) haziran ayı 4670 sayılı bültenine göre Santos-Paulino, ülkenin farklı sektörlerinde yaşanan çeşitlenme ve olgunluk aşamasının, yatırım için önemli bir fırsat sunduğunu ifade etti. Türkiye’nin yatırımcı çekmenin yanı sıra önemli bir yatırımcı olmaya başladığını ve ülke ekonomisinin ulaştığı olgunluğu görmenin çok güzel olduğunu belirten Santos-Paulino, enerji projelerinin sadece yatırım akışı açısından değil, aynı zamanda sektörde istihdam yaratılması açısından da önemli etkileri olduğuna değinerek “Fakat yatırımcıların bu sektörde faaliyet göstermeyi sürdürmelerini sağlamak, önemli yatırım ve ön yatırım planları gerektirmesi sebebiyle geleneksel bir üretim tesisini yönetmekten çok daha zor” diye konuştu.
“MB’nin politikaları yatırımcılar için olumlu sinyal veriyor”
Türkiye’nin ekonomik büyümesine katkıda bulunabilecek kaynak çeşitliliğine sahip olduğunu vurgulayan Santos-Paulino, “Ülkenin ekonomik büyümesine katkıda bulunabilecek hizmet, altyapı ve yenilenebilir enerji sektörü gibi birçok kaynağı mevcut. Ülke yenilenebilir enerji sektörüyle çok fazla yatırım çekiyor. Bu da daha fazla yatırım çekmek için büyük bir fırsat” dedi. Küresel ekonomideki çoklu kriz ortamı göz önüne alındığında, geçen yıl dünyadaki pek çok ekonomi gibi Türkiye’de de yatırım akışının yavaşladığını dile getiren Santos-Paulino, “Bu süreçte izlenen makroekonomik politikalar, özellikle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) politikaları ve Türkiye ekonomisinin çeşitlendirilmesi noktasında olumlu sinyaller verdi” dedi. Küresel jeopolitik gerilimlerin ülkelerin ekonomilerini etkilediğini aktaran Santos-Paulino, söz konusu durumun gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilirlik faktörlerini de ticaret, yatırım ve çeşitli kanallar aracılığıyla etkilediğini vurguladı.
Santos-Paulino, çeşitli zorluklara rağmen yatırım konusunda ülkeler için olumlu sonuçlanabilecek fırsatların da olduğuna işaret ederek, gelişmiş bir altyapıya sahip olmayan ülkelerin, “sürdürülebilirlik gündemi” altında yatırım çekme fırsatının olduğunu dile getirdi. Özellikle az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir kalkınma başta olmak üzere birçok sektör yatırımında diğer ülkelerin gerisinde kaldığına dikkati çeken SantosPaulino, bu ülkelerin de fırsatlardan yararlanabilecekleri ortamların yaratılması gerektiğini söyledi.
“Türkiye daha fazla yatırımcı çekebilir”
Doğrudan Yabancı Yatırım’ın (FDI) artması için çeşitli temel ekonomik göstergelerde istikrar sağlanması gerektiğini belirten Santos-Paulino, “Makroekonomik istikrar da bunlardan biri. Aynı zamanda ulusal ekosistem, ülkenin Paris Anlaşması gibi küresel belirlenmiş hedeflerle uyumlu bir vizyonunun olup olmadığı, sektörel politikalar ve ülkenin bu politikalara uyum sağlamaya devam etme durumu da bu noktada belirleyici unsur olarak karşımıza çıkıyor” diye konuştu. YASED gibi bir derneğe sahip olmanın da yatırımcıları sektöre çekmek konusunda önemli rol oynadığının altını çizen Santos-Paulino, bu gibi oluşumların yatırımcıların içinde bulunduğu ortamı daha şeffaf hale getirdiğini söyledi. Ayrıca yatırımcıların ülkelere yatırım yapmadan önce belli başlı ilkelere dikkat ettiklerini ifade ederek Santos-Paulino, “Günün sonunda yatırımcılar üç konuya bakar. Yatırımlarının geri dönüşü, kurumsal çerçeve ve ülkede faaliyet gösterecek tesis. Türkiye, diğer gelişmekte olan pazarlara kıyasla bu konularda avantajlı. Dolayısıyla, ülke böyle devam ederse, ülkede sektöre daha fazla yatırım çekme potansiyelini gerçekleştirebilir” dedi.