Salı, Temmuz 2, 2024

Özgener: Balçova’ya yeni hastane yolda

12 Haziran’da İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzelbahçe Kampüsü’nün temelini attıklarını hatırlatan Özgener, “Tamamlandığında maliyet değerinin yaklaşık 2 milyar TL’yi bulacağını öngördüğümüz kampüsümüzü, 3 yıl içinde tamamlamayı hedefliyoruz” dedi


İzmir Ticaret Odası (İZTO) haziran ayı olağan meclis toplantısı İZTO Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin Balçova Kampüsü içine ‘sağlık tesisi ve hastane’ yer alacak bir kompleks inşa edilmesine imkân veren plan notu değişikliği onaylandı ve askıya çıktığını açıkladı.

12 Haziran’da İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzelbahçe Kampüsü’nün temelini attıklarını hatırlatan Özgener, “Çevreci ve öğrenci dostu olarak tasarlanan kampüsümüz 130 bin metrekare alana yapılacak. Tamamlandığında maliyet değerinin yaklaşık 2 milyar TL’yi bulacağını öngördüğümüz kampüsümüzü, 3 yıl içinde tamamlamayı hedefliyoruz. Bu yatırım tutarı ile bir üniversite tarafından tek seferde yapılan en büyük yatırıma imza atmış olacağız” ifadelerinde bulundu. Özgener, “Ankara ziyaretimizde şu anda mevcut olan Balçova Kampüsümüz ile ilgili güzel bir gelişme yaşandı. Bir süredir ilgili Bakanlıklar nezdinde yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda Balçova Kampüsümüz içinde sağlık tesisi ve hastane yer alacak bir kompleks inşa etmemize imkan veren plan notu değişikliği onaylandı ve askıya çıktı” dedi.


“İnciraltı sağlık turizmi özelinde kente kazandırılmalı”

Toplantıda, Cemil Tugay’a iş dünyasının taleplerini ‘beklentiler dosyası’ ile ileten Özgener, “İzmir’in ekonomik hayatına kazandırılmasını düşündüğümüz İnciraltı’nın yeşil dokusunun korunarak planlanması gerektiğine dair mesajınız bizlere umut verdi. Sağlık turizmi kentimizde turizmin gelişmesi için önemli bir unsur. Bu anlamda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hazırladığı plan ile bir aşamaya gelindi. Planda; Kültürpark’ın yaklaşık 7 kat büyüklüğünde yeşil alana yer veriliyor. Konuyla ilgili ihtilafların karşılıklı diyalog içerisinde çözüme kavuşturulmasının uygun olacağını düşünüyoruz. İnciraltı ile ilgili konuları aynı masada, iş birliği ve uzlaşmacı kültür çerçevesinde çözmemiz gerektiğine inanıyor ve bu alanın ivedilikle sağlık turizmi özelinde kentimize kazandırılmasını diliyoruz” diye konuştu.

Özgener, “Dosyamızda sunduğumuz, şehrimizin simge alanlarından biri olan Kültürpark’ın günümüz gereksinimleri çerçevesinde dönüşümüne yönelik önerilerimize iş birliği içerisinde çalışmaya hazır olduğunuza dair yanıtınızdan memnuniyet duyduk. İzmirlilerin, şehrin kalbinde, doğa ile buluşacakları, müze ziyaretleri, tiyatro gösterileri ve yaratıcı etkinlikler eşliğinde aileleriyle birlikte vakit geçirebilecekleri güncel bir yaşam alanına dönüştürülmesinin önem taşıdığını düşünüyoruz” sözlerine yer verdi.


“Cemal Gürsel Askeri Kışlası’nın, sanayi sitesi olması için onay verildi”

Ankara temaslarında önemli kazanımlar elde ettiklerini belirten Özgener, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ile Balçova Kampüsü ve Kemalpaşa Lojistik Merkezimizin imar planlarını, merkez ilçelerimizde mühendislik hizmet almamış yapıların ada bazında kentsel dönüşümünün sağlanması konularını istişare ettik. Yeni iş alanlarının yaratılması için arazilerin imar dönüşümlerini sağlayarak arsa yaratılması konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’den, Cemal Gürsel Askeri Kışlası’nın, sanayi sitesi kurulması amacıyla odamıza devredilmesi için onay verildi.  Değerleme çalışmasından sonra kısa süre içinde devir protokolü yapılması konusunda ilgili bakanlıklarla mutabık kaldık. Projemizde üyelerimize yönelik çarşı ve site içerisinde bağımsız bölümler, yönetim binası, mesleki lise ve çıraklık eğitim binaları, otopark alanları, banka, restoran, market gibi sosyal alanlar, temiz enerji tesisleri ve yeşil alanların olmasını amaçlıyoruz. Proje alanımız 1/100.000 ölçekli İzmir-Manisa Planlama Bölgesi Çevre Düzeni Planında kentsel yerleşke, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 12 Eylül 2012 tarihli kararı ile onanan 1/25.000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı’nda ve 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planında Konut Dışı Kentsel Çalışma alanı kullanımında kalıyor. Bu süreci, Büyükşehir ve Bornova Belediyeleri başta olmak üzere kentimizin meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve diğer tüm paydaşlarımız ile ortak akıl ve uzlaşmacı kültür çerçevesinde yürütmeyi, proje kapsamındaki gelişmelerle ilgili desteklerinizi almayı ve beraber hareket etmeyi diliyoruz” diye konuştu.


“Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nde imar planları onaylandı”

Kemalpaşa Lojistik Merkezi Projesi’ne değer verdiklerini aktaran Özgener, “Kemalpaşa Lojistik Merkezi ile gümrük işlemleri, limanlardaki yükleme ve boşaltma işlemleri gibi öncelikli konularımızın çözülmesiyle kentimizin ve hinterlandının lojistik anlamda gelişeceğini düşünüyoruz. Kent merkezindeki trafiğin de hissedilecek boyutta rahatlayacağını öngörüyoruz.  Ayrıca, Kemalpaşa Lojistik Merkezine ilişkin 1/5.000 Nazım İmar Planı ve 1/1.000 Uygulama İmar Planları 25 Haziran itibarıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca onaylandı” ifadelerinde bulundu.


“Yaratılacak butik müzelerle İzmir turizmi, daha iyi bir seviyeye gelecek”

İzmir Tarihi Kent Merkezi’nin müze kent olarak İzmir’e kazandırılması, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere ulaştırılmasının önem taşıdığını aktaran Özgener, “Yaratılacak butik müzeler ve turistik çekim alanları ile kentimiz turizmi, hiç şüphesiz, daha iyi bir seviyeye gelecek. İzmir’in, uluslararası platformda bilinirliğinin arttırılması ve küresel yatırım ağına dahil edilmesi adına bir yatırım atlasının ortaya çıkarılması, KOBİ’lerimizin finansman ihtiyacını karşılamaya yönelik fon sağlayıcı/aracı merkezlerin ve risk sermayesi fonlarının İzmir’e çekilmesi ve İzmir’in ekonomik profili ve yatırım olanakları hakkında yerli ve yabancı yatırımcılara yönelik bir yatırım/gayrimenkul rehberi sunulması, yatırım yapmak isteyen firmaların yatırım süreçlerinin hızlandırılması ve kolaylaştırılması adına yatırım özelindeki ticari gayrimenkulleri yatırımcı ile buluşturabilecek bir platform yaratılması başta olmak üzere daha bir çok konuda ortak akıl ile güçlü bir sinerji oluşturabileceğimiz kanaatindeyiz” sözlerine yer verdi.


Altı dolu olan bir turizm çalışması yapmanın daha doğru olduğunu aktaran Tugay, “Altyapıyı hazırlamadan turistleri getirmeye çalışırsak niteliksiz turizmin kurbanı olmaktan ileriye gidemeyiz” dedi
“İzmir her şeyden önce bir ticaret ve turizm kenti”
İzmir’in sadece bugününe değil geçmişi ve geleceğine de bakılması gerektiğini vurgulayan Tugay, “İzmir her şeyden önce bir ticaret kenti. Bir kültür, sanat, tarım, turizm kenti. Çok fazla kültürel ve tarihi mirasımız var. Ancak iyi bir altyapıya da ihtiyacımız bulunuyor. İzmir turizm kenti. İzmir’in turizm kenti olması için gereken her türlü kültürel mirasa, geçmişe, gastronomiye, sosyal yapıya sahip bir şehir. Ama altyapıyı hazırlamadan turistleri getirmeye çalışırsak niteliksiz turizmin kurbanı olmaktan ileriye gidemeyiz. Altı dolu olan bir turizm çalışması yapmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum. Öncelikle İzmirliler İzmir’de yaşarken huzur içinde, sağlıkla, şehrin nimetlerinden faydalanarak yaşasın. Sorunları halletmiş olalım. Bunlar olduğu zaman bunun arkasından ‘burası güzel bir şehirmiş’ diyerek insanlar gelecek” ifadelerini kullandı.

Tugay ayrıca turizmle ilgili çok hayali olduğunu belirterek “Diğer taraftan kentin sahip oldukları nitelikleri doğru şekilde anlatmak zorundayız. Heyet oluşturup o heyetleri şehir şehir, ülke ülke gezdirip kentimizi anlatmalıyız” dedi.
“Antik kentlere daha çok bütçe ayıracağız”
“İzmir ile ilgili hiç kimsenin hayal etmediği kadar çok şey hayal ediyorum” diyen Tugay, “Karaburun, Seferihisar, Çeşme Selçuk hepsi bizim göz bebeğimiz. Hepsiyle ilgili oradaki belediye başkanlarıyla ile daha temiz sahilleri nasıl olur, sosyal tesisleri artar bunları düşünüyoruz. Urla gastronomi şehri olma konusunda nasıl ilerlediğini biliyorum. Elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağız. Urla eşsiz benzeri olmayan gastronomi merkezi olacak. Antik kentlerimiz çoğu yer altında bulunan kültürel mirasımız. Daha hızlı çıksın diye daha çok bütçe ayıracağız” diye konuştu. 

Tugay, sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir’in sokaklarında insanların güvenle yaşadığı havasının temiz olduğu, su sıkıntısı çekmediği atıklarının sağlıklı şekilde bertaraf edildiği sosyal, sanat, kültür yaşamında ciddi katılım gösterdiği kent içinde adaletin gerçekleştiği bir şehir olmasını hayal ediyorum.”
“Afete dirençli İzmir için çalışıyoruz”
Tugay, tertemiz bir Körfez etrafında planlı, ulaşımı iyi, havası temiz bir şehir hayal ettiğini aktardı. Yeni bir Ulaşım Master Planı hazırlandığını ve bu planın 2074’e kadar kente ışık tutacağını belirten Tugay, afete dirençli İzmir için çalıştıklarını vurguladı. Tugay, “Deprem Master Planı’yla kararlı bir şekilde adımlar atılacak. İklim krizi var. Önümüzdeki günlerde yaşayacağımız kuraklığa, tarım kayıplarına hazırlıklı olmayı amaçlayan uyum çalışmasını yapmak zorundayız. Bunu yapacağız” diye konuştu.
“Barınak sayısını artırıp koşulları iyileştireceğiz ama asla öldürmeyeceğiz”
Sokak hayvanlarıyla ilgili de konuşan Tugay, “Sahipsiz hayvan her zaman kendi ve çevre sağlığı için sorun çıkabilme potansiyeli var. Hayvanların sokakta sahipsiz gezmesi aslında bizim istemediğimiz bir şey. Mutlaka kısırlaştırma yapılmalı ve sahiplendirmeliyiz. Sokakta yaşamak zorunda kalacak hayvanların da barınacakları bir sistem kurulması gerek. Sağlıksız hayvanların bulunduğu alanlarda kısırlaştırma ve tedavilerini yapıyoruz. Hiçbir hayvanı öldürmeden bu sorunla başa çıkabileceğimize inanıyoruz. Türkiye’de bunu yapmakta zorlanacak veya yapmak istemeyecek belediyeler olacaktır. İmkansızlık nedeniyle bunu yapamayacak belediyelere merkezi hükümet destek vermelidir. Bir insan başka insana zarar verince o insanı öldürüyor muyuz? Bir sokak köpeği insana zarar veriyorsa onun nedenleri bulup çözülmeli. Ben belediyeler üzerinde bir baskı kurulacağına inanıyorum biz ise barınak sayısını artırıp oradaki koşulları iyileştireceğiz ama asla onları öldürmeyeceğiz. Bunun vicdanı sorumluluğu çok. Tüm İzmirlilerden ve hayvan severlerden bize destek olmalarını istiyorum” diye konuştu.

İzmir’de ekmeğe zam, gramaj düştü fiyat arttı

Toplantıda İzmir’de ekmek fiyat tarifelerinin belirlenmesi için oylama yapılırken, 220 gram ekmeğin 200 grama düşürülmesi, 9 TL olan fiyatının da 10 TL’ye çıkması önerildi. Oylama sonucunda öneri oy birliğiyle kabul edildi. Ekmekte yeni fiyatın 1 Temmuz itibariyle geçerli olacağı belirtildi.

KAYNAKİZTO
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM