İzmir’de düzenlenen medya sektörünün sorunları ve çözüm önerileri konulu toplantıda, gazetelerin artan maliyetler nedeniyle ayakta kalmakta zorlandığına dikkat çekildi
İzmir Ticaret Odası (İZTO), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kapsamında düzenlediği ‘İzmir’de Medya Sektörünün Sorunları ve Çözüm Önerileri Toplantısı’ ile kentteki medya temsilcilerini bir araya getirdi. Toplantıda, medya sektörünün karşılaştığı zorluklar ele alınarak, basın özgürlüğü ve gazetecilerin haklarının korunmasına yönelik çözüm önerileri tartışıldı. Yerel medyanın yaşadığı ekonomik zorluklara vurgu yapılan toplantıda, sektöre verilen desteklerin artırılması gerektiğinin altı çizildi.
Maliyetlerin artması yük yaratıyor
İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Abdülhakim Bingöl, medya sektörünün toplumun doğru bilgiye ulaşmasında önemli bir rol oynadığını ancak İzmir’de yerel medya kuruluşlarının ekonomik ve yapısal zorluklarla karşılaştığını belirtti.
Artan kâğıt maliyetleri, azalan ilan gelirleri ve dijital rekabetin, gazeteler, radyolar ve televizyonların sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini belirten Bingöl, “Medya sektörü, toplumun doğru bilgiye ulaşmasında, demokratik değerlerin korunmasında ve çok sesliliğin sürdürülmesinde hayati bir rol oynuyor. Ancak, özellikle İzmir’de yerel medya kuruluşları giderek artan ekonomik ve yapısal zorluklarla mücadele etmek zorunda kalıyor. Günlük yerel gazetelerimiz, artan kâğıt maliyetleri ve azalan resmi ilan gelirleriyle büyük bir ekonomik yük altında. Bu durum, özellikle küçük ve orta ölçekli gazetelerin ayakta kalmasını zorlaştırıyor” dedi.
“Özel sektör desteği artırılsın”
Bingöl, çözüm için kamu, medya ve özel sektörün iş birliği içinde olması gerektiğini dile getirerek, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Basın İlan Kurumu (BİK) ve İletişim Başkanlığı, yerel medya sektörünün sürdürülebilirliği için önemli kuruluşlar. Ancak, yüksek uydu kiraları, artan maliyetler ve dijitalleşme baskıları gibi zorluklar, yerel medyanın ayakta kalmasını tehdit ediyor. RTÜK’ün yerel televizyonlar için uydu kiralarını düşüren destekler sunması, BİK’in resmi ilan fiyatlarını güncellemesi ve küçük gazetelere yönelik teşvikler sağlaması gerekiyor. Ayrıca, kamu kurumları ve özel sektörün, yerel medya için reklam ve ilan bütçelerini artırarak sektöre destek olmaları da büyük önem taşıyor” diye konuştu.
“Örgütlülüğün önündeki engeller kaldırılmalı”
Basın özgürlüğü alanında yaşanan çıkmazlara değinen İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Dilek Gappi ise “Basın, özgür ve bağımsız bir şekilde ulusal boyutta yeniden şekillenmeli ve örgütlülüğün önündeki engeller kaldırılmalı. Basın kartları meslek örgütleri tarafından verilmeli. Bugün, basın özgürlüğü giderek artan sansür ve gazetecilerin hedef gösterilmesiyle tehdit altında. Türkiye’de her gün ortalama iki gazeteci gözaltına alınırken, şu an 17 gazeteci tutuklu bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Basında ihtisaslaşma vurgusu
Gappi, yerel medyanın daha fazla desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Yerel gazetelerin yüzde 95’i, Basın İlan Kurumu’ndan aldıkları desteklerle ayakta duruyor, ancak bu sürdürülebilir bir çözüm değil. Sendikal örgütlenme güçlendirilmeli, ulusal ve yerel düzeyde dayanışma sağlanmalı. Ayrıca, meslek tanımı yeniden oluşturulmalı ve yerel basındaki sistemli çalışma kaybolmamalı. Mesleki örgütlülük, bu sorunların çözülmesinde temel adım. Kamu destekleri de bu noktada kritik önem taşır. Alanda deneyimli muhabir eksikliği büyük bir sorun; özellikle sağlık, tarım ve ekonomi gibi alanlarda uzmanlaşmış muhabir bulmak çok zor. Bu alanda istihdam odaklı çalışmalara ve iletişim fakültesi mezunlarına öncelik verilmesine ihtiyaç var. Pozitif ayrımcılık, bu alandaki eksiklikleri gidermek için önemli bir araç. Medya kuruluşlarının denetim altında olması gerektiğini savunuyoruz ve bu mücadeleyi sürdürdük. Son olarak, 200’ün üzerinde haber sitesi faaliyet gösteriyor, bu da bir sorun teşkil ediyor ve bu konuda Basın İlan Kurumu ile iş birliği yapılmalı. Yerel basının bağımsızlığı için yeni fonlar oluşturulmalı ve gazeteci istihdamı artırılmalı” diye ifade etti.
“Gazetecilikte kan kaybı durdurulmalı”
Türkiye Yazarlar Sendikası (TGS) İzmir Temsilcisi Özer Akdemir, Türkiye’de basın çalışanlarının sendikal örgütlenme oranının yüzde 10’un altında olduğunu belirterek, İzmir’de yalnızca üç yerel gazetenin örgütlü olduğunu vurguladı. Akdemir, “Sıkıntılara karşı örgütlü bir mücadele göstermezsek hiç şansımız yok. Sendikal mücadele, basın emekçilerinin haklarını savunmak için hayati bir öneme sahip. Son iki yılda gördüğümüz en büyük sıkıntı siyasal, sosyal, hukuki ve ekonomik nedenlerden dolayı meslekten kopuşların yaşanması. Bu kopuşların önüne geçilerek gazetecilikte yaşanan kan kaybının durdurulması gerekiyor” diyerek gazetecilerin, asgari ücretle çalıştıkları bir ortamda sendikalarla birleşerek haklarını savunmaları gerektiğini söyledi.