Vergi Müfettişleri Derneği (VMD) İstanbul’da yüzlerce bürokrat, ekonomist ve vergi denetçisinin katıldığı ‘Sürdürülebilirlik, Katılımcı Vergilendirme ve Dijital Ekonomi Zirvesi’ düzenledi. Vergi Denetim Kurulu’nun (VDK) Ataşehir yerleşkesinde üç oturum halinde gerçekleştirilen zirvede sürdürülebilirlikle ilgili yasal düzenlemeler, kurumsal sürdürülebilirlik ve yasal teşvikler ile Karbon Vergisi ve denetim sürecinde dijitalleşme konuları ele alındı. İstanbul’da düzenlenen zirvenin açılış konuşmasını yapan Vergi Müfettişleri Derneği İstanbul Şube Başkanı Bilal Yüksel, sürdürülebilir bir ekonomik sistem inşa etmek için vergilendirme politikalarının kapsayıcı ve adil olmasının büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Sürdürülebilirlik artık sadece çevresel bir hedef değil aynı zamanda ekonomik sistemin temel taşlarından biri” dedi.
Yeşil finansman modelleri ve sürdürülebilirliğin, devlet politikalarının merkezine yerleştiğine dikkati çeken Yüksel, “Ancak bu dönüşüm toplumun tüm kesimini kapsayacak şekilde gerçekleşmeli. Bu noktada katılımcı vergilendirme devreye giriyor. Vergi politikalarının sadece büyük şirketler veya devletler değil toplumun tüm kesimlerinin katkı sunduğu bir anlayışla şekillendirilmesi gerekiyor” dedi. Dijital ekonominin vergilendirme süreçlerini yeniden tanımladığını vurgulayan Yüksel, dijitalleşmenin geleneksel sınırları aşarak ekonomik büyümeyi hızlandırdığını, aynı zamanda yeni düzenlemeleri ve küresel işbirliğini de zorunlu kıldığını söyledi.
“Dijital dönüşümle mesleki ilerlemeye katkıda bulunacağız”
Vergi Müfettişleri Derneği Genel Başkanı Fatih Mustafa Olcay, 2026 yılında, tam uyum kapsamında karbon vergisinin ele alınacağını hatırlatarak, bu süreçte böyle bir etkinliğin gerçekleştirilmesinin dolayı mutluluk duyduğunu belirtti. Zirvede, katılımcı vergilendirmenin önemine vurgulayıp vergi bilincinin nasıl arttırılacağının tartışılacağını da ifade eden Olcay, “Dijital dönüşümün, veri paylaşımının ve dijital ekonomik yapının inşasının dünyaya getirilerini ve yeni düzeni ele alacağız. Bundan sonra da daha önce olduğu gibi sivil toplum alanında meslektaşlarımızı destekleyecek ve mesleki ilerlemeye katkıda bulunacağız” ifadelerini kullandı.
“Denetim, devletin ‘yitik’ fonksiyonuydu”
Vergi Denetim Kurulu (VDK) Başkanı Muhsin Atcı, yaptığı konuşmada Türkiye’nin maliye politikasının temel hedefinin sürdürülebilir bir enflasyon oranı, sürdürülebilir bir cari açık ve sürdürülebilir bir dış ticaret açığıyla ülkenin sürekli kalkındığı bir noktaya taşınabilmesi olduğunu vurguladı. Bu noktada vergi denetiminin çok önemli bir fonksiyonu olduğunu aktaran Atcı, “Sağlıklı bir vergi sisteminin en önemli göstergesi olan verginin GSYH’ya oranı geçen sene yüzde 16,8 olarak gerçekleşti. Bu oran OECD’de yüzde 30’lar seviyesinde. Şu an 2025 bütçesi içerisinde 2 trilyon civarında bir faiz ödemesi var. Dolayısıyla bütçemiz borçlanarak kendini çevirmeye başlıyor. Borç çevirme oranımız da yüzde 30’lar seviyesinde. Bu çerçeveden hareketle vergilendirme denetimini kayıt dışı ekonomiyle mücadelede ve devlet borçlanmasının yavaşlatılmasındaki en önemli unsur olarak görüyoruz. Denetim, devletimizin yitik kalmış bir fonksiyonuydu. Biz bu noktada devletin varlığını hissetmek ile mükellefiz” diye konuştu.
“Vergi sistemimizi küresel normlara göre değiştiriyoruz”
İstanbul Defterdarı Rıza Bilgiç zirvede yaptığı konuşmada, ‘çığır açıcı’ bir sürecin kendilerini beklediğini ifade ederek, “Son 200 yılda atomlar ve genler teknolojik dönüşümün ana aktörleri olarak görünüyordu. Şu an atomları tekrar manipüle etmeye döndük. Kuantum hesaplamasıyla önümüzde yepyeni bir teknolojik pencere açılmış durumda. Her teknolojik gelişme de öngörülemez sonuçları içinde barındırıyor. Nobel, dinamiti maden ocaklarının kolay açılması için yapmıştı ama sonra dinamit savaşlarda kullanıldı. Bu teknolojik değişimlerle birlikte hukuk sistemimiz ve vergi sistemimiz de değişiyor. Bu noktada bizde küresel normlara göre bir vergilendirme sistemimizi değiştiriyoruz” dedi.
“İşletmenin ödediği vergi devlete olan katkısını gösterir”
Günümüzde büyüklüğü ne olursa olsun her işletmenin şeffaf, hesap verilebilir ve sürdürülebilir bir çalışma anlayışının benimsenmesinin zorunlu hale geldiğini ifade eden Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) Başkanı Dr. Hasan Özçelik, “Bir işletmenin ödediği vergi o işletmenin topluma ve devlete olan katkısının açık göstergesi. Sürdürülebilirlik de bir şirketin sadece çevresel etkilerini değil aynı zamanda ekonomik ve sosyal sorumluluklarını nasıl yerine getireceğini kapsıyor. Bu iki kavram, şeffaf ve etik bir anlayışı belirleyen işletmeler için doğrudan bağlantılı hale geliyor” şeklinde konuştu.
Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Saymanı Cemal İbiş ise vergi, denetim, teftiş ve muhasebenin tarih boyunca dönüşümün merkezinde olduğuna dikkati çekerek, bugünkü dönüşümün ise tarihin hiçbir döneminde bu kadar hızlı olmadığını söyledi.
