Doğru yatırımların ve politik koşulların Türkiye’yi bölgesel ticarette önemli konuma getirmesi bekleniyor
ESLEM TÜRKOĞLU
İzmir’in denizcilik alanında köklü kuruluşlarından olan İzmir Deniz Nakliyecileri Derneği, 1913’ten beri faaliyetlerine devam ediyor. Deniz taşımacılığı alanında hem Türkiye hem de dünyada önemli bir yeri olan İzmir’in sektördeki konumunu güçlendirmeye çalışan Deniz Nakliyecileri Derneği, şubat ayında gerçekleştirdiği genel kurul oylamasıyla 3. kez yönetim kurulu başkanlığına Şükriye Vardar’ı seçti. Yeniden yönetim kurulu başkanı olan Şükriye Vardar, İzmir’in ticaretinin geliştirilmesi için yapılması gerekenleri anlatırken, “İzmir doğru yatırımlarla küresel ticarette daha kritik bir aktarma noktası haline gelebilir” dedi.
Yönetim Kurulu Başkanlığına yeniden seçilmesi ile ilgili düşüncelerini aktaran Şükriye Vardar, “Yenilikçi çözümler üretmeye, iş birliklerimizi güçlendirmeye ve çalışanlarımızla birlikte başarılarımızı daha da ileri taşımaya odaklanacağız. Bu süreçte şeffaflık, verimlilik ve ekip ruhunu ön planda tutarak, hep birlikte daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum” dedi.
“İzmir önemli taşımacılık merkezlerinden”
İzmir’in ticaretteki önemine değinen Vardar, “İzmir, Asya ile Avrupa arasındaki stratejik konuma sahip. 2,5 milyon TEU konteyner ve 90 milyon tonu aşkın yük elleçleme yapan güçlü limanları (Alsancak, Aliağa, Çeşme) olan İzmir, gelişmiş kara-demiryolu bağlantılarıyla Türkiye’nin en önemli taşımacılık merkezlerinden biri. Bölgemiz; lojistik altyapısı, serbest bölgeleri ve uluslararası ticaret ağlarıyla büyük bir avantaja sahip. Gelecekte sürdürülebilir taşımacılık, dijital lojistik çözümleri ve demiryolu-Ro-Ro taşımacılığının güçlendirilmesiyle İzmir’in Akdeniz’in en önemli lojistik merkezlerinden biri olmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
İzmir’in doğru yatırımlarla küresel ticarette daha kritik bir aktarma noktası haline gelebileceğini söyleyen Vardar, “Dünya ekonomisinde küreselleşme yerine bölgeselleşme eğiliminin belirgin şekilde ortaya çıkmasının, gümrük tarifeleri ile küresel ticaretin sınırlandırılmasını tahmin ediyoruz. Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin ve Avrupa Birliği’ni önleyici uygulamaları hayata geçirmesinin, Türkiye’nin bölgesel bir tedarikçi ülke konumunu güçlendirmesi yönünde yeni fırsat pencereleri açacağını düşünüyoruz. Bu noktada en büyük avantajımızın lojistik gücümüz olduğuna inanıyoruz” dedi.
“Deniz, kara ve demiryolu entegrasyonu sağlanmalı”
Vardar, İzmir ticaretinin geliştirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle anlattı: “Alsancak, Aliağa ve Çeşme limanlarının kapasitesi artırılarak, modern lojistik tesisler ve akıllı liman uygulamalarının hayata geçirilmesi lazım. İzmir-Ankara ve İzmir-Bursa gibi hatlarda demiryolu taşımacılığı yaygınlaştırılmalı, limanlarla demiryolu/karayolu entegrasyonu artırılmalı. Karbonsuz taşımacılık için çevre dostu gemi yakıtları, elektrikli araçlar ve yeşil liman uygulamaları teşvik edilmesi gerekiyor. Avrupa ile bağlantıları güçlendirmek için Ro-Ro seferleri artırılmalı; deniz, kara ve demiryolu entegrasyonu sağlanmalı. İzmir Lojistik Köyü gibi projeler hızlandırılarak, serbest bölgelerde taşımacılığı destekleyen yatırımlar yapılmalı. Liman ve lojistik merkezlerinde otomasyon, yapay zeka destekli operasyon yönetimi ve blok zinciri teknolojileri kullanılması lazım.”
İzmir Alsancak Limanı’nın teorik kapasitesinin 1 milyon TEU konteyner elleçlemeye müsait olduğunu söyleyen Vardar, “2024 yılında elleçlenen konteyner yaklaşık 270 bin TEU’da kaldı. İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi kapsamında körfezin taranması, limanın modernizasyonunun devam etmesi ve İzmir’in hinterlandındaki sanayinin gelişmesine bağlı olarak limanın veriminin ve rekabetçiliğinin artacağını düşünüyoruz. Aliağa bölgemizdeki konteyner limanları 2024’te 2,1 milyon TEU konteyner elleçleme rakamına ulaştı. Kuzey Ege’de sanayinin artışına, konteyner limanlarının yapıcı bir rekabet içinde faaliyet göstermesine ve demiryolu ağının güçlendirilmesine bağlı olarak bu rakamın daha da yükseleceğine inanıyoruz” diye konuştu.
Vardar “Kruvaziyer taşımacılığında koordineli olunmalı”
Vardar, kruvaziyer taşımacılığının İzmir’de geliştirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle anlattı: “Kruvaziyer taşımacılığında İzmir’in cazibe merkezi haline gelebilmesi için tüm paydaşların bir araya gelerek çözüm bulması lazım. Ek olarak kruvaziyer taşımacılığında ortak bir strateji doğrultusunda koordineli şekilde hareket edilmeli. Uluslararası tanıtım faaliyetlerinin artırılması ve yerel esnafın sürece dahil edilmesi gerekiyor. Kruvaziyer firmalarına özel teşviklerin sağlanması ve turistlerin şehirde daha uzun süre vakit geçirmelerini teşvik edecek etkinlikler düzenlenmeli.”
Şükriye Vardar’dan gelecek hedefleri için satır başları…
Kamu ve özel sektör iş birliklerini artırarak, deniz taşımacılığının daha rekabetçi hale gelmesini sağlamak.
Karbonsuzlaşma hedeflerine uyum sağlamak için sektörümüzün yeşil dönüşümünü hızlandıracak projeler geliştirmek.
Lojistik süreçlerde otomasyon ve yapay zeka gibi yenilikçi teknolojileri teşvik ederek, sektörümüzü geleceğe taşımak.
Denizcilik sektörüne yeni yetenekleri kazandırmak amacıyla eğitim programlarını genişletmek ve gençlerin sektöre ilgisini artırmak.
Üyelerimizin uluslararası rekabette daha güçlü bir konuma gelmelerini sağlamak için küresel iş birliklerini çoğaltmak.
Önümüzdeki dönemde de bu hedefler doğrultusunda çalışarak, sektörümüzü daha ileriye taşımak için kararlılıkla hareket edeceğiz.
