Cuma, Mayıs 9, 2025

Eğitimde enflasyon çıkmazı

TÜİK verilerine göre, geçtiğimiz yılın ekim ayı da dahil olmak üzere 5 aydır en fazla enflasyon artışı eğitimde görüldü

GÜLCİHAN ALTINKAYA

Türkiye’de uzun süredir devam eden enflasyonist ortam tüm sektörleri etkiledi. Bundan en fazla etkilenen sektör ise artan harcamalarla birlikte eğitim oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, geçtiğimiz yılın ekim ayı da dahil olmak üzere 5 aydır en fazla enflasyon artışı eğitimde görüldü. Eğitim İş İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Şen, TİCARET Gazetesi’nde yaptığı değerlendirmede, eğitim enflasyonunun açıklanan son verilere göre, en yüksek artan enflasyon kalemi olmasının temel nedeninin 2025- 2026 eğitim-öğretim yılı özel okul kayıtlarının başlamış olması olduğunu belirtti.

Ülkede artan enflasyonun doğal olarak eğitim harcamalarına da yansıdığını ifade eden Şen, “Özel okul fiyatlarının inanılmaz rakamlara ulaştığı gerçeğini de unutmamak gerekli. Eğitim İş olarak; laik, bilimsel, çağdaş ve kamusal eğitimi savunuyoruz. 2002 yılında özel okulların, devlet okullarına oranı sadece yüzde 2 iken bu oran geçtiğimiz 22 yılda yüzde 22 seviyelerine çıktı” diye konuştu.

Eğitim İş İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Şen, “Devlet okullarının niteliği ve niceliği eşit seviyede artarsa parasız eğitime olan talep artacak, enflasyon rakamlarında da düşüş sağlanacağı görülecek” dedi

“Devlet okulları arasında ciddi farklar oluştu”

Eğitime gerekli yatırımların yapılmaması nedeniyle velilerin devlet okuluna güveninin azaldığını vurgulayan Şen, “Hatta günümüzde devlet okullarının kendi içerisinde de ciddi farklar oluştu. Bazı okullara olan yüksek talep nedeniyle özel okul ücretlerine yaklaşan bağış adı altında kayıt paraları alınmaya başladı. Çözüm olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) kendisine ayrılan kaynağı devlet okullarına da aktarması gerekiyor. Çeşitli protokoller ile belli yapılara aktarmamalı. Devlet okullarının niteliği ve niceliği eşit seviyede artarsa parasız eğitime olan talep artacak, bugün eğitim de konuştuğumuz enflasyon rakamlarında da düşüş sağlanacağı görülecek” dedi.


“Aileler, çocuklarını özel okula göndermek zorunda kalıyor”

Türkiye’de eğitime yapılan harcamaların yeterli olmadığını ve artırılması gerektiğini ifade eden Şen,OECD verilerine göre de eğitime en az bütçe ayıran ülkelerden biri Türkiye. Türkiye’de ilköğretimden yükseköğretime kadar öğrenci başına yapılan yıllık harcama ortalama 5 bin 425 dolar iken OECD ülkeleri ortalamasında ise bu tutar 14 bin 209 dolar olarak kayda geçiyor. Bu veriler de bizlere kamusal eğitime verdiğimiz değeri gösteriyor. Ailelerin çocuklarını özel okullara gönderme mecburiyetlerini ortaya çıkarıyor. Sonucunda da iyi eğitim olanaklarına ulaşmak için artan eğitim enflasyonuna neden oluyor” ifadelerinde bulundu.

Şubatta eğitimdeki enflasyon artışı %94,90

TÜİK verilerine göre, 2025 yılının şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre enflasyon artışı yüzde 94,90 ile en fazla eğitimde görüldü. TÜİK verilerine göre bu oran geçtiğimiz ocak ayında yüzde 99,93 seviyesindeydi. 2024 yılının aralık ayı enflasyon verilerine göre ise bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 91,64 ile tekrar eğitim oldu. TÜİK tarafından paylaşılan verilere göre, eğitim sektörü geçtiğimiz yılın ekim ayı da dahil olmak üzere 5 aydır aralıksız enflasyonun en fazla arttığı sektör olarak kayda geçti.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM