Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan nisan ayı konut satış verileri, emlak piyasasında önemli değişimlerin yaşandığını gösteriyor. Büyükşehirlerde konut satışlarına yönelik talep artarken, küçük şehirlerde hareketlilik düşük seviyelerde kaldı. Bununla birlikte, ikinci el konut satışlarında gözle görülür bir yükseliş yaşanırken, yabancı yatırımcı ilgisi azalmış durumda. Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, bu tabloyu değerlendirerek konut piyasasının güncel durumuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Akçam’a göre, büyükşehirlerde konuta olan talep hâlâ güçlü bir seviyede. Bunun temel nedenleri arasında iş imkanları, eğitim fırsatları ve sosyal yaşam olanaklarının genişliği yer alıyor. Ancak konut kredilerindeki yüksek faiz oranları ve artan maliyetler, vatandaşların ev sahibi olma sürecini zorlaştırıyor.
İkinci el konutlara talep arttı
Başkan Akçam, ikinci el konut satışlarındaki artışın kaçınılmaz olduğunu vurgulayarak, “Yeni konut fiyatlarının yükselmesiyle vatandaşlar daha uygun maliyetli alternatiflere yöneliyor. İkinci el konutlar hem erişim kolaylığı sağlıyor hem de maliyet açısından avantaj sunuyor. Özellikle kentsel dönüşüm projelerinin hızlandığı bölgelerde ikinci el konutlara olan talep ciddi şekilde arttı” diye konuştu.
Öte yandan, küçük şehirlerde konut piyasasının düşük seyretmesinin ekonomik faktörlerle doğrudan bağlantılı olduğuna değinen Akçam, bu durumu şöyle açıkladı: “Küçük şehirlerde yaşayanların büyük çoğunluğu kendi evine sahip olduğu için büyükşehirlerdeki gibi dinamik bir artış yaşanmıyor. Bunun yanı sıra, yatırımcılar genellikle yüksek değer kazancı bekledikleri metropollere yöneliyor. Küçük şehirlerin emlak açısından cazibesini artırmak için altyapı yatırımlarına ve bölgesel kalkınma projelerine ağırlık verilmesi gerekiyor.”

Yabancı yatırımcıların ilgisi azaldı
Son yıllarda Türkiye’de yabancı yatırımcıların konut alımı dikkat çekici seviyelere ulaşmıştı. Ancak TÜİK’in nisan ayı verileri, bu ilginin azaldığını ortaya koyuyor. Akçam, bu durumu küresel ekonomik belirsizlikler ve bazı ülkelerin uyguladığı kısıtlamalarla ilişkilendirerek, “Geçmiş yıllarda Türkiye, yabancı yatırımcılar için cazip bir pazar konumundaydı. Ancak bazı ülkeler vatandaşlarının Türkiye’de gayrimenkul alımına yönelik kısıtlamalar getirdi. Bunun yanı sıra küresel ekonomik dalgalanmalar nedeniyle yatırımcılar daha temkinli davranıyor. İstanbul, Antalya ve Ankara gibi şehirlerde hâlâ yabancı yatırım var, ancak önceki yıllara kıyasla daha düşük seviyede seyrediyor” diye ifade etti.
Konut piyasasının geleceği için önlemler şart
Akçam, konut sektöründe fiyat istikrarının sağlanabilmesi için çeşitli önlemler alınması gerektiğini vurgulayarak şu önerilerde bulundu: Faiz oranlarının düşürülmesi konut finansmanına erişimi artırarak piyasayı canlandırabilir. Yeni konut projelerinde maliyetlerin kontrol edilmesi hem yerli hem de yabancı yatırımcıları teşvik edebilir. Bölgesel kalkınma projelerinin hızlandırılması, küçük şehirlerde emlak piyasasını canlandırabilir. Son olarak, vatandaşları bilinçli yatırım yapmaya çağıran Akçam, “Konut alımında aceleci davranmak yerine piyasa koşullarını ve fiyatları dikkatli şekilde analiz etmek önemli. Özellikle yatırım amaçlı alımlarda lokasyon faktörüne dikkat edilmesi gerekiyor. Uzun vadeli değer kazancı yüksek olan bölgelerde yatırım yapmak, ekonomik dalgalanmalara karşı koruma sağlar” diyerek konut alıcılarını uyardı.